"لم نحضر" - Translation from Arabic to Turkish

    • gelmedik
        
    • almadık
        
    • gitmedik
        
    • vermezsek
        
    • bulamazsak
        
    • getirmedik
        
    • onları alt edemeyiz
        
    • gelmeyeceğiz demektir
        
    Nasıl göründüğüm önemli değil. Buraya, onların onayını almaya gelmedik. Open Subtitles حسناً, لا يهم كيف يبدوا شكلي نحن لم نحضر هنا لنربح الموافقة منهم
    -Buraya hat sanatını dinlemeye gelmedik tamam mı? -Kapa çeneni. - Denedim. Open Subtitles لم نحضر لنستمع عن مخنّث فرنسي وخطوطه الفنية
    Siktir et hepsini. Yine de ayrılacak mısın? Hepimiz çok meşgul olduğunsan sana pasta almadık. Open Subtitles تباً لهم جميعاً. اتزالين تودين الرحيل؟ لم نحضر لك كّعكة لأن جميعنا منشغلون
    İyi ki ne ben, ne sen gitmedik. İkimizden biri yalnız gitseydi.. Open Subtitles حمداً للرب أننا كلانا لم نحضر لو كان أحدنا حضر وحيداً
    Adamı duydun. Eğer parayı vermezsek öleceğiz. Open Subtitles أنت سمعت الرجل.أذا لم نحضر المال سنصبح كلنا أموات
    Yardım edecek birini bulamazsak, bu adam ölecek. Open Subtitles هذاالرجلسيموت، إذا لم نحضر له المساعده
    Sawano, Rodrigues'i uzun tartışmalar için buraya getirmedik. Open Subtitles نحن لم نحضر رودريغوز هنا يا سانو .. من أجل المناقشات المطوّلة
    Liderleri de dâhil pek çok kişiyi kapsayan bitirici bir hamle düşünmezsek onları alt edemeyiz. Open Subtitles لا فائدة لهذا ما لم نحضر ضربة قاضية لقوتهم الغفيرة وقائدهم.
    On iki saat içinde orada olmazsak, gelmeyeceğiz demektir. Open Subtitles إذا لم نحضر هناك خلال إثنى عشر ساعة فلن نأتى
    Henry, sana zarar vermeye gelmedik. Sadece bir kaç soru sormak istiyoruz, hepsi bu. Open Subtitles هنري ، لم نحضر لإلحاق الأذى بك فقط نريد أن نسألك بعض من الأسئلة
    Buraya sizin hikayelerinizi dinlemeye gelmedik. Open Subtitles نحن لم نحضر هنا لاستماع قصتك .
    Ama biz konuşmaya gelmedik. Open Subtitles ولكننا لم نحضر للكلام
    Almak için gelmedik. Open Subtitles لم نحضر هنا لأجل هذا
    Bence yanımıza yeteri kadar eşya almadık. Open Subtitles أعتقد أننا لم نحضر كل شيء
    Yıllardır bir gösteriye gitmedik. Open Subtitles لم نحضر أي عرض منذ سنوات
    Ama ikimiz de biliyoruz ki eğer ona bir şişe votka vermezsek ikimiz de işimizi kaybedeceğiz bu yüzden... Open Subtitles لكن أنا و أنت كلانا يعرف أنه إن لم نحضر زجاجة (فودكا) و حبوباً فإن كلانا سيخسر وظيفته، لذا...
    Öyle, eğer sana adrenalin bulamazsak... Open Subtitles أجل، وإن لم نحضر لكِ الأدرينالين..
    Evet lütfen. Ama hiç battaniye getirmedik. Open Subtitles نعم, ارجوك ولكننا لم نحضر معنا اي بطانية
    Liderleri de dâhil pek çok kişiyi kapsayan bitirici bir hamle düşünmezsek onları alt edemeyiz. Open Subtitles لا فائدة لهذا ما لم نحضر ضربة قاضية لقوتهم الغفيرة وقائدهم.
    On iki saat içinde orada olmazsak, gelmeyeceğiz demektir. Open Subtitles إذا لم نحضر هناك خلال إثنى عشر ساعة فلن نأتى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more