Bir keresinde bir dostum bana demişti ki... "Bizim işimizde karanlıkta yürürüz. | Open Subtitles | قال لي صديق ذات مرّة، في مجال عملنا، إننا نسير في الظلام. |
14 ayımı iş aramakla geçirdim ve sonunda bir arkadaşım bana... | Open Subtitles | قضيتُ 14 شهراً أبحث عن وظيفة، وأخيراً، وجد لي صديق وظيفة |
Bir arkadaşımın, Japon yetkililerle başı dertte. | Open Subtitles | لي صديق لديه مشكلة مع السّلطات "اليابانية". |
Ama gerçek şu ki, sekizinci sınıftan beri... hiç Hintli bir erkek arkadaşım olmadı. | Open Subtitles | في الواقع يا بيبي, في الصف الثامن كان لي صديق هندي |
bir arkadaşım telefonla uzun vadeli eşya garantisi satarak iyi kazanıyor. | Open Subtitles | لي صديق يجني ربحاً جيداً ببيع تأمين الأدوات الكهربائية عبر الهاتف |
Güzel saçları olan, açık tenli bir erkek arkadaşımın olmasını isterdim. | Open Subtitles | اتمنى ان يكون لي صديق ذا بشره فاتحة بشعر جميل |
Bu haritaları senelerden beri satmıyorlardı. bir dostum bana haber verdi. Şansımı denedim. | Open Subtitles | لم يبيعوا خرائط لتلك المنطقة لسنوات ، رشح لي صديق. |
- Gençler? Devriyedeki bir dostum bunu gösterdi. | Open Subtitles | يا رفاق، أرسل لي صديق في شرطة المدينة هذا للتو |
Eski bir dostum tarafından tarif edilen bir gezegeni arıyorum. | Open Subtitles | أني أبحث عن كوكب وصفه لي صديق قديم |
Bir arkadaşım bana bunun nasıl yapılacağını gösterdi. | Open Subtitles | أظهر لي صديق كيف يمكنني فعل ذلك. |
Bir arkadaşım bana bırakmış. | Open Subtitles | تركها لي صديق |
Çok eski Bir arkadaşımın açıklamak için çok uzun zaman uğraştığı gibi, ...hayat adil değildir. | Open Subtitles | وكما شرح لي صديق قديم جداً ... في وقت طويل جداً الحياة غير عادلة |
Bir arkadaşımın olacak olması çok güzel. | Open Subtitles | من الرائع جداً أن يكون لي صديق هناك |
Bir arkadaşımın bir keresinde söylediği gibi... | Open Subtitles | لأنه كما قال لي صديق ذات مرة، |
Eğer evde beni bekleyen bir erkek arkadaşım olmasa bende aynısını yapardım. | Open Subtitles | و اذا لم يكن لي صديق بمنزلي, ساضربها بسرعة من أجلك |
- Biliyor musunuz, Glasgov'da yaşayan bir erkek arkadaşım vardı ve bana viskinin tüm farklı türleri hakkında bir şeyler öğretti. | Open Subtitles | - كما تعلمون، كان لي صديق الذين عاشوا في غلاسكو وعلمني عن كل أنواع مختلفة من أحذية فرملة. |
Yeni bir erkek arkadaşım olacak. | Open Subtitles | يكون لي صديق جديد |
Geçen hafta Sandy kasırgası vurduğunda bir arkadaşım orada kalıyordu. | Open Subtitles | كان لي صديق هناك عندما ضربت العاصفة ساندي الاسبوع الماضي |
Eşcinsel onurunun amacından uzaklaştığını düşünen bir arkadaşım Eşcinsel Tevazu Haftası düzenlememizi önermişti. | TED | لي صديق فخور بكونه مثلياً ذهب بعيدا في الأمر حيث إقترح لي ذات مرة أن ننظم أسبوع تواضع مثليي الجنس. |
Güzel saçları olan, açık tenli bir erkek arkadaşımın olmasını isterdim. | Open Subtitles | اتمنى ان يكون لي صديق ذا بشره فاتحة بشعر جميل |