Tek korkusu, cehenneme giderse köpeğin onu orada beklemesiydi. | Open Subtitles | لقدكان يخشى بأنه لو ذهب للجحيم.. سيجد ذلك الكلب بانتظاره هناك |
Bak ne diyeceğim biri suyu almaya giderse ben oraya yama yapabilirim. | Open Subtitles | فلاقول لكم شيئا ساغلق الثقب لو ذهب احدكم لجلب الماء |
- Ya polise veya FBI'a giderse? | Open Subtitles | أجل، وماذا لو ذهب للشرطة أو المباحث الفيدرالية؟ |
Keşke Combe Magna'ya gitmiş olsaydı. Yalnızca yarım mil uzakta yaşıyoruz. | Open Subtitles | لو ذهب السيد ويلوبي إلى كومبي ماجنا، لأخذنا آنسه ماريان إليه، أنها لا تبعد إلا نصف ميل من هنا |
Doğru. At ile gitmiş olsaydı filmi bile çekilirdi. | Open Subtitles | هذا صحيح ، لو ذهب على حصان لجعلا منها فيـــلما |
- Sete de seninle gelirse. | Open Subtitles | إذاً, علي إيجادهم فقط لو ذهب "سيتِ" معك |
Sadece Sete seninle gelirse ama. | Open Subtitles | فقط لو ذهب "سيت" معك |
Böyle bir seçeneğiniz var fakat şunu bilin ki muayene için başkalarına da giderse bu kurumsal bir mesele haline gelir. | Open Subtitles | لديك حرية الإختيار لكن ليكن في علمك أنه لو ذهب لأطباء آخرين لإجراء فحوصات |
Ama sağa giderse bir kaç km'lik düz bir yola çıkacaksınız. | Open Subtitles | لكن لو ذهب إلى اليمين، فستسير على إمتداد خطٍّ مُستقيم لبضعة كيلومترات. |
Biz bu sahneyi çekemeden kurt giderse de önemli değil. | Open Subtitles | تعلم , لو ذهب الذئب قبل أن نصور ما نريد لا مشكله |
Orada ortalama bir hastaneye giderse, %50 riskle idrarını tutamayacak hale gelecek böylece yeniden bez takmak zorunda kalacak. | TED | لو ذهب إلى هناك وتوجه إلى مستشفى متوسط، فإنه سيكون لديه خطر الإصابة بسلس البول بحوالي 50 في المئة، لذا سوف يضطر إلى البدء بلبس الحفاظات مرةً أخرى. |
Ya hırsız başka bankaya giderse? | Open Subtitles | مهلًا ماذا لو ذهب اللص إلى بنك آخر؟ |
Korkarım eğer Bay Jordan bu hafta sonu Las Vegas'a giderse ölecek. | Open Subtitles | "أخشى أن السيد "جوردان" لو ذهب إلى "لاس فيجاس في نهاية هذا الإسبوع فسوف يموت |
Çünkü hastaneye giderse, hapishaneye gider! | Open Subtitles | لأنه لو ذهب للمشفى سيذهب إلى السجن |
Çünkü biri giderse diğeri de gider. | Open Subtitles | لأن لو ذهب واحد سيذهب الآخر |
Nasıl? - Ya polise giderse? | Open Subtitles | كيف ماذا لو ذهب إلى الشرطة |
Derek yardım çağırmaya gitmiş olsaydı bir mesaj falan gönderirdi. | Open Subtitles | هل ذهب لإحضار المساعدة، لو ذهب (ديريك) لإحضار المساعدة لكان أرسل رسالة أو شيء ما. |