| İşte bu yüzden telefonum hariç hiçbir yere bir şey yazmam. | Open Subtitles | لهذا السبب لم أعد أقم بها بإستثناء القيام بها على هاتفي |
| İşte bu yüzden daha önce konuşmadım. Ne işe yaradı bu? | Open Subtitles | لهذا السبب لم أتقدم من قبل ما الأمر الجيد الذي فعلناه؟ |
| Bu nedenle yapmamız gereken bazı şeyleri yapmamaya karar vermiştik ve bu yüzden, bize yeteceğinden fazla yedek gaz da almamıştık yanımıza. | Open Subtitles | لهذا السبب لم نخمرالكمية التى كان يجب أن نعملها غير أنّنا لم يكن لدينا كمية كبيرة من أحتياطي الغاز |
| Bu nedenle benzin göstergesine dikkat etmedim. | Open Subtitles | لهذا السبب لم أعر اهتماما الى خزان الوقود؟ |
| Bunca zamandır peşimizde olmamalarının sebebi de bu. | Open Subtitles | لهذا السبب لم يكونوا يطاردوننا كلّ هذا الوقت |
| - Bu yüzden anlayamadı. Gidip güney sınırından bir maymun getirmişsin. | Open Subtitles | لهذا السبب لم يستطع الفهم هو من جانب الحدود |
| Sana daha önce anlatmamış olmasının nedeni de bu olmalı. | Open Subtitles | اعتقد لهذا السبب لم يخبرك يوماً |
| İşte bu yüzden sana söylemedim. İnkar edebilesin diye. | Open Subtitles | لهذا السبب لم أخبركِ بذلك , فأنتِ تملكين قدرة كبيرة على الرفض |
| Bu yüzden hiçbir şey söylemiyorsun. | Open Subtitles | لهذا السبب لم تقولي شيئاً |
| Tamam, işte bu yüzden kızı o yerlerden birine götürmedi. | Open Subtitles | حسناً، لهذا السبب لم يأخذها إلى أحد تلك المواقع، صحيح؟ |
| Rahatsız olmuştu ve şöyle dedi: ''İşte bu yüzden yayınlayamadım.'' | TED | لقد كان مضطرباً وقال : "لهذا السبب لم أستطع نشرها." |
| İşte bu yüzden size söylemek istemiyordum. | Open Subtitles | يا رجل . رأيت ، لهذا السبب لم أكن أريد اخبارك |
| Lanet kesintiler. İşte bu yüzden bu b. ku takip etmeyi sevmiyorum. | Open Subtitles | انقطاع التيار اللعين لهذا السبب لم أرغب معرفة شيء |
| Bu nedenle adam bizi aradığında hemen gelemedik. | Open Subtitles | لهذا السبب لم نستطع الإستجابة بسرعة بعد إتصال ذلك الرجل |
| Bu nedenle benzin göstergesine dikkat etmedim. | Open Subtitles | لهذا السبب لم أعر اهتماما الى خزان الوقود؟ |
| Bu nedenle memur Khan ile irtibata geçmedik. | Open Subtitles | .. لهذا السبب لم نستطيع أن نتصل بالضابط خان |
| Otel güvenliği okulundan Bill Landers'ı aramama sebebi de bu ozaman. Otel güvenliği okulundan Bill Landers'ı aramama sebebi de bu ozaman. Çünkü hiç tanışmadı. | Open Subtitles | لهذا السبب لم يتصل بـ(بيل لاندرز) الذي بأمن الفنادق, لأنه لم يلتقي به |
| Hamile olduğunu anlamamanın sebebi de bu zaten. | Open Subtitles | لهذا السبب لم تعرفي أنكٍ حامل |
| - Bu yüzden arkadaşlarımı getirmiyorum. - İyi misin? | Open Subtitles | لهذا السبب لم اكن اجلب اصدقائي أأنت بخير ؟ |
| Ama yazmamamın nedeni de bu. | Open Subtitles | لكن لهذا السبب لم أكتب لكِ |
| Hastalık başgösterdi. Bu yüzden sana söylemedik. Senin ya da bebeğin hastalanmasını istemedik. | Open Subtitles | ثمة أوبئة، لهذا السبب لم نخبرك لم نرد أن تمرضي أنت والطفل |
| Bu yüzden hiçbir testte gözükmüyorlar. | Open Subtitles | لهذا السبب لم يظهروا بأي فحص |
| Hâlâ onun odası gibi. Herhâlde o yüzden yerleşemedim daha. | Open Subtitles | لا يزال يبدو كمكتبها، أظنّني لهذا السبب لم أفرغ متاعي |