"لم يكن لي" - Translation from Arabic to Turkish

    • Ben değildim
        
    • Ben yapmadım
        
    • hiç bir
        
    • olanlarla
        
    • hiç olmadı
        
    En azından bu sefer Ben değildim, değil mi bebeğim? Open Subtitles على الأقل لم يكن لي دخل بالموضوع هذه المرة حبيبتي؟
    Renny'nin evine kim götürdü bilmiyorum ama Ben değildim. Open Subtitles أنا لا أعرف الذين ذهبوا بها الى رينى و لكنه متأكد من الجحيم كما لم يكن لي
    EVet, ama o Ben değildim, garip bi çiftim gibiydi. Open Subtitles نعم, ولكن لم يكن لي, كان غريب مزدوج بلدي, هل تعلم؟
    - Baştan söyleyeyim, Ben yapmadım. Open Subtitles لمجرد أن يكون واضحا، أن لم يكن لي.
    ABD sadece bağlantıyı kurar. Söylediklerinizden hiç bir şey çıkmaz. Open Subtitles تلك معلومات استقَتها منكم لم يكن لي يدٌ في ذلك
    Benim orada olanlarla hiçbir alakam yoktu. Open Subtitles اسمع لم يكن لي اي شأن بأي مما حدث هناك يارجل
    Affedersin olanlar için üzgün olduğumu söyleme şansım hiç olmadı. Open Subtitles انا اسفة , لم يكن لي وقت كافي لأأقول لك اسفة عن ما حدث
    - Ben değildim. Open Subtitles حسنا كان شخص ما القدرة للقيام بذلك. لم يكن لي.
    Seelie Kraliçe'si en çok arzuladığın kişiyi ortaya çıkardı ve o Ben değildim. Open Subtitles جعل Seelie الملكة تكشف لك من أنت المطلوب أكثر. وأنه لم يكن لي.
    Ama Ben değildim. Open Subtitles كذلك ، لم يكن لي.
    Komik olan şey, o Ben değildim. Open Subtitles مضحك شيء، لم يكن لي.
    Biliyorum ama Ben değildim. Open Subtitles وأنا أعلم, ولكن لم يكن لي .
    - Yemin ederim, Ben değildim. Open Subtitles - - أقسم , لم يكن لي.
    Ben değildim. Open Subtitles لم يكن لي.
    - Ben değildim. Open Subtitles لم يكن لي
    Ben değildim. Open Subtitles لم يكن لي
    - Ben değildim. Open Subtitles لم يكن لي.
    Ben değildim. Open Subtitles لم يكن لي.
    - Baştan söyleyeyim, Ben yapmadım. Open Subtitles لمجرد أن يكون واضحا، أن لم يكن لي.
    Ben yapmadım. Open Subtitles لم يكن لي.
    Ben yapmadım. Open Subtitles لم يكن لي.
    Babam çekip gittiğinde, annemle gidebilecek hiç bir yerimiz yoktu. Open Subtitles عندما رحل أبي، لم يكن لي ولأمي أحد لنلجأ إليه.
    Buradaki keşişlerin olanlarla hiçbir ilgisi yok. Open Subtitles مونسير, لم يكن لي أي دعوى في مقتلها
    Gittiğim yerleri gezmeye zamanım hiç olmadı. Open Subtitles لم يكن لي الكثير من الوقت لمشاهدة معالم المدينة السياحية عندما سافرت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more