Ama Daha önce düşündüğü kadar zeki olan bir gösteriş düşkünüyle hiç tanışmadım. | Open Subtitles | لكن سأخبرك شيئاً أنا لم أقابل متباه كان بالذكاء الذي ظن نفسه عليه |
Hiç bu görüşü destekleyen psikiyatrik bir hasta ile tanışmadım. | TED | لم أقابل أبداً أي مريض مصاب بالذهان الذي قد يوافق هذا الرأي |
Daha önce hiç kredi kartlarını alfabetik sıraya koyan biriyle tanışmamıştım. | Open Subtitles | لم أقابل أحداً من قبل يرتب بطاقاته الإئتمانية حسب الحروف الأبجدية. |
Ben de senin canlı birine içki ısmarladığını hiç görmedim. | Open Subtitles | و لم أقابل حياً واحداً دعوتة أنت الى شراب أيضاً |
Senin kadar güzel piyano çalan biriyle hiç karşılaşmadım David. | Open Subtitles | لم أقابل حتى الآن شخص يعزف البيانو مثلك يا ديفد |
Düşmanını hiç tanımadım. Yani Scar'ı. | Open Subtitles | أنا أنا أنا لم أقابل طاغيتك حقا ـ ـ أعني , ، سكار سكار |
Ağzına bir tokattan ya da .45'lik kurşundan anlamayan bir kadına daha rastlamadım. | Open Subtitles | لم أقابل فى حياتى أحد لم يفهم معني الخيانه او سبيكه 45 .. |
Söylenenlere göre itiraf etmiş. Söylentiye inanan bir donanma albayı görmemiştim. | Open Subtitles | لم أقابل نقيب في المارينز يصدق الإشاعات من قبل |
Aslında başkalarını çok hızlı okuyabilirim, ama sizin gibi biriyle hiç karşılaşmamıştım. | Open Subtitles | عادةً أستطيع قراءة الآخرين بسرعة كبيرة ولكني لم أقابل مثلكِ من قبل |
Binlerce doğumda görev almamış kimseyle tanışmadım. | TED | لم أقابل أحداً منهم إلا وله دور في آلاف عمليات الولادة. |
Bakalım, ben çıkmak istediğim akıllı bir kadınla hiç tanışmadım. | Open Subtitles | حسناً، أنا لم أقابل مُطلقاً إمرأةً ذكيّةً و رغبتُ في مُواعدتها |
Taşındığımızdan beri, sen hariç bu mahallede hiç kimseyle tanışmadım. | Open Subtitles | منذ أن إنتقلنا لهنا لم أقابل الكثير من الرجال في الحي، بالإضافة لك |
Çok baştan çıkarıcı. Burada tek bir sanatçıyla bile tanışmadım. | Open Subtitles | هذا مغرى,لم أقابل فنان واحد منذ وصولى هنا. |
- Şimdiye kadar işine bu kadar bağlı ajanlarla tanışmamıştım. | Open Subtitles | لم أقابل قط مجموعة من العملاء مرتبطين جدا هكذا بعملهم. |
Sanırım, bu bitti demek? Şaka yapmıyorum, Daha önce hiç bilimsel biriyle tanışmamıştım. | Open Subtitles | هذا يحسم الجدل اليس كذلك أنا لم أقابل أبدا نوعية العلماء |
Daha önce böyle hoş bir kızla tanışmamıştım. | Open Subtitles | تعرف، أنا لم أقابل أبداً مثل هذه الفتاة الجميلة |
Ben de senin canlı birine içki ısmarladığını hiç görmedim. | Open Subtitles | و لم أقابل حياً واحداً دعوتة أنت الى شراب أيضاً |
Senin kadar adi ve asagilik bir Koreli hayatimda görmedim! | Open Subtitles | في حياتي كلها لم أقابل شخص كوري لئيم وشرير مثلك |
Bu beylerle Daha önce hiç karşılaşmadım efendim ve... ee..siz...siz..siz... | Open Subtitles | أنا لم أقابل هؤلاء السادة من قبل يا سيدي أنت قلت |
Daha önce Washington'da sizin gibi biriyle hiç karşılaşmadım. | Open Subtitles | أتعلم ؟ لم أقابل شخصاً مثلك في واشنطن من قبل |
Ailem yok, onları hiç tanımadım. | Open Subtitles | أنا لَيْسَ لِدي عائلة، أنا لم أقابل والداى. |
Ben asla bir atın yarısı kadar bile, güvenilecek birine rastlamadım. | Open Subtitles | لم أقابل واحدة بعد موثوقة كنصف الثقة فى الحصان. |
Yanlış anlama ama hayatımda senin gibi birini hiç görmemiştim. | Open Subtitles | لا تفهمني بشكل خاطئ. ولكن لم أقابل شخص مثلك طوال حياتي. |
Yaşamları ikişer bin dolar eden adamlarla Daha önce hiç karşılaşmamıştım, özellikle de İrlandalı olanlarıyla. | Open Subtitles | لم أقابل قط رجلاً اكاذيبه تستحق €2000 من قبل, خاصة ليس ايرلندي |
Bugüne kadar, büyüyü bırakacak kadar güçIü birini tanımamıştım. | Open Subtitles | أنا لم أقابل من قبل شخصاً معه ما يكفي من القوة لأن يتوقف |