"لن تخبريني" - Translation from Arabic to Turkish

• söylemeyecek
• söylemeyeceksin
• söylemiyorsun

Beni buradan çıkartanın kim olduğunu gerçekten bana söylemeyecek misiniz?
حقّاً لن تخبريني من دفع لي الكفالة؟

Neden gittiğinizi söylemeyecek misin?
أنتِ حتى لن تخبريني إلى أين أنت ذاهبة؟

Bütün bunlardan sonra ne yazdığını söylemeyecek misin?
بعد كلّ ماجرى لن تخبريني مالمكتوب بها ؟

Eşinin ruhunun reenkarne olmuş hali olduğumu söylemeyeceksin, değil mi?
إنتظرى، أنت لن تخبريني أنك تعتقدى أن زوجك يتقمصنى

Bana buraya tatile gelip... -...balık avladığını söylemeyeceksin değil mi?
لن تخبريني أنك هنا في إجازة، لصيد سمك المرلين، أليس كذلك؟

Bak, şimdi ne istediğimi bana söylemeyeceksin.
وانتبهي، أنت لن تخبريني بما يجب علي فعله

Rob ve Beth beraber yatıyor ve sen bunu bana söylemiyorsun.
روبوبيثنامامعا ، و لن تخبريني ؟

- Neden söylemiyorsun peki?
..لكنكِ لن تخبريني عن الأمر بسبب

Nereye gittiğimizi gerçekten söylemeyecek misin?
لن تخبريني حقاً الي أين نحن ذاهبان؟

Nerede çalıştığını söylemeyecek misin?
لن تخبريني عن مكان عملكِ ؟

Bu tanığın adını söylemeyecek misiniz?
لن تخبريني اسم هذا الشاهد -لا

Bana söylemeyecek misiniz?
لن تخبريني ؟

Şimdi de insanlarla canavarları ayıran sınırın bu olduğunu söylemeyeceksin, değil mi?
لن تخبريني تاليا أن هذا ما يفصل الإنسان عن الوحش أليس كذلك ؟

Ama niye yaptığını söylemeyeceksin, çünkü ben bunu kendi isteğinle yaptığına ikna olmuş değilim.
ولكنك لن تخبريني بسبب فعلتك لأنني لست مقتنعاً بأنكِ تصرفت وحدك

Bilgin mi yok, yoksa bana mı söylemeyeceksin?
ليس لديك أي معلومات أو أنكِ لن تخبريني بها فقط؟

Herhalde bana bunun ne olduğunu söylemeyeceksin.
حسناً أعتقد أنك لن تخبريني بما هو

Fakat bana söylemeyeceksin, değil mi?
لكنكِ لن تخبريني , اليس كذلك

Mitch'in bu gece neden gelmediğini biliyorsun ama söylemiyorsun.
تعرفين سبب عدم مجيء (ميتش) الليلة، ولكنك لن تخبريني