"ليس معك" - Translation from Arabic to Turkish

    • seninle değil
        
    • yok mu
        
    • sizinle değil
        
    • sende değil
        
    • yanında değil
        
    • seninkiyle değil
        
    - Bayanla konuşuyoruz, seninle değil. Open Subtitles انظر ايها الصديق نحن نتكلم مع السيده ليس معك
    Kendimi halkınla savaşta olarak görüyorum ama seninle değil. Open Subtitles سأعتبر نفسي في حرب مع شعبك و لكن ليس معك
    Kendimi halkınla savaşta olarak görüyorum ama seninle değil. Open Subtitles سأعتبر نفسي في حرب مع شعبك و لكن ليس معك
    bir tane bile yok mu? Open Subtitles هل انت متأكد انه ليس معك اى مناديل؟
    - Kavgam Aella'yla bayan,sizinle değil. Open Subtitles - عداوتي مع أيللا ياسيدتي ليس معك
    Her şeyi hatırlıyorum fakat savaşım seninle değil, Duryodhan'la. Open Subtitles انا اتذكر كل شيء و لكن حربي مع ديريودان ، و ليس معك
    Seks hakkında konuşabiliriz ama seninle değil. Open Subtitles نستطيع التكلم عن الجنس ولكن ليس معك
    Hey, Ben gitmiyorum, Tamam mı? Peki, ben, aslında, gidiyorum, ama seninle değil. Open Subtitles أنا لن أذهب، بل سأذهب لكن ليس معك .هذه
    Konuşuyorum dedim. Onunla konuşuyorum, seninle değil. Open Subtitles و أنا أجري هذه المحادثة معها و ليس معك
    Benim işim bay Cortez ile buluşmak, seninle değil. Open Subtitles عملي ان اقابل السيد كورتيز ليس معك
    HIVE Genesis ile yoluna devam edecek ama seninle değil. Open Subtitles HIVE تمضي قدما مع سفر التكوين ولكن ليس معك.
    Elbette, ama seninle değil. Open Subtitles نعم اريد ولكن ليس معك
    Burada bir randevum var, ama seninle değil. Open Subtitles فهمت اجتماعًا هنا, لكنه أي ليس معك .
    Ama seninle değil, hayatım. Open Subtitles ولكن ليس معك عزيزي
    - Evet. Ama seninle değil. Hey, kulüp nasıldı? Open Subtitles لكن ليس معك كيف كان النادي ؟
    Küçük çocuk seninle değil mi? Open Subtitles الطفل الصغير ليس معك ؟
    Bir grup ya da eşin falan yok mu? Open Subtitles ليس معك مجموعة أو زوجة أو ما شابه ؟
    - Bir sorun mu var? - sizinle değil, Albay. Open Subtitles هل هناك مشكلة ليس معك ايها العقيد -
    Çıkartma makinesi sende değil, değil mi? Open Subtitles ليس معك واضع العلامات، صحيح؟
    Kocan yanında değil, değil mi? Open Subtitles أن زوجك ليس معك ؟
    Onların dırdırıyla yaşamak zorundayım, ama seninkiyle değil. Open Subtitles يكفي أن أعيش مع سخافاتهم لكن ليس معك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more