"لم يتحدث" - Translation from Arabic to Turkish

    • konuşmadı
        
    • konuşmuyor
        
    • bahsetmedi
        
    • konuşmamış
        
    • Konuşmazsa
        
    • konuştu
        
    • konuşmaz
        
    • konuşmuyordu
        
    • konuşmamıştı
        
    • şey söylemedi
        
    • kelime etmedi
        
    • söz etmiyordu
        
    Beş yıl önce babasının öldürüldüğünü gördüğünden beri konuşmadı. Open Subtitles وقال انه لم يتحدث منذ رآه قتل والده قبل خمس سنوات.
    Adam benimle asla konuşmadı. Ben de onunla konuşmadım. Open Subtitles هذا الرجل لم يتحدث معي أبداً وأنا لم أتحدث معه مطلقاً
    Ama Brian ne para ne de senin hakkında hiç konuşmuyor. Open Subtitles و برايان لم يتحدث أبدا عن المال و لم يتحدث عنك أبدا
    Tedavi olmayı reddediyor, evine dönüp duş alıyor ve abisinin dediğine göre, olayla ilgili olarak hiç konuşmuyor. Open Subtitles أجل. ورفضالمعالجةالطبية، و عاد إلى البيت و أخذ حماماً. و وفقاً لأقوال أخوه , فهو لم يتحدث بشأن ما حدث.
    Bana bundan hiç bahsetmedi. Open Subtitles انه لم يتحدث عن هذا الموضوع بهذه الطريقة
    Annem dışında kimse benimle konuşmamış veya soru sormamıştı. Open Subtitles ماعدا أمي لم يتحدث إليّ أحد أو يسألني أسئلة
    Çünkü asıl problem şu ki, eğer o kişi Konuşmazsa sonu felaket oluyor. Veya bunun tek tedavisi, TED لأن المشكلة أنه إذا لم يتحدث هذا الشخص فإنه يسير نحو الهاوية. إذن، الطريقة الوحيدة للعلاج،
    Annem gelmeden kimse benimle konuşmadı. Odaya koyup kilitlediler. Open Subtitles قبل ان تأتى امى لم يتحدث احد معى لقد وضعونى فى غرفه ، كنت محتجزه
    Ne savaş hakkında, ne de bayrak dikmekle ilgili tek kelime konuşmadı ve bize hiçbir şey anlatmadı. Open Subtitles لم يتحدث ابداً عن الحرب او عن يوم رفع العلم لم يخبرنا باي شيء
    Ne savaş hakkında, ne de bayrak dikmekle ilgili tek kelime konuşmadı ve bize hiçbir şey anlatmadı. Open Subtitles لم يتحدث ابداً عن الحرب او عن يوم رفع العلم لم يخبرنا باي شيء
    Kaliforniya'ya gittiğinden beri bir kere bile benimle konuşmadı. Open Subtitles لم يتحدث معي ولا مره منذ ان غادر كاليفورنيا
    Bunu Carl'ın yüzüne vurduğunda Carl çığırından çıktı, bu konuda konuşmadı bile. Open Subtitles و عندما واجهت كارل انفجر غاضباً و لم يتحدث عن الأمر
    Adam benimle iki haftadır konuşmuyor ama karısıyla görür görmez alevlendi. Open Subtitles ذلك الرجل لم يتحدث معي لأسبوعين ومن ثم يراني مع زوجتك وفجأة يصبح مهتماً
    10 yaşında bir çocuğum var ve benimle dört gündür konuşmuyor. Open Subtitles لدي طفل في العاشرة لم يتحدث معي منذ أربعة أيام
    O medea için duygularını, yeğenim hakkında sizinle konuşmuyor? Open Subtitles لم يتحدث إليكم عن له مشاعر المدية، ابنة أخي؟
    Babam savaştığı savaştan bana hiç bahsetmedi. Open Subtitles لم يتحدث والدي معي قط حول الحرب التي خاضها
    Annem dışında kimse benimle konuşmamış veya soru sormamıştı. Open Subtitles ماعدا أمى لم يتحدث إلى أحد أو يسألنى أسئلة
    Eğer alçak sesle Konuşmazsa, dilini koparsa daha iyi olur. Open Subtitles من الأفضل أن يقطعه , لو لم يتحدث بنبره اكثر إنخفاضاً.
    Benimle bir kere kahverengi ekmek hakkında konuştu... Open Subtitles لم يتحدث لي غير المرة التي تحدث فيها عن المخبز
    Benimle konuşmayacak. Benimle asla konuşmaz. Open Subtitles إنه لا يتحدث إلي ، إنه لم يتحدث إلي أبدا
    İngilizce bile konuşmuyordu. Ama aksanı çekiciydi. Çok korkmuştum. Open Subtitles لم يتحدث الإنجليزية حتى لكن اللكنة كانت مثيرة.
    İşin gerçeği Michael babası tutuklandığından beri onunla hiç konuşmamıştı, ve o da istifasını resmen kendi sunmak istedi. Open Subtitles فى الحقيقه مايكل لم يتحدث لوالده منذ القاء القبض عليه و قرر ان يعطى والده كياسة ان يقدم له استقاله رسميه
    Yok, paraya ihtiyacın olduğu haricinde hiçbir şey söylemedi. Open Subtitles لا هو لم يتحدث بشيء الا انه قال انك تحتاج للمال
    İhtiyar üç saat boyunca bana bir kelime etmedi. Open Subtitles ، انا سعيد انك اتيت . انه لم يتحدث معى لمده 3 ساعات
    Sartre sorumluluktan söz ettiğinde, soyut bir şeyden söz etmiyordu. Open Subtitles و عندما تكلم سارتر عن المسؤولية فهو لم يتحدث عن شيء تجريدي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more