"ليس لدي الكثير من الوقت" - Translation from Arabic to Turkish

    • Fazla vaktim yok
        
    • Fazla zamanım yok
        
    • Çok zamanım yok
        
    • Fazla zamanım kalmadı
        
    Fazla vaktim yok. Önemli bir dava ile ilgileniyorum. Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت أنا مرتبط بمحاكمة
    Fazla vaktim yok. İki gün sonra tayin olacak. Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت سوف يعاد تعيينها بعد يومان
    Protokol çantada. Ve dediğim gibi, Fazla vaktim yok. Open Subtitles .البروتوكولات موجودة في هذهِ الحقيبة أخبرتك، ليس لدي الكثير من الوقت
    Bak, burası Wraith kaynamadan önce Fazla zamanım yok, o yüzden... Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت قبل أن يعج المكان بالريث
    Bak, burası Wraith kaynamadan önce Fazla zamanım yok, o yüzden... Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت قبل أن يعج المكان بالريث
    Çok zamanım yok. Bu aramayı takip ediyor olabilirler. Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت فممكن أنهم يراقبون الهاتف
    Fazla zamanım kalmadı ve hayatımı kurtarabilecek tek kişi sensin. Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت وانت الوحيدة التي يمكنها ان تنقذني حياتي
    Fazla vaktim yok. Dönmemi bekliyorlar. Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت إنهم يتوقعون ان أرجع سريعاً
    Bak Monica, açık konuşacağım çünkü Fazla vaktim yok. Open Subtitles حسننًا, مونيكا, سوف أكون سريعه جدًا لإنه ليس لدي الكثير من الوقت
    - Fazla vaktim yok. Hazır mısın? Open Subtitles - ليس لدي الكثير من الوقت ، هل انت مستعد
    Sorun değil. Dinle, Fazla vaktim yok. Open Subtitles لابأس، اسمعي ليس لدي الكثير من الوقت.
    Fazla vaktim yok. Kısa keseceğim. Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت سوف اختصر
    Fazla vaktim yok, şunu yapabilir miyiz? Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت هلا فعلنا ذلك؟
    Geçici başbakan olarak Fazla zamanım yok. Open Subtitles باعتباره رئيسا مؤقتا للوزراء، ليس لدي الكثير من الوقت.
    Fazla zamanım yok. Belki bir salata için yeterlidir. Open Subtitles حسناً، ليس لدي الكثير من الوقت ربما ما يكفي لتناول سلطة
    - Şu anda çok Fazla zamanım yok, başın büyük belada. Open Subtitles - ليس لدي الكثير من الوقت الان انت في مشكلة كبيرة
    Acele et. Fazla zamanım yok, Lana. Open Subtitles أسرعي ليس لدي الكثير من الوقت لانا
    Bak, Fazla zamanım yok. O yüzden oyalanma da içeri gir. Open Subtitles أنا ليس لدي الكثير من الوقت , لذلك أسرع
    Çok Fazla zamanım yok, Open Subtitles مرحباً، ليس لدي الكثير من الوقت
    Koç burcuyum, Peder. Çok zamanım yok. Open Subtitles وانا من برج الحمل لذلك ليس لدي الكثير من الوقت
    Yemek için Çok zamanım yok. Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت للغداء
    Bakın, Çok zamanım yok. Open Subtitles اسمعن, ليس لدي الكثير من الوقت
    Fazla zamanım kalmadı. Open Subtitles ليس لدي الكثير من الوقت المتبقي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more