"لهذا الطريق" - Translation from Arabic to Turkish

    • bu tarafa
        
    • bu yola
        
    • gösterdi
        
    • de şöyle
        
    • şu tarafa doğru
        
    Yolun tekrar bu tarafa düşecek mi? Open Subtitles هل ستعود لهذا الطريق مرة أخرى؟
    Uzun süredir bu tarafa gelmemiştim. Open Subtitles لم اتي لهذا الطريق منذ فترة طويلة
    Onlara, "Benimle bu tarafa gelin," diyorum. TED أقول لهم، "تأتون معي لهذا الطريق."
    Demek istediğim kararlarımla, üstünde etki yapıp seni bu yola veya diğerine ittim mi? Open Subtitles اعني فرض رغباتي عليكِ دفعك لهذا الطريق وذاك
    Güvenine ihanet ettim. Seni bu yola ben soktum. Open Subtitles لقد خُنتُ ثقتكِ، حين وجهتكِ لهذا الطريق.
    Karşılaştığımız inzibatta bu yönü gösterdi. Open Subtitles و أفراد الشرطة العسكرية الذين صادفناهم قد وجهونا لهذا الطريق
    Tamam, bir de şöyle bak. Open Subtitles حسنا انظر لهذا الطريق.
    Lastik izleri şu tarafa doğru gidiyor. Şu anda bizden önde gidiyor. Kesinlikle hazırlıklıymış. Open Subtitles أثار الإطارات تقود لهذا الطريق إنه يسبقنا بفترة، كان مستعدًا بالتأكيد
    bu tarafa geliyor. Chris Abeley bu tarafa geliyor. Open Subtitles انه قادم لهذا الطريق (كريس ايبلي) قادم لهذا الطريق.
    İzler bu tarafa gidiyor. Open Subtitles الاثار تقود لهذا الطريق.
    bu tarafa gideceğim. Open Subtitles أنا ذاهبه لهذا الطريق
    İzler, bu tarafa gittiklerini işaret ediyor. Open Subtitles الأثر يقود لهذا الطريق
    Biraz bu tarafa gel. Open Subtitles تعالي لهذا الطريق.
    Bizi bu yola sokan sensin. Open Subtitles أنت الذي أتيت بنا لهذا الطريق
    Zoom beni öldürebilirdi, tıpkı, bu yola sokarsan Barry'i öldüreceği gibi. Open Subtitles (كان ليقتلني (زووم (كما سيقتل (باري إن قدته لهذا الطريق
    bu yola girmeyeceğim. Open Subtitles تباً لك لن اذهب لهذا الطريق
    Yavaş yavaş yukarıya çıkarak, onun soğuyup, uyuşmakta olduğunu gösterdi. Open Subtitles ثم ارتقى تدريجياً وقادنا لهذا الطريق "كان يشعر بالبرد والأرهاق
    Tamam, bir de şöyle bak. Open Subtitles حسنا انظر لهذا الطريق.
    Lastik izleri şu tarafa doğru gidiyor. Şu anda bizden önde gidiyor. Kesinlikle hazırlıklıymış. Open Subtitles أثار الإطارات تقود لهذا الطريق إنه يسبقنا بفترة، كان مستعدًا بالتأكيد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more