Eğer bu doğruysa, biran önce yeni birisini bulman lazım. | Open Subtitles | لو كانَ ذلكَ صحيحًا، يُفضلُ بأن تعثرُي على شخصٍ آخر بسرعة. |
Eğer arkadaşlarım olsaydı onlara sorabilirdin. | Open Subtitles | لو كانَ عِنْدي أصدقاءُ، كان يُمْكِنُ أَنْ تَسْألَهم. |
Bak, Eğer varsa... Eğer hastaysan ve bu konuda bir şey yapmazsan, gene öleceksin, bunu anlamıyor musun? | Open Subtitles | انظُر، لو كانَ لديكَ إذا كُنتَ مريضاً و لم تقُم بأي شيءٍ حِيالَ ذلك ستموت بأي حال |
Bir oğlanın görevi annesini korumaktır, kimden olursa olsun, annesinden bile olsa. | Open Subtitles | واجِب الإبن هوَ حمايَة والدتهُ بغَض النظَر مِمَن، حتى لو كانَ والدُه |
çünkü bir çıkış yolu olsaydı, kıçımda dumanlar tütüyor olurdu. | Open Subtitles | لأنهُ لو كانَ هُناك طريق للخروج، يجبُ أن تكونَ بُخارً |
Ve bununla bir problemin varsa, benimle daha büyük bir problem yaşarsın. | Open Subtitles | و لو كانَ لديكَ مُشكلَة في ذلك سيكونُ لديكَ مُشكلَة أكبَر معي |
Çünkü Eğer Keller'sa onu daha bir ay delikte tutacağım. | Open Subtitles | لأنهُ لو كانَ كيلَر سأتركُه في الانفرادي لمدة شهر |
Eğer bu doğruysa, bize gelmen gerekirdi. Söylemesi kolay. | Open Subtitles | لو كانَ هذا صحيحاً كانَ عليكُم أن تلجأوا إلينا |
Eğer sorun içmemse, bırakabilirim. İçkiyi bırakabilirim. | Open Subtitles | لو كانَ الأمرُ حولَ السُكر، يمكنني التوقُف. |
- Hayır mı? - Hayır! Eğer bunu yapan Adebisi ise onu ben cezalandırırım, sen değil. | Open Subtitles | لا، لو كانَ أديبيسي مَن فَعلَ هذا، فأنا سأُعاقبُه و ليسَ أنت |
Eğer mahkûmlar suçlularsa, siz de suçlusunuzdur. | Open Subtitles | لو كانَ المساجين مُذنبين ستكونُ أنتَ كذلك |
Eğer beşikten başlayarak öğrendiğin tek şey şiddetse... başka ne seçeneğin olabilir? | Open Subtitles | لو كانَ كُل ما عَرِفتَه مِن المَهد و صاعِداً هوَ العُنف ما الخَيارات الأُخرى التي لَديك؟ |
Çünkü Eğer cep telefonun olsaydı, bana ödünç verirdin. | Open Subtitles | لأنهُ لو كانَ لَديكَ هاتِف خيليوي، ستَدَعُني أَستَعيرُه |
Bak, Eğer ölecekse, benim ellerimde ölsün. | Open Subtitles | لو كانَ سيموت، أُفَضِلُ أن يموتَ على يديّ |
Eğer bu doğruysa bu kadar peynir nereden çıktı? | Open Subtitles | ولكن لو كانَ ذلِكَ صحيحاً فلِماذا كُلُ هذا الجُبن؟ |
Eğer avucunda bir şey tutmuyorsa bırak siktirip gitsin, Eğer kafandaki şişlikler okuyacak kadar büyük değilse, geleceği öğrenmeyi unut, çünkü senin sorunların hemen, şu anda demektir. | Open Subtitles | إن لَم تكُن تلكَ الكَف تُمسكُ شيئاً، فدَعكَ منها لو كانَ لديكَ صدمات كبيرة في رأسِك يُمكنُ قرائتُها انسى أمرَ مُستقبلِك |
Eğer bunun altında yatan bir neden varsa, kazayla ortaya çıkmış olabilir.. | Open Subtitles | لو كانَ لديها أيّ ظرفٍ صحيٍّ كامن لزاد الحادثُ من تأثيره |
Daha az mahkûmumuz olsa daha az gardiyana ihtiyaç olur, ki bunu da aynı bizimki gibi bir eğitim programı ile sağlayabiliriz Vali! | Open Subtitles | سنحتاج لضُباط أقَلّ لو كانَ عددُ السُجناء أقَلّ و هو بالضَبط ما يحصَل معَ البرامِج التعليمية كالتي لدينا أيها الحاكِم |
Çünkü yaşadıklarımız gerçekti... bir an için bile olsa. | Open Subtitles | لأنَ ما كانَ بيننا كانَ حَقيقياً حتى لو كانَ لفَترة قصيرَة |
Teselli vermeyi, boş laf olsa bile konuşmayı, buzları eritmek için hafiften üflemeyi sever. | Open Subtitles | إنها تُحب إمساك اليدين, والتكلم حتى لو كانَ الكلام بربرة قم بنفخة صغيرة لكسر الجليد |
Beni tanırsın, birisini idam koğuşundan çıkartacak bir yol varsa, bunu bulurum. | Open Subtitles | حسناً، تعرفوني لو كانَ هُناكَ وسيلةً لإبعاد شخصٍ ما عَن الإعدام، فسأجدُها |