"لو أنَّ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Eğer
        
    • sanki
        
    • gibi
        
    • varsa
        
    Eğer bugün bize yalan söylersen yalancı tanıklıkla suçlanacaksın. Open Subtitles إذن لو أنَّ تَكْذبُ إلينا هنا اليوم، أنت يُمْكِنُ أَنْ تُتَّهمَ بالحنثِ.
    Eğer birini suçlamak istiyorsan belki kendinden başlaman gerekir. Open Subtitles إذن لو أنَّ تُريدُ البَدْء لَوْم شخص ما،
    Yani Eğer onu seviyorsan, neden benimle yatıyorsun ? Open Subtitles إذن لو أنَّ تَحبُّيه، لماذا تُمارسُ الجنس معي؟
    Kendimi boyun eğerken izlerim, sanki o ben değilmişim gibi. Open Subtitles أُراقبُ نفسي إسْتِسْلام كما لو أنَّ هو ما كَانَ ني.
    - Sorma canım. sanki biri kulağıma çivi çakmış gibi oldu. Open Subtitles اشعر كما لو أنَّ شخص ما طَرقَ مسمار حار إلى أذنِي
    Yani üstünde parmak izin varsa tek sebebi onu senin bulmuş olman. Open Subtitles إذن لو أنَّ أَجِدُ بصماتَ أصابعكَ عليه، هو هَلْ وحيد لأن تَجِدُه؟
    Eğer nişanı atmazsak, Red üniversite paramı ödemeyecek. Open Subtitles إذن لو أنَّ نحن لا نَفْسخُ الخطوبةَ، الحمراء لَنْ تَدْفعَ ثمن كليَّتَي.
    Sana şunu söyler gibi. Eğer onu seviyorsan, bir başkasını sevemezsin gibi. Open Subtitles هو كما لو أنَّ يُقالُ إليك إذا أنت لا تَحبُّه، أنت لا تَستطيعُ المَحَبَّة أي شخص آخر.
    Yani Eğer Lily beni gelinlik dükkanına sürüklemeseydi, ilk uçağa binmiş olurduk. Open Subtitles إذن لو أنَّ ليلي لم تسَحبَني إلى مخزن لباس الزفاف نحن كُنّا سَنَلحق رحلتنا
    Eğer onu biraz daha erken bulabilseydik, hala yaşıyor olabilirdi. Open Subtitles إذن لو أنَّ نحن كُنّا سَنَجِدُها قريباً، هي ما زالَتْ تَكُونُ حيّة.
    Eğer falcı olduğunu söylemek istemediyse bu kartın anlamı ne? Open Subtitles إذن لو أنَّ هو لا يُخبرُنا هو إلى قراءة البخت، ما بالبطاقةِ؟
    Eğer bir sorunuz varsa, ona sorabilirsiniz. Open Subtitles رجلُنا الرئيسيُ على الحالةِ. إذن لو أنَّ عِنْدَكَ أيّ أسئلة، أنت يُمْكِنُ أَنْ تُوجّهَهم إليه.
    Bu ülke sanki çok uygarmış, hiç şiddet kullanmazmış gibi konuştun Open Subtitles تتكلم كما لو أنَّ هذا المكان العظيمِ.. المكان السلمي المُتَحضّر
    sanki etrafımızda, tüm dünya yıkılıyor. Open Subtitles كما لو أنَّ العالم بأكمله يَنهارُ من حولنا
    sanki başka sıkıntım yokmuş gibi. Saat kaç olmuştur acaba. Open Subtitles كما لو أنَّ ما عِنْدي مشاكلُ كفايةُ أَتسائلُ ما الوقتَ ألآن
    Kilisedeki aşk, mağaradaki aşk sanki aralarında bir fark var. Open Subtitles حبّ في كنيسة أو في كهف كما لو أنَّ هناك فرق
    sanki Dante'nin ilgilendiği küçük bir ya da her şet! Open Subtitles هو كما لو أنَّ دانتي مهتمَّ بك قليلاً أَو لا على الإطلاق.
    sanki birisi bizim gemimizle bağlantı kurmamızı istemiyormuş gibi. Open Subtitles كما لو أنَّ شخص ما لا يُريدُنا أن نكُونَ على اتصال بسفينتِنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more