| O vakit geldiğinde, onun yarattığı Lenore olacaksın, tek kişinin bildiği Lenore. | Open Subtitles | عندما يأتى الوقت ستصبحين لينور التى أبدعها لينور التى يعرفها رجل واحد |
| Ve ben, Lenore; en nihayet Edgar'ın şiirindeki o Lenore oldum. | Open Subtitles | وانا , لينور فى النهايه أصبحت لينور التى فى قصائد إدجر |
| Size Lenore Kennicut ile ilgili bazı sorular sormak isterim. | Open Subtitles | - " وددت طرح بعض الأسئلة عن " لينور كينكيد |
| Herhangi bir yere.Ama ona söylerken Lenore duymasın. | Open Subtitles | بالخارج بالخارج .. اسمع ان اخبرتها الآن ، خذها على جنب .. لا تقل لها عن لينور |
| Lenore's Promise, 7:15 seansı, iki bilet. | Open Subtitles | تذكرتان لعرض السابعة والربع لفيلم وعيد لينور. |
| Ben de, Edgar'ın Lenore'uyum, bana hiçbir şey zarar veremez. | Open Subtitles | وأنا لينور إدجر لذا لا شئ بإمكانه إيذائى |
| Üstelik, sakın aklından çıkarma Lenore; kuzgun her yerdedir. | Open Subtitles | بالإضافه , إياك أن تنسى لينور الغراب الأسود هو فى كل مكان |
| Aydınlığa adım atmalısın Lenore, karanlıktan da uzaklaşmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تخطى إلى داخل الضوء, لينور وتبعدى الظلام |
| Sana o güzel ismi, Lenore adını koyan kişi. | Open Subtitles | هو الرجل الذى أعطاك هذا الإسم الجميل لينور |
| Ben, artık kimsenin öldüremeyeceği masum Lenore'um. | Open Subtitles | انا لينور الطاهره والتى لايستطيع أحداً قتلها أبداً |
| Yoksa, hala Lenore'un grubunda vokalist olurdun; | Open Subtitles | وإلا كنت مازلت مغنيه ثانويه فى فرقة لينور |
| Lenore, sevgili Lenore, hayatta aradığın şeyi sadece ölüm getirir. | Open Subtitles | لينور, حلوتى لينور فقط الموت هو الذى سيحضر لكى ماتبحثين عنه فى الحياه |
| Yaptıklarını geri almak istiyorsun Lenore, ancak alamazsın. | Open Subtitles | تتمنين إبطال مافعلت, لينور لكنك لاتستطيعين |
| Lenore değişikliklere çabuk uyum sağlayamaz. Ama zamanla alışır. | Open Subtitles | لينور , لا تجيد التعامل مع تغير الأوضاع ، ولكنها سوف تفعل |
| Lenore ördeğini bulmuş. Boynu kırılmış. | Open Subtitles | لينور , وجدت البطة الخاصة بها مكسورة العنق |
| Yalnız cidden Lenore, bizler yüksek kalitede hizmet sunuyoruz ve müşterilerine hatırı sayılır bir indirim yapmayı düşünüyorum. | Open Subtitles | لكن بجدية , لينور نحن نقدم خدمات ذات مستوى رفيع وسأقدم لزبائنك خصم كبير |
| Lenore, sadece bir kez adını kullandım. | Open Subtitles | لقد استخدمت اسمك هذه المره فقط يا لينور. |
| Frances'le hiçbir şey yapmadım, Lenore. | Open Subtitles | . انني لم افعل أي شيء مع فرانسيس ، لينور. |
| Lenore'u düzerken benim onayıma ihtiyacın oldu mu? | Open Subtitles | هل لديك موافقة بلدي عندما كنت لينور مارس الجنس؟ |
| - 5000. - Lenore'un parmağı olabilir. | Open Subtitles | خمسة آلاف أتعلم قد تكون لينور من خطط لهذا |
| Ben de, "Bana bir kalem ver Leonard, tamam mı?" dedim. "Kim ne hata yapıyorsa, hepsini yazacağım." | Open Subtitles | وقلت دعك من هذا يا لينور أنا أقول لك كل مرة أن الجميع يعملون بشكل خاطئ |
| Leonore Fortier. Onun kim olduğunu bulana kadar, bu işin sonu gelmeyecek. | Open Subtitles | "لينور فورتييه", حتى نكتشف من هو لن ينتهي هذا |
| Bunlar geçen yaz Jake Lenoir'in Irak'ta çektiği fotoğraflar. | Open Subtitles | - " هذه صور " جيك لينور أخذت في العراق الصيف الماضي |