Ben sadıktı... Ona ve benim Gecesi izle yeminlerine. | Open Subtitles | لقد كنت مخلصاً له و لنذور الحراسة الليلية |
Ona ve kahrolası trenlerine hayır! | Open Subtitles | انت محق بذلك لا له و لقطاراته اللعينة |
Haklısın. Ona ve kahrolası trenlerine hayır! | Open Subtitles | أنت محق بذلك لا له و لقطاراته اللعينة |
Bu onun için çok önemli biliyorum ve onun yüzünü kara çıkartmak istemiyorum. | Open Subtitles | لقد علمت للتو أن هذه صفقة كبيرة له و لا أريد أن أخذله. |
Ne onun için ne benim için ne de bir başkası için. | Open Subtitles | و ليس له و ليس لي و لا أي أحد، إنها حياتك |
Leon gelinliğinin ve nedimelerin kıyafetlerinin 700 dolara mal olduğunu doğruladı. | Open Subtitles | ..... وقد أكد ليون أن الأزياء له و للأشابنة تلكفت 700 دولارا... |
Leon gelinliğinin ve nedimelerin kıyafetlerinin 700 dolara mal olduğunu doğruladı. | Open Subtitles | ..... وقد أكد ليون أن الأزياء له و للأشابنة تلكفت 700 دولارا... |
Geniş, aydınlık, sakin bir çevrede konuşlanmış, üç büyük yatak odası, havuz ve her ikisi için de gömme dolap. | Open Subtitles | منزل عائلي مشرق وفسيح يقع بزقاق هاديء ،ثلاث غرف نوم كبيرة مسبح و خزانة ملابس له و لها |
Ona ve ailesine işkence ediyor olacaksın. | Open Subtitles | سيكون تعذيباً له و لعائلته |
Ona ve ailesine işkence ediyor olacaksın. | Open Subtitles | سيكون تعذيباً له و لعائلته |
Collin her zamankinden daha tedirgin o yüzden komşular Ona ve Franny'e bakıyor. | Open Subtitles | يبدو (كولن) مرتعباً أكثر من ذي قبل, لذا, فإن الجيران ينتبهون له و لـ(فراني) |
Ama bunun da ötesinde, Ona ve kendimize KGB sınırları içerisinde, burunlarının önünde herhangi bir operasyonu yürütebileceğimizi kanıtlamamız gerekiyor. | Open Subtitles | لكن أكثر من هذا, علينا أن نثبت له... و لأنفسنا... أنه يمكننا أن ندير عملية فعالة بمستعمرة الـ(كاي بي جي), |
Ona ve Kevin'a yaptıklarını ödeyeceksin. | Open Subtitles | سوف تدفع الثمن لما فعلته له.. و(كيفن). |
onun için yeterli olabilir. Ama ya cinayet olsaydı? | Open Subtitles | هذا جيد له و لكن ماذا اٍذا كانت قضية قتل ماذا اٍذا كان قد شنق ؟ |
Bilseler, onun için, benim için, nasıl olacağını biliyor musun? | Open Subtitles | , أتعرفين كيف سيكون الامر له و لي لو أنهم عرفوا؟ |
Bilseler, onun için, benim için, nasıl olacağını biliyor musun? | Open Subtitles | , أتعرفين كيف سيكون الامر له و لي لو أنهم عرفوا؟ |
Her ikisi için de gömme dolap. | Open Subtitles | يقودها بالقرب من نقطة من الجنون خزانة ملابس له و لها |
Ama onun için önemli olan benim için de önemlidir. | Open Subtitles | لكن هذا مهم بالنسبة له و ايضاً بالنسبة لي |