"لن يخسر" - Translation from Arabic to Turkish

• kaybetmeyecek
• kaybetmez
• kaybetmekle kalmayacak

bu defa kaybetmeyecek! çünkü bu defa filmde değil!
هذه المرة لن يخسر لأنه هذه المرة ليس في الفيلم

- Kimse işini kaybetmeyecek. - İşini mi kaybedeceksin? - Hayır.
لن يخسر أحد عمله أنت ستفقد عملك؟

Elini kaybetmeyecek ama kıl payı kurtarmış.
لن يخسر اليد , لكنه قارب على ذلك

O Japon Dövüş Sanatlarının gururudur. O asla kaybetmez.
هو شرف لفنون القتال اليابانيه وهو لن يخسر ابداً

Mesele kimin açlıktan öleceğini seçmekse ölü bir mülteci bizim için savaşı kaybetmez.
إذا هي مسألة إختيار من الّذي سيجوّع... لاجىء ميت لن يخسر الحرب لأجلنا.

Çünkü bu davayı zorlarsa kaybetmekle kalmayacak polis, hayatını cehenneme çevirecek.
لانه اذا واصل هذه المحاكمة هو لن يخسر فقط بل أنه سوف يجعل الشرطة تحول حياته الى جحيم

Bugünden itibaren kanunlara uymayan herhangi bir polis dedektif, çaylak, veya yazman olursa sadece işini kaybetmekle kalmayacak, hapse de girecek.
منالآنوصاعداً... أي ضابط أو تحري أو مستجد أو كاتب يخرق القانون لن يخسر وظيفته فحسب سيذهب للسجن

Baban hiç vakit kaybetmeyecek.
والدك لن يخسر أيّ وقت

Aang kaybetmeyecek. Geri gelecektir.
آنـج لن يخسر, سوف يعود

- Hayır, yapma böyle. Kimse işini kaybetmeyecek.
لن يخسر أحد وظيفته.

Hiçbir zaman kaybetmeyecek.
لن يخسر أبداً

Nolan ruhunu kaybetmeyecek.
لن يخسر (نولان) روحه.

Ama Max'i oyununa çekersen, o kaybetmez.
ولكن ان أدخلت ماكس في لعبتك لن يخسر

Hawk yürüyüp giderse yalnızca inancını kaybetmez ailesini de kaybeder.
لو انشق (هوك) عنا، لن يخسر إيمانه فقط وإنما سيفقد عائلته

Chip Senato yarışını asla kaybetmez.
تشيب) لن يخسر سباق السيناتور)