Burada olduğun için çok teşekküler orada olacağınızı bilmek gerçekten güzel. | Open Subtitles | لا يمكنني التعبير عن شكري لوجودك هنا بإخلاص, منالجيدمعرفةأنكِ ستكونينبالجوار.. |
Gördüğün gibi, karım Burada olduğun için çok heyecanlı. | Open Subtitles | من الواضح ان زوجتي متحمسه جدا لوجودك هنا |
Birden çıkagelmeyi sevdiğini bilirim ama Burada olmanın bir sebebi var mı? | Open Subtitles | اعلم انك معجب كبير بالفن الشعبى , لكن هل هناك سبب آخر لوجودك هنا ؟ |
Burada olmanın gerçek nedeni nedir, Sayın Konsey üyesi? | Open Subtitles | ماهي الغاية الحقيقية لوجودك هنا أيها النائب ؟ |
burada olmana sevindim Cole. Dostumuz şerif, pek iyi değil. | Open Subtitles | سعيد لوجودك هنا ، كول صديقنا الشريف ليس بحالة جيدة |
Tom, Burada olmandan ne kadar mutluyum anlatamam. | Open Subtitles | توم ليس بوسعي اخبارك كم انا سعيد لوجودك هنا |
Gelmene çok sevindim. | Open Subtitles | أنا سعيد لوجودك هنا أنا سعيد لوجودك هنا |
Ölümlülerin alamayacağı kadar hafif bir koku. Burada olduğuna çok sevindim! | Open Subtitles | ليست رائحه موت أنسانى انا سعيد جدا لوجودك هنا |
Burada olduğun için çok şanslısın ve cömertliğimin de bir sınırı var. | Open Subtitles | فإنك محظوظة لوجودك هنا وهذا من سخائي عليك لحد اللحظة |
Onlara aldırma. Hepsi de Burada olduğun için heyecanlılar. | Open Subtitles | لا تأبه لهم الجميع متحمس لوجودك هنا |
Burada olduğun için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا في غاية السرور لوجودك هنا. |
- Ayakta duracağım. - Seni bekliyordum. - Burada olmanın bir sebebi var. | Open Subtitles | لقد تم إرسالي كنت أتوقع قدومك يوجد سبب لوجودك هنا |
Senin Burada olmanın tek sebebi, bizim dünyayı değiştirmemizdir. | Open Subtitles | السبب الوحيد لوجودك هنا اليوم هو لأننا قمنا بتغيير العالم |
Bu gerçekten de Burada olmanın tek sebebi bu mu, Thapa? | Open Subtitles | هل هذا حقا هو السبب الوحيد لوجودك هنا,ثابا؟ |
Hala burada olmana sevindim, sigara tablamı masanın üzerinde unutmuşum. | Open Subtitles | أنا سعيد لوجودك هنا لقد نسيت علبة سجائري على المنضدة |
Müdür yardımcısıyım. burada olmana sevindim. | Open Subtitles | أنا نائبة المدير أنا سعيدة لوجودك هنا |
Eminim ki senin burada olmana memnundurlar. | Open Subtitles | متأكدة أنهم سعيدين لوجودك هنا. |
Ayrıca Burada olmandan pek mutlu değil. | Open Subtitles | كما أنّه ليس متحمّسا لوجودك هنا |
Burada olmandan çok memnunum. | Open Subtitles | كم انا سعيد لوجودك هنا |
Ve öyle de oldu. Buraya Gelmene çok sevindik. | Open Subtitles | وهو كذلك نحن سعيدين للغاية لوجودك هنا |
Burada olduğuna çok sevindim hayatım. Benimle gel. | Open Subtitles | إنني بغاية السعادة لوجودك هنا يا عزيزتي، تعالي معي |
Geldiğin için sağol. Babam şimdi huzur içindedir. | Open Subtitles | شكرآ لوجودك هنا كان ذلك سيعنى الكثير بالنسبة لأبى |
Amiral, Burada olmanıza ne kadar müteşekkir olduğumuzu anlatamam. | Open Subtitles | أدميرال , لا يمكننى إخبارك كم نحن ممتنون لوجودك هنا |
Banka soymaktan başka, burada olman için bir sebep mesela? | Open Subtitles | أهناك سبب آخر لوجودك هنا سوى محاولة سرقتك لبنك؟ |