"مئة عام" - Translation from Arabic to Turkish

• yüz yıl
• yüzyıl
• Bir asır
• yüz yılda
• yüz yıldır
• yıllık
• yüz yılı
• yüz sene

Fakat daha henüz yüz yıl önce ilk kaşifler iç kesimlere yürüyüp yeryüzündeki en yüksek, kuru ve soğuk bölgeyle karşılaştılar.
إلا أنه منذ مئة عام فحسب وطأ أوائل المكتشفون اليابسة ووقفوا وجهاً لوجه أمام أعلى وأجفّ وأبرد إقليمٍ على كوكب الأرض

Kontes onu kanatlarınızın altına almanızı istiyor ve ona bu yüzyıl boyunca evindeymiş gibi hissettirin.
تتوقع الكونتيسة منكم جميعاً أن تحسنوا معاملته وأن تجعلوه يشعر كأنه في بيته لأول مئة عام

Bir asır geçti. Abim ve ben yeni Avatarı keşfettik.
مرت مئة عام واكتشفت أنا وأخي الأفاتار الجديد

Yalnızca yüz yılda bir, ateşbükücüler böylesi bir güce sahip olabilir.
مرة واحدة فقط كل مئة عام يستطيع أن يستمد فيها مُسخري الناي هذا النوع من القوة

Avatar'ın yüz yıldır görünmediğini sen de biliyorsun.
أنت تعلم ان الأفاتار لم يره أحد منذ مئة عام

Bu, insanları yaralayan ve hatta öldüren yaklaşık 100 yıllık bir problem.
هذه مشكلة تتسبب بإصابة و قتل البشر لمدة تزيد عن مئة عام

Kilise, yüz yılı aşkın süredir... terk edilmiş durumda.
في الوقت الحالي، هذه الكنيسة قد هُجِرت لأكثر من مئة عام.

İlk yüz sene çekilecek dert değil, ama gittikçe kolaylaşır.
يا رجل، أول مئة عام لا تطاق لكنها تصبح أسهل

Biraz üzgün görünüyordu, çünkü yüz yıl önce, onların gelip sahip olunan her şeyi aldığını söyledi.
كان يبدو حزينا قليلا , لانه قال , انه منذ مئة عام ذهبوا واخذوا كل شيء من من يملكون

Ve yüz yıl geçse de bu değişmeyecek.
لم يكن ما نفلعه مضحكاً يا صديقي, ولن تتغير هذه الحقيقة ولو بعد مئة عام.

yüz yıl evvel; 1859 yılında bu odada 41 çocuk oturuyordu ve hepsine, şu anda her sömetr başında sizleri karşılayan soru soruldu.
منذ مئة عام مضت، في 1859 جلس 41 ولداً في هذه الغرفة و سئلوا نفس السؤال

yüz yıl önce, beyaz çarşaf giyer ve üzerimize tazılarını salarlardı.
. لمن يعذبنا ،منذ مئة عام ... كانوا يضعون ملاءة بيضاء

Bu yeri cidden ne zaman açtı. Bir yüzyıl önce.
عندما إفتتح جدّي هذا المكان منذ مئة عام مضت

Son bölümde, yüzyıl önceki olayların,
في الحلقة الختامية، سأقتفي كيف ضاهت الأحداث قبل مئة عام

Ve neredeyse Bir asır önce olanlardan ötürü.
وعلى الأشياء التي حدثت قبل أكثر من مئة عام.

Elbette! Bir asır da sürse beklerim.
.سأنتظركِ .حتى لو تطلب الأمر مئة عام

Bir asır önce Ogdy halkımızı günahları için cezalandırdı.
منذ مئة عام "أوغدي" عاقب شعبنا بسبب خطاياهم

Üç gün içinde mavi ay tekrar ortaya çıktığında ki her yüz yılda bir gerçekleşir, onları bana getirirsen sana olabilecek en mükemmel çocuğu garanti ederim.
وبعد ثلاثة أيام، القمر الأزرق سيظهر مُجدداً، إنه يأتي مرة لكُل مئة عام. أحضروهم..

"Her yüz yılda bir, küçük bir kuş gelir..."
،كل مئة عام" "يأتي طير صغير

Biz yüz yıldır, bunu yapmak istedik.
أردنا القيام بذلك لأكثر من مئة عام.

Dört yüz yıldır, sadece düzgün bir şekilde
منذ مئة عام حاولوا بشدة أن يقبلوها فقط

Doğru, ama gerçekte o savaş yaklaşık 100 yıllık bir öfke birikiminin neticesiydi.
صحيح ، لكن في الواقع المعارك كانت تحشد الطاقات منذ مئة عام تقريبا

Biliyorsun, üçümüz yüz yılı birlikte çalışarak ve ...Mikaelson'lar olduğumuza inanarak, kaçarak geçirdik ve babanı biliyordun.
لعلمك، أمضى ثلاثتنا مئة عام نتعاون معًا ونفرّ معًا ظانّين أننا آل (مايكلسون)، وإنّك علمت شيمة أبيك.

yüz sene önce doğmuş olsaydım, yaşamımdaki büyük kararlar benim için verilmiş olacaktı -- yani doğduğum kasabada yaşıyor olacaktım; büyük olasılıkla babamla aynı işte çalışıyor olurdum ve muhtemelen annemin seçmiş olduğu bir kadınla evli olurdum.
و إن كنت قد ولدت قبل مئة عام من ذلك العام فاني موقنٌ ان قراراتي الكبيرة .. كانت قد اتخذت بدون استشارتي اعني انني كنت حينها سأبقى في قريتي التي ولدت فيها وربما سوف ادخل نفس النطاق الذي يعمل فيه والدي وربما سوف اتزوج امرأة تختارها لي والدتي