"لنصل إلى" - Translation from Arabic to Turkish

    • gelmemiz
        
    • gitmek için
        
    • ulaşmak
        
    • 'a gitmek
        
    Buraya gelmemiz çok uzun sürdü. Open Subtitles إستغرقنا وقتًا طويلاً لنصل إلى هنا.
    Çünkü buraya gelmemiz çok uzun sürdü. Open Subtitles لأن... استغرق منا الأمر وقتاً طويلاً لنصل إلى هنا
    Kulübe gitmek için 10 dakika 50 saniyemiz kaldı. Open Subtitles لدينا 10 دقائق و 50 ثانية لنصل إلى النادى
    Hapishaneye gitmek için kullandığımız o uzun yolun adı neydi? Open Subtitles ما ذا كان اسم ذلك الطريق الطويل الذي نأخذه لنصل إلى السجن؟
    Bu hedefe ulaşmak 10 yıllık zor bir çalışmaya mal oldu. TED استغرقت من 10 سنوات من العمل الشاق لنصل إلى هذا الهدف
    Bir geçiş merdivenine gitmek iki kat aşağıya, mühendislik bölümüne ulaşmak. Open Subtitles لنصل إلى أحد المنافذ و نتجه طابقين لأسفل إلى القطاع الهندسى
    Havaya göre, Duvar'a gitmek haftalar sürebilir. Open Subtitles قد نستغرق أسابيع لنصل إلى السور، اعتمادا على الطقس.
    Havaya göre, Duvar'a gitmek haftalar sürebilir. Open Subtitles قد نستغرق أسابيع لنصل إلى السور، اعتمادا على الطقس.
    gelmemiz uzun sürdü, kusura bakmayın. Open Subtitles نعتذر عن تأخرنا بجنون لنصل إلى هنا
    Buraya gelmemiz çok uzun sürdü. Open Subtitles استغرقنا وقتاً طويلا لنصل إلى هنا...
    Hapishaneye gitmek için kullandığımız o uzun yolun adı neydi? Open Subtitles ما كان اسم ذلك الشارع الطويل الذي نأخذه لنصل إلى السجن؟
    Tlaltenango'ya gitmek için Colotlan tarafından mı gidelim dersiniz? Open Subtitles وماذا عن المرور من خلال كولوتلين لنصل إلى تلالتنانغو
    Denver'a gitmek için kamptan zaten hemen hemen geçmek zorundayız. Open Subtitles عملياً يجب علينا المرور بالمخيم لنصل إلى دينفر على أي حال
    Oraya gitmek için yardıma ihtiyacımız var. Open Subtitles نحتاج إلي المساعدة لنصل إلى هناك.
    Ölçek ekonomilerine ulaşmak için bu tür yeni girişimler biyolojiyle çalışmak için alt yapıyı inşa ediyor, tasarlıyor ve geliştiriyor. TED لنصل إلى الاقتصاد القياسي، تلك البدايات نشأت وصممت وأعدت أساس العمل مع البيولوجيا.
    Avluya bakan kenara ulaşmak için 20 dakikadan fazla zaman kaybetmiştik. Open Subtitles أستغرق هذا مننا أكثر من 20 دقيقة لنصل إلى الحافة المطلة على الفناء.
    Utah'a gitmek için beş saatimiz var. Open Subtitles (لدينا خمس ساعات لنصل إلى (يوتاه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more