Ben bu söyleyebilirim hiç düşünmemiştim, ama şu anda bazı gün ışığı için öldürür. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأقول هذا يوماً لكنني قد أقتل للحصول على بعض النور حالياً |
Birini hayal kırıklığına uğratmanın ne olduğunu biliyorum, fakat onu yüzüstü bırakacağımı hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | أعرف شعور إحباط الجميع ولكن لم أعتقد أنني سأخذلها. |
Ama bazen.. yaşam aşktan daha uzundur bir daha aşık olacağımı hiç düşünmezdim. | Open Subtitles | ولكن أحياناً الحياة تمتد بدون حب لم أعتقد أنني قد أغرم مجدداً أبداً |
Doğru, bir an için göz ucuyla gördüğümü sandım ama... | Open Subtitles | صحيح، وأنا لم أعتقد أنني سوف رصدت ذلك من زاوية عيني. ولكن- |
Islah edilebileceğimi sanmıyordum ama sanırım ekstra yatağa ihtiyaçları vardı. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني شخص يخضع لإعادة التأهيل لكن أظنهم احتاجوا لأسرّة اضافية |
Seni böyle erkenden göreceğim hiç aklıma gelmezdi. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأراكِ أبداً بمثل هذا الوقت المُبكّر. |
Lanet olsun. Bu savaşta kimseyi vurulurken göreceğimi sanmazdım. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأري أي شخص مصاب في هذه الحرب. |
Senin gibi bir kızla Karşılaşacağım gelmedi hiç aklıma | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأقابل فتاة مثلكِ |
Benden daha nihilist biriyle tanışacağımı hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | لم أعتقد أبدًا لم أعتقد أنني كُنت سأقابل شخص يعلم أن لا قيمة للحياة أكثر منّي |
Bunu söyleyeceğimi hiç düşünmemiştim ama sonunda İsa'yı bulduğuma sevindim. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأقول هذا ولكني سعيد أنني وجدتُ المسيح أخيراً |
İş yerinden biriyle çıkmanın sorun olacağını hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأجد مشكلة في مواعدة شخص من المكتب |
Hipodromda rakam kovalayan bir adamdan fazlası olacağımı hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأصبح أكثر من مجرد رجل الأرقام في حلبة السباق |
Tekrar burada olacağımı hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأعود هنا مجدداً |
Aylak zenginlerden biri olacağımı hiç düşünmezdim. Seyahate çıkmalısın. | Open Subtitles | إنه غريب, لم أعتقد أنني سأصبح من طبقة الأغنياء العاطلين |
Patates gördüğüme bu kadar sevineceğimi hiç düşünmezdim. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأكون سعيدة للغاية عندما أرى بطاطس |
Elinde çanta taşıyanlardan olacağımı hiç düşünmezdim. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأكون واحد من هؤلاء الأشخاص الذين يحملون حقيبة |
Bir şey söyleme isteğime karşı koyamayacağımı sandım. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأتمكّن من... مقاومة الإغواء لقول شيء. |
Sağ çıkamayacağım sandım. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأنجو. |
Size yetişeceğimi hiç sanmıyordum. O tilki beni çok hırpaladı. | Open Subtitles | و لكنني لم أعتقد أنني سأجدكما لقد قام ذلك الثعلب بأذيتي بشكل كبير |
Açıkçası bunun ardından filmi bitirebileceğimi sanmıyordum. | Open Subtitles | و بصراحة لم أعتقد أنني كنتُ سأكون قادراً على أنهي الفيلم بعد ذلك |
- Seni tekrar göreceğim hiç aklıma gelmezdi. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأرى وجهك مجدداً |
Birinden bunu isteyeceğim hiç aklıma gelmezdi ama; | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأطلب هذا من شخص آخر ...لكن، أرجوك |
Lanet olsun. Bu savaşta kimseyi vurulurken göreceğimi sanmazdım. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأري أي شخص مصاب في هذه الحرب. |
Senin gibi bir kızla Karşılaşacağım gelmedi hiç aklıma | Open Subtitles | لم أعتقد أنني سأقابل فتاة مثلكِ |
Eğer Dr. Heidecker'ın o mektubu olmasaydı bunu değiştirebileceğimi bilemezdim. | Open Subtitles | لم أعتقد أنني يمكنني تغيير أي شيء لولا حضور الدكتورة هايدكر |