Televizyondaki haberlerin eğlenceyle hiçbir ilgisi yok mu? | Open Subtitles | القرارات التي تَدْخلُ الأخبارَ لَيْسَ لهُ علاقة بالترفيهُ؟ |
Çok saçma. Bu aldıklarımın seksle hiç ilgisi yok. | Open Subtitles | هذه المشترياتِ لَيْسَ لهُ علاقة بالجنسُ. |
Hayır, bunun yaşla ilgisi yok. | Open Subtitles | لا. العُمر لَيْسَ لهُ شيء ليَعمَلُ مَعه. |
Kâğıtla kalemin yargılama, oy verme gücü yok. | Open Subtitles | القلم والورقة لَيْسَ لهُ حكمُ. لا صوتَ. |
- O adamda hayal gücü yok. | Open Subtitles | -يجعلني عصبي ,الرجل لَيْسَ لهُ رؤيةُ |
Demek ki tembelliğinle ve bütün gün TV izlemenle ilgisi yok? | Open Subtitles | لذا لَيْسَ لهُ شيء يمكن عمله مَعك أنْ تَكُونَ كسلان ومُرَاقَبَة تلفزيونِ كُلّ الوَقت؟ |
Bunun Cameron'la hiçbir ilgisi yok. | Open Subtitles | هذا لَيْسَ لهُ شيء يمكن عمله مَع كاميرون. |
Bayan Woods'un alkol kapasitesinin bu duruşmayla ilgisi yok. | Open Subtitles | الآنسة وودز كمية الكحولِ لَيْسَ لهُ صلةُ في هذه الإجراءاتِ. |
Ama bunun seninle, bizimle bir ilgisi yok. | Open Subtitles | لَكنَّه لَيْسَ لهُ شيء ليَعمَلُ مَعك، معناِ. |
Bunun başkanla bir ilgisi yok. | Open Subtitles | هذا لَيْسَ لهُ علاقة بالرئيسُ. |
Bunun Maris'le bir ilgisi yok.Bu benim yatırırım ve benim param | Open Subtitles | هذا لَيْسَ لهُ علاقة بماريس. هذا مالُي. |
Bunun benim tezimle bir ilgisi yok. | Open Subtitles | الأمر لَيْسَ لهُ علاقة بإطروحتُي |
Ama bunun arkadaşlıkla ilgisi yok. Ve bunu biliyorsun. | Open Subtitles | هذا لَيْسَ لهُ علاقة بالصداقةُ. |
-Seksle hiçbir ilgisi yok. | Open Subtitles | الإنتظار. هذا لَيْسَ لهُ علاقة بالجنسُ. |
Bu ikimizin arasında, bu iki ilgisi yok. | Open Subtitles | هذا بيننا، لَيْسَ لهُ علاقة بأنت إثنان. |
Ama bunun seninle bir ilgisi yok. | Open Subtitles | لَكنَّه لَيْسَ لهُ علاقة بأنت. |
- Bu adamın hayal gücü yok. | Open Subtitles | -الرجل لَيْسَ لهُ رؤيةُ . |