"لوالدتها" - Translation from Arabic to Turkish

    • annesine
        
    • annesinin
        
    • annesi
        
    • Annesini
        
    • annesiyle
        
    annesine bundan hoşlanmadığını söyledi. Open Subtitles لكنني كنت خائفة جدا قالت لوالدتها انها لا ترغب في ذلك
    Kardeşinin fark etmediği şey, annesine şimdi her zamankinden daha çok ihtiyaç duyacağı. Open Subtitles هل الأمر حقاً بهذا السوء؟ الشى لن تُدركه اختك أنها ستحتاج لوالدتها أكثر من ذى قبل
    Bir an önce annesine verip de kurtulsam. Open Subtitles لا أستطيع الانتظار حتى أرجعُها لوالدتها في المنزل.
    Sanırım babasının resimleri var, ama annesinin hiç resmini görmedim. Open Subtitles كانت هناك، كما أعتقد، بعض الصور لوالدها، ولكن لا شيء على الإطلاق لوالدتها
    annesinin başına ne gelmiş olabileceğinden korktuğumu nasıl söyleyebilirdim? Open Subtitles كيف لي أن أخبرها ما الذي كنت أخشى أنه حدث لوالدتها
    Tammy, Mara'dan ölen annesi olarak bahsetti. Open Subtitles تامي أشارت لوالدتها بمارا الان انها ميتة
    Annesini gördükten sonra çok üzüldü. Open Subtitles لقد كانت منزعجة جداً بعد رؤيتها لوالدتها
    Ameliyattan önce annesiyle konusmustum. Open Subtitles قبل العملية, كنت أتحدث لوالدتها و التي أخبرتني أنها كانت
    annesine son kez veda ediyormuş gibi göstermeye gitti. Open Subtitles ذهبت لتجعل الامر يبدو وكأنها تقول مع السلامه لوالدتها للمرة الاخيره
    annesine söylemiş. Eminim o biliyordur. Open Subtitles حسناً قالت لي أنها شرحت كل شيء لوالدتها
    Burası annesine aitmiş. Open Subtitles أعتاد هذا المكان أن يكون لوالدتها
    annesine olanlardan sonra beni asla affetmedi. Open Subtitles لم تسامحنى أبداً على ما حدث لوالدتها
    Ama eğer bu çocuk annesine geri dönerse ve kötü şeyler olursa, senin suçun olur. Open Subtitles ولكن اذا عادت هذه الطفلة لوالدتها ...وحدث لها شىء سىء
    - Donna çocukları annesine götürdü ev boşken asla uyuyamam. Open Subtitles - " دونا " أخذت الصبي لوالدتها لا أعرف النوم والمنزل فارغ
    Resimleri iş yerindeki insanlara, kızın annesine gösterebilecektim. Open Subtitles كنت سأريهم للناس فى العمل او لوالدتها
    Polis annesinin kokmuş cesedini binanın içinde bir dolapta bulmuş. Open Subtitles عثرت الشرطة على الجثة المتعفنة لوالدتها مخبأة في خزانة بداخل جدار
    Bir zamanlar annemindi ondan öncede onun annesinin ve yakında senin olacak. Open Subtitles كانت لوالدتي فيما مضى، و لوالدتها مِنْ قبل... و قريباً ستكون لكِ.
    Patronu annesinin tıbbi durumuyla ilgili olduğunu iddia ediyor. Open Subtitles لكن مع ذلك فأن رئيستها بالعمل تدعي أنها كانت قلقة بشأن عملية جراحية لوالدتها
    Durumu sabitlendi, ve bu annesi olarak söyleyebileceğimden daha fazlası. Open Subtitles مستقرة, و هذا أكثر ما يمكن قوله لوالدتها
    Annesini tanıdığımı söyleyin. Bir arkadaşıyım. Open Subtitles فقط اخبرها اننى صديق لوالدتها
    Yani annesiyle hiçbir zaman mı konuşmamı istemiyor? Open Subtitles إذا إنتظر إنها لاتريدنى أن أتحدث لوالدتها أبداً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more