"لم يعرفوا" - Translation from Arabic to Turkish

    • bilmiyorlardı
        
    • bilmiyorlarmış
        
    • bilmiyorlar
        
    • bilmiyor
        
    • bilemediler
        
    • bilmiyorlarsa
        
    • bilmediklerini
        
    • haberleri yoktu
        
    • bile anlayamadılar
        
    Sanki empatinin sözlerini biliyorlardı, ama müziğini bilmiyorlardı. TED وبدا وكأنهم عرفوا الكلمات ككلمات، لكنهم لم يعرفوا معنى التعاطف
    Sadece, zamanın neler getireceğini bilmiyorlardı. TED لأنهم لم يعرفوا كيف سيتغير الطقس بتوالي الفصول والسنوات.
    Ama yorum yapan insanlar, sesimin ne kadar farkında olduğumu bilmiyorlardı. TED ولكن هؤلاء الناس الذين علقوا لم يعرفوا كم أنا واعٍ بحال صوتي.
    Beyaz adam gelene kadar hastalık nedir bilmiyorlarmış. Open Subtitles لم يعرفوا حلولا للمرض حتى اتاهم الانسان الابيض
    Köylüler onun artık lanetli olduğunu düşünüyor, ve onunla ne yapacaklarını bilmiyorlar. TED سكان القرية اعتقدوا أنها أصيبت بلعنة; لم يعرفوا ما الذي سيفعلوه بها.
    Bu insanları koruyacak çevre kanunları mevcut ancak bunları uygulamak şöyle dursun, birçok insan bu kanunları hiç bilmiyor. TED هناك قوانين بيئية من المفترض أنها تحمي هؤلاء الناس، لكن معظمهم لم يعرفوا عن هذه القوانين، ناهيك عن محاولة إجبارهم.
    Ordu bizi "hasarlı askerler" olarak adlandırdı. Bizimle ne yapacaklarını bilemediler ve beş yıl süreyle bizi paketlediler. Open Subtitles نعتنا الجيش بالجنود المنهارين، لم يعرفوا ما يفعلونه بنا، لذا أبعدونا لخمس سنوات
    Eğer nasıl kullanılacağını bilmiyorlarsa, onun tamamen dolu olma ihtimali yüksek. Open Subtitles إذا لم يعرفوا كيف يستخدمونها فهناك فرصة قوية أنها مليئة بالطاقة
    Gerçek değerini bilmediklerini düşündük. Open Subtitles لقد اعتقدنا انهم لم يعرفوا قيمته الحقيقية
    O gün buraya adım atan insanların aslında bir toplu mezara girmekte olduklarından haberleri yoktu. Esasen bir sürü cesedin üstüne bir avuç toprak attılar sonradan. Open Subtitles الذين دخلوا إلى هناك، لم يعرفوا أنّهم يدخلون إلى قبرٍ ضخم، و هو عبارةٌ عن جثث جرفوا التراب عليها.
    İşte size Öklit'in paralel postülatını hiç duymamış iki yaratık -- postülata karşı gelmenin imkansız olduğunu bilmiyorlardı, sadece karşı geliyorlardı. TED هنا مخلوقان لم يسمعوا قط بمسلمات اقليدس الموازية لم يعرفوا أنه مستحيل إنتهاكها، وهم ببساطة يحققانها.
    İnsanlar güldü ama benim bildiklerimi bilmiyorlardı. Open Subtitles سخر منى الرفاق و لكنهم لم يعرفوا ما عرفت
    Sen değersiz bir toprak parçasını aldın insanlar ne yaptıklarını bilmiyorlardı ve o toprağı siyah veya beyaz herkesten daha iyi işledin. Open Subtitles لقد أخذت قطعة أرض مهملة وعملتَ مع أناسٍ لم يعرفوا شيئاً عن الأرض و زرعت تلكَ الأرض أفضل من أي شخص
    Doktorlar gözleriminbir daha iyileşip iyileşmeyeceğini bilmiyorlardı. Open Subtitles الأطباء لم يعرفوا إذا كانت عيوني ستشفي بعد
    Çünkü herkes benden nefret ediyor. O gelmeden bilmiyorlardı. Open Subtitles لأن الجميع يكرهونني وقبل أن يأتي الى هنا لم يعرفوا ذلك
    Julio ve Tenoch nerede olduklarını bilmiyorlardı gidecekleri yere nasıl gideceklerini de. Open Subtitles خوليو و تونيوتش لم يعرفوا أين مكانهم،.. أو كيف يصلون لوجهتهم
    Beyaz adam gelene kadar hastalık nedir bilmiyorlarmış. Open Subtitles لم يعرفوا حلولا للمرض حتى اتاهم الانسان الابيض
    Bir tahminde bulunmam gerekirse çıkacaklarını da bilmiyorlarmış. Open Subtitles و خطر لي كتخمين بأنهم بأنهم لم يعرفوا فعلاً بانهم سيغادرون
    Bilmemelerine rağmen, orada nasıl olduğumuzu bilmiyorlar. Open Subtitles لأن ما لا يعرفونه هو كم كنّا هناك حقاً بالرغم من أنّهم لم يعرفوا لكننّا كنا هناك كما تعرف؟
    Dur tahmin edeyim, onlar da bir şey bilmiyor, değil mi? Open Subtitles دعني أحزر، لم يعرفوا شيئاً أيضاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more