"لموته" - Translation from Arabic to Turkish

    • ölümünün
        
    • ölüme
        
    • ölümüne
        
    • ölümü
        
    • öldüğü
        
    • Öldüğüne
        
    • Ölümünden
        
    • Ölmesinin
        
    • intikamını
        
    • sokup aramızdan ayrıldığı için
        
    Kitabım onun ölümünün intikamını alacak. Open Subtitles كتابي أكثر من سيرة ذاتية سيكون انتقاما لموته
    ölümünün boksla ilgisi olduğunu mu düşünüyorsunuz? Open Subtitles هل تعتقدون أن لموته علاقة بممارسته للملاكمة؟
    Gölde bir tonluk timsahlar yaşıyor, ve bu narin kanatlıyı kolaylıkla ölüme sürükleyebilirler. Open Subtitles تمساح يزن طن واحد يعيش في البحيرة ويمكنه بكل سهولة سحب هذا الطائر الرقيق لموته
    Canı var ama ölümüne keyifle gidebilecek durumda. Open Subtitles وهو بحياة واحدة حتى الآن مصمم أن يذهب بسعادة لموته
    ölümü yüzünden o gün olanları, aramanızı suçluyor. Open Subtitles يلقي باللوم على ما حدث ذلك اليوم وعلى مكالمتك لموته
    öldüğü için gerçekten üzülen birinin evde olması iyi olurdu. İşte gelmişsin. Open Subtitles كانت فكرة جيدة في أن يكون لدينا في المنزل من هو آسفا ً حقا ً لموته
    Ama şimdi halkın çoğu hain olduğunu düşünüyor ve Öldüğüne sevinirler. Open Subtitles معظم البشر يعتقدون أنه خائن وسيُهللون فرحاً لموته
    Isaac'in Ölümünden beni suçladı. Onu durdurmam gerektiğini söyledi. Open Subtitles ‫ألقت اللوم علي لموته ‫وقالت إنه كان علي منع ذلك.
    Waodani geleneklerine göre babamın en büyük oğlu olarak, ölümünün intikamını alma sorumluluğum var. Open Subtitles طبقا لتقليد جماعة الواداني كإبن أبي الأكبر سناً، أنا سأكون المسؤول عن الإنتقام لموته
    Kocanıza duyduğum sevgi adına bırakın ölümünün öcünü alayım. Open Subtitles لقاء الحب الذي أحمله لزوجك، دعيني أنتقم لموته
    Ee, onun ölümünün intikamını almanın peşindesin yani? Open Subtitles اذا ماذا انت تنتقم لموته هل هذا كل شيء ؟
    İstiflenmiş İskoçların elinde ölüme yolladığınız şövalyeyim ben. Open Subtitles أنا الفارس الذي أرسلتهُ لموته على يدي الإسكتلنديين.
    - Tamam. Onu ölüme yollayamayız. Open Subtitles موافقون لا نستطيع ان نبعثه لموته
    Ya ona söylersiniz ya da onu ölüme gönderirsiniz. Open Subtitles تخبره أو تدعه يذهب لموته
    Zamansız ölümüne yol açan olaylar sırasında boynundan kopup gitmiş olmalı. Open Subtitles حتمًا سقط أثناء الأحداث التي أدّت لموته في غير أوانه.
    Buda insana kendi ölümüne hazırlanmasında yol gösterebilir. Open Subtitles العقل بطرق صغيرة يجهز الشخص لموته
    ...ve kişisel gurur kaynağına çevirdi. ölümü karşısında sarsıldım ve müteessir oldum. Open Subtitles وأصبح مصدرٌ للفخر والاعتزاز أنا مُتفاجئ وحزين لموته
    Buradaki birçok polis de ölümü için Shaw'ı suçladı. Open Subtitles العديد من الشرطة هنا ألقوا اللوم عليه لموته.
    Belki de umurunuzda değil. Belki de öldüğü için mutlusunuz. Open Subtitles ربما لا تكترثين على الإطلاق ربما أنتِ مسرورة لموته
    O kötü bir adamdı. Onun Öldüğüne sevindim, siz de sevinmelisiniz. Open Subtitles لقد كان رجل سئ , أنا سعيد لموته وأنتِ يجب أن تكوني كذلك
    Ölümünden önceki gece kâbus görmüştü ama. Open Subtitles راوده كابوس في الليلة السابقة لموته
    Ölmesinin nedeni, tam da aynı zamanda bir başkasının onları aktif hale getirmesi. Open Subtitles السبب الوحيد لموته حينها هو أنّ أحداً آخر في تلك اللحظة بالضبط قام بتفعيلها
    Onun intikamını isteyen herkes ya öldü yada kilit altına alındı. Open Subtitles أياً كان من يريد أن ينتقم لموته فهو ميت.. أو مسجون.
    Onu çok severdim ve beni hatıralarla, pişmanlıklarla ve 3 odalı ve 3 banyolu, panaromik okyanus manzaralı ve denize sıfır Malibu evi için fiyat belirleme derdine sokup aramızdan ayrıldığı için harap olmuş durumdayım. Open Subtitles لقد أحببته، ولقد حزنت بشدة لموته ولم يترك لي شيء سوى ذكرياتي و أسفي ومنزله الجميل المطل على شاطىء البحر بـ"ماليبو" الذي يحتوي على ثلاث غرف نوم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more