Anlatsaydım gerçekten çok kızardı ama tabii ki bunu Kimseye söylemem. | Open Subtitles | لقد جعله هذا قلقًا جدًا جدًا لكن بالتأكيد لن أخبر أحد |
Anlamıyorsun. Kimseye söylemem. Sadece bilmek istiyorum. | Open Subtitles | أنت لم تفهم , أنا لن أخبر أحد كل ما أريدهـ هو أن أعرف |
Eğer beni bırakırsan, Kimseye söylemem. Söz veriyorum. | Open Subtitles | اذا تركتينى أذهب, لن أخبر أحد أوعدك بهذا |
Durum buysa, sorun değil. kimseye anlatmam. | Open Subtitles | إن كان هذا هو موقفك فلا تخف، لن أخبر أحد |
- Ona daha söylemedin mi? Yalnızca güzel beyaz saçlı bir kadına söyledim kimseye söylemeyeceğim. | Open Subtitles | لقد وعدت سيدة جميلة ذات شعر أبيض بأنني لن أخبر أحد. |
Ne onun yapmaya çalıştıklarını, ne de sizin yaptıklarınızı kimseye anlatmayacağım. | Open Subtitles | لن أخبر أحد ماذا حاول أن يفعل ولا ما فعلت أنت |
Bundan kimseye bahsetmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أخبر أحد بذلك الخصوص |
Kimseye söylemem, bırakın beni. | Open Subtitles | لن أخبر أحد. لن أخبر أحد. دعني أعود للبيت. |
Söz Kimseye söylemem. Yemin ederim. Lütfen. | Open Subtitles | أعدك بأنّي لن أخبر أحد , أعدك بذلك , أرجوك |
- Kimseye söylemem. - Olmaz! Olmaz! | Open Subtitles | لن أخبر أحد - لا، لا، أنت تفهم القواعد هنا - |
Kimseye söylemem, yemin ederim. Bırak beni. | Open Subtitles | لن أخبر أحد أقسم فقط أجعليني أذهب |
Yemin ederim Kimseye söylemem. | Open Subtitles | لن أخبر أحد, أقسم بهذا |
Kimseye söylemem. | Open Subtitles | أنا لن أخبر أحد |
Kimseye söylemem. | Open Subtitles | وأعدك أني لن أخبر أحد |
Yapma lütfen, Kimseye söylemem yeminle. | Open Subtitles | -لا، من فضلك لن أخبر أحد أقسم لك |
Kimseye söylemem. | Open Subtitles | أرجوك، لن أخبر أحد. |
Eğer bırakırsan. Hiç kimseye anlatmam. Söz veriyorum. | Open Subtitles | اذا تركتنى أن أذهب, لن أخبر أحد أوعدك بهذا |
[Ses kısılması] Öleceğimi düşündüm ve beni bırakması için yalvardım, "lütfen bırak gideyim söz veriyorum kimseye anlatmam." | Open Subtitles | ظننت أنني سوف أموت وتوسلت له: "من فضلك، دعنى أذهب "أعدك أنني لن أخبر أحد |
Gidebilirsin. Uzaklaşıp gidebilirsin. kimseye söylemeyeceğim. | Open Subtitles | يمكنك أن تغادر ، يمكنك أن تذهب لن أخبر أحد |
Birşey olmayacak. kimseye söylemeyeceğim. | Open Subtitles | سيصبح الأمر على ما يرآم لن أخبر أحد |
Ben kimseye anlatmayacağım, sen kimseye anlatmayacaksın, değil mi? | Open Subtitles | لأنني لن أخبر أحد وأنتي لن تخبري أحد أليس كذلك ؟ |
"Sanırım bundan kimseye bahsetmeyeceğim." | Open Subtitles | "لن أخبر أحد عمّا حدث " |