Her zaman eteklerini dizlerinin altına çekiştirip dururdu sanki devlet hazinesiymiş gibi! | Open Subtitles | دائما تسحب تنورتها لأسفل على ركبها كما لو أنهم كانوا كنز وطني |
O an gözüme çarptı, sanki büyükbabamın günlüğünün sayfalarından fırlamışlardı. | Open Subtitles | ظهروا فجأة أمامي كما لو أنهم قفزوا من مذكرات جدي |
Başlarına ne geldiğini anlamazlardı. Anladıklarında da öyle bir ders alırlardı ki... kalp krizi geçirmiş olmayı yeğlerlerdi. | Open Subtitles | لا يعرفون ماذا أصابهم , و إذا صعقوا بمهماز الماشية,مثلما حصل لذلك الرجل ,يتمنون لو أنهم أصيبوا بنوبة قلبية |
Kısa süreli görme mucizesinden sonra, seçecek olsam, New York Rangers'da hokey oyuncusu olmayı seçerdim. | Open Subtitles | وبعد معجزة .. استعادتي البصر لفترة لو أنهم خيروني .. |
olsaydı bizimle olmazlardı. | Open Subtitles | ما كانو سوف يركبون معنا لو أنهم مستعجلون |
eğer onlar başka insanlarla tanışsalardı, Bu virüs yayılacaktı. | Open Subtitles | لو أنهم قابلوا أناس آخرين لانفصلا عن بعضهما |
Senin hiç farkında olmasalar bile en ufak şeyde hakkında laf ediyorlar. | Open Subtitles | النآس تحكم على كل شيء صغير لو أنهم ينبهونك بها |
Bilmiyorum onlarin dünyalarina asina misin ama,ama onlarin espri anlayisi her seye yüzeysel bakmak, sanki onlar bunun bir parçasi degilmis gibi.... | Open Subtitles | لا أعلم إن كنت تعرف عالمهم لكن حس الدعابة لديهم يتمثل برؤية كل شيء من الخارج كما لو أنهم ليسوا جزءً منه |
Basın dünyamızda sanki onlar hiç var olmamışlar gibi. | TED | كما لو أنهم غير موجودين فى بيئة وسائلنا الإعلامية. |
Bu ardından sanki aynı şeyleri tekrar yaşıyorlar gibi aynı panik ve acizlik duygusunu uyandırabilir. | TED | ثم تثير نفس الشعور بالذعر والعجز كما لو أنهم يعيشون الصدمة مرة أخرى. |
Büyükannem ve kardeşlerim gibi bazıları okumak için doğmuş gibi görünüyorlar, sanki tarihleri yollarından çekilmiş gibi. | TED | البعض، كجدتي وإخوتي، بدوا كما لو أنهم خُلقوا وهم يقرأون، كما لو أن التاريخ تفاداهم. |
sanki, felaketin yerçekimsel gücünü hissedebiliyorlardı. | Open Subtitles | وكان الأمر كما لو أنهم أحسوا مسبقاً بكارثة متعلقة بالجاذبية. |
Bu insanlara sanki çöp poşetleriymiş gibi davranıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يعاملون هؤلاء الموتى كما لو أنهم أكياس من القمامة |
Ünlü olmak değişik bir lütuftur ve neredeyse herkes bir kez hayatında ünlü olmayı dilemiştir. | Open Subtitles | الشهرة هي بالتأكيد نعمة مختلطة والجميع تقريبا أن نعترف أنه في نقطة ما في حياة البعض انهم تمنوا لو أنهم كانوا يملكونها |
Bazen insanlar gerçeği bilmek istediklerini sanırlar. Sonra öğrenirler ve hiç bilmemiş olmayı dilerler. | Open Subtitles | أحيانًا يرغب الناس بمعرفة الحقيقة وبمجرد معرفتهم بها سيتمنوا لو أنهم لم يعلموا بها |
Böylece o kan emiciler geri geldiklerinde onları öldüremezsek bile hiç doğmamış olmayı dilemelerini sağlayabiliriz. | Open Subtitles | هكذا، حينما يعود مصاصيّ الدماء، حتى لو لم نستطع قتلهم، سنجعلهم يتمنوا لو أنهم لم يولدوا قط |
2 ekskavatör daha olsaydı bir yıl önde olurdum. | Open Subtitles | لو أنهم يعطوني مزيدا من آلات الحفر فسأجتاز لسنة للأمام |
Keşke anlamı olsaydı senin için. | Open Subtitles | أتمني لو أنهم قصدوا شيء لو إهتممت بأي منهن |
Dertleri para olsaydı bu elması bize bırakmaları pek mümkün olmazdı. | Open Subtitles | لو أنهم يهتمون بالمال فغير معقول أن يعيدوها |
Bekle, eğer onlar cesedi bulduysa, şimdi neyi arıyorlar? | Open Subtitles | إنتظر لو أنهم وجدوا الجثه إذاً ما الذي يبحثون عنه |
eğer onlar onu buraya getiremiyorsa, ben getiririm. | Open Subtitles | لو أنهم لن يحضروها ماذا لو أحضرتها أنا هنا؟ |
eğer onlar beslenme ile bu illet hastalığın arasındaki bağı bilseydi her şey daha farklı olur muydu diye merak ettim. | Open Subtitles | يا تُرى هل ستكون الحال مختلفة لو أنهم عرفوا الصلة بين نمط الغذاء وهذا المرض المريع. |
Üstelik farkında olmasalar bile beyaz birine baktıklarında beynin ilk reaksiyonu mutluluk olur. | Open Subtitles | كما لو أنهم يشعرون بالغضب. وبالرغم من أنهم لا يُدركون ذلك. عندما ينظرون إلى اي انثى بيضاء مع نظرات فارغة، |