"لي خيار" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bana başka seçenek
        
    • Başka seçeneğim
        
    • seçeneğim var
        
    • Bana başka şans
        
    • çarem yok
        
    • şansım var
        
    • bir seçenek
        
    Bak, arkandan iş çevirmek istemezdim ama Bana başka seçenek bırakmadın. Open Subtitles انظر، لم أشأ التحدث خلف ظهرك لكنك لم تترك لي خيار
    Bana başka seçenek bırakmadın. Telefonlarıma cevap vermiyorsun. Open Subtitles لم تتركِ لي خيار آخر أنت لا تجيبي على مكالماتي
    Sürekli pürüz çıkardığın için Bana başka seçenek bırakmıyorsun. Affedersin Birgitte... Open Subtitles لاتترك لي خيار عندما تستعمل معي طريقتك الصدامية
    Ve tekrar düşünmezsen Global Dinamik'in başkanı olarak seni kovmaktan Başka seçeneğim kalmayacak. Open Subtitles أجل، وإذا لم تعيدي النظر في قراركِ لن يكون لي خيار غير أن أزيحكِ عن منصبكِ
    Yani sadece bir seçeneğim var. Open Subtitles وهذا يجعل لي خيار واحد فقط
    Peki, Bana başka şans bırakmadın. Teklif şu: Open Subtitles حسناً ، أنت لم تترك لي خيار ، إقتراح أعطني ، ساعة واحدة وقت للأخوة خال من الهاتف
    Bunu yapmaktan nefret ediyorum ama Bana başka seçenek bırakmadın. Open Subtitles حسناً، أنا اكره أن افعل هذا لكنكِ لم تتركِ لي خيار
    Bu şekilde olmasını istemezdim ama Bana başka seçenek bırakmadın. Open Subtitles لم أرغب في أن يصل الأمر لهذا لكنك لا تترك لي خيار آخر
    O halde Bana başka seçenek bırakmadın. Open Subtitles لم تعطنى مالي إذن أنت لاتترك لي خيار
    Tamam, Bana başka seçenek bırakmadın. Open Subtitles حسناً ، أنت لا تترك لي خيار
    Bana başka seçenek bırakmadın. Open Subtitles لم تترك لي خيار.
    Bana başka seçenek bırakmıyorsun. Open Subtitles لم تترك لي خيار
    Beni affet! Bana başka seçenek bırakmadın. Open Subtitles سامحني لم تترك لي خيار أخر
    10 defa söyledim sana, hapse girmek istemiyorsan Başka seçeneğim yoktu. Open Subtitles -أخبرتك من قبل لم يكن لي خيار مالم تمانع بدخول السجن
    Kefaret dışında Başka seçeneğim kalmadı. Open Subtitles في ظل هذه الظروف , لم يترك لي خيار ألا منح الكفالة.
    Eğer o kalırsa benim gitmekten Başka seçeneğim yok. Open Subtitles اذا استمر في البقاء ان بقى , اخشى ان لا يكون لي خيار سوى الرحيل
    - Başka seçeneğim var mı? Open Subtitles -هل لي خيار آخر؟
    - Başka seçeneğim var mı? Open Subtitles -هل لي خيار آخر؟
    Bana başka şans bırakmadı. Onu öldürmek zorundaydım. Open Subtitles لم يترك لي خيار آخر كان يجب عليّ أن أقتله
    Saldırının gece yarısından önce gerçekleştiğini ispatlamadığınız sürece davayı düşürmekten başka hiçbir çarem yok. Open Subtitles عليكِ أن تثبتي أن الاعتداء وقع قبل منتصف الليل وإلا فإن ليس لي خيار سوى رفض النظر في القضية
    Onunla evlenmenin sebebi bu mu? Sence bu konuda seçme şansım var mıydı? Open Subtitles هل تعتقدي بأن لي خيار بهذا الشأن؟
    Bana seni Constance'dan atmak dışında başka bir seçenek bırakmadın. Open Subtitles لم تتركي لي خيار آخر غير ان أطلب منك مغادرة المدرسة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more