"لم تكن تكذب" - Translation from Arabic to Turkish

    • Yalan söylemiyordu
        
    • Yalan söylemiyormuşsun
        
    • yalan söylemiyordun
        
    • yalan söylemiyormuş
        
    • yalan söylemediyse
        
    • şaka yapmıyormuşsun
        
    Yalan söylemiyordu. Sandra? Artık yanındayım. Open Subtitles لم تكن تكذب. ساندرا ؟ أوه. أنا هنا الأن.
    Şuna bak. Alexandra Combs, Yalan söylemiyordu. Open Subtitles أليكساندرا كومبس لم تكن تكذب
    Demek ki gerçekten Yalan söylemiyormuşsun. Open Subtitles حسناً يبدوا انك لم تكن تكذب على اي حال
    Yalan söylemiyormuşsun meğer. Open Subtitles لم تكن تكذب في نهايةِ المطافِ.
    Bizi sondajdan vazgeçirmek için her şeyi yaparım derken galiba yalan söylemiyordun. Open Subtitles أعتقد أنكَ لم تكن تكذب عنداما قلت أنك ستفعل شيئًا لتوقِفنا عن التنقيب
    Abileri konusunda yalan söylemiyormuş. Open Subtitles حسناً، لم تكن تكذب حول إخوانِها
    Ve View'daki cici hanımlara yalan söylemediyse adı Demi okunuyor, Demi değil. Open Subtitles و ما لم تكن تكذب على السيدات اللاتي يقدمن برنامج ذا فيو الاسم هو ديمي و ليس ديممي
    Bu ev hakkında şaka yapmıyormuşsun. Open Subtitles رباه، لم تكن تكذب بخصوص هذا المكان.
    Çocuk Yalan söylemiyordu. Open Subtitles الطفلة لم تكن تكذب
    Joy aslında Yalan söylemiyordu ama doğruyu da söylemiyordu. Open Subtitles (جوي) لم تكن تكذب بالضبط، لكنها لم تقل الحقيقة بأكملها، أيضاً
    Ne duyduğunuzu biliyorum. Alex size Yalan söylemiyordu. Open Subtitles أعرف بما سمعتم و(أليكس) لم تكن تكذب عليكم
    - Kulüpteki kız Yalan söylemiyordu. Open Subtitles الفتاة في الملهى لم تكن تكذب
    Molly Yalan söylemiyordu. Kardeşini öldürmedin. Open Subtitles (مولي) لم تكن تكذب سابقا أنت لم تقتل شقيقك
    Aranızdaki kimya. Yalan söylemiyormuşsun Open Subtitles جاذبيتكم ساحرة انت لم تكن تكذب
    - Yalan söylemiyormuşsun Raj. Open Subtitles حسناً ، راج انت لم تكن تكذب عنها
    Temizsin. Sanırım Yalan söylemiyormuşsun. Open Subtitles أنكّ نظيف، أظن أنّك لم تكن تكذب.
    Yani röportajında bu konuda yalan söylemiyordun. Open Subtitles لذا لم تكن تكذب في مقابلتك التلفزيونية
    Sen bana yalan söylemiyordun değil mi? Open Subtitles لم تكن تكذب عليّ أيضاً، أليس كذلك؟
    - Bu konuda yalan söylemiyordun, değil mi? Open Subtitles لم تكن تكذب بهذا الشأن, هذا صحيح؟
    Montero yalan söylemiyormuş. Open Subtitles أعتقد أن "مونتيرو" لم تكن تكذب
    Sonra anlaşıldı ki yalan söylemiyormuş. Tüh. Open Subtitles اتضح بأنّها لم تكن تكذب
    İlk defa yalan söylemiyormuş. Open Subtitles لمرة، لم تكن تكذب
    Ya yalan söylemediyse ya da akıl hastası falandıysa? Open Subtitles ماذا لو ربما لم تكن تكذب ...أو ربما كانت مجنونة أو بها خطب ما؟
    Vay canına. Dar omuzların hakkında şaka yapmıyormuşsun. Open Subtitles لم تكن تكذب بخصوص هذين الكتفين الضيّقين

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more