"متجرك" - Translation from Arabic to Turkish

• dükkanına
• dükkanın
• dükkanını
• dükkana
• Mağazanı
• dükkânına
• Mağazanızda
• mağazan
• Dükkanınız
• dükkanının
• mağazandan
• mağaza
• dükkânın
• mağazayı
• dükkânını

Şimdi,dükkanına geliyorum ve sana 20 dolar bozuk para verip diyorum ki
الآن، آتي أنا الى متجرك و أعطيك 20 من فئة واحد دولار وأقول

dükkanın önüne koltuk koyarsan insanlar oturmak isteyeceklerdir.
إذا وضعت المقاعد أمام متجرك سيريد الناس الجلوس عليها

Louis, dükkanını aç. Daha çok kova gerek!
لويس إفتح متجرك نحن نحتاج إلى بعض المعدات

Döndüğün zaman dükkana ne zaman gireceğini söyleyeceğim.
أنا سوف تتيح لك معرفة عند يمكن أن نعود في متجرك.

Yani sen de Mağazanı açtın. Sana da şanslı bambu getirdi mi?
اقصد, انت تفتتحين متجرك الخاص وهل احضرت لك نبتة الحظ ؟

Hiçbir sebep olmaksızın bu topu dükkânına doğru ateşliyorum.
بدون أي سبب .. أنا سأطلق النار من هذا المدفع في جميع أنحاء متجرك

Bir, iki, üç, dört, Mağazanızda emzireceğiz.
واحد، اثنان، ثلاثة، أربعة ونحن سوف إرضاع في متجرك

dükkanına geldim sana 20 tane bozukluk verdim ve dedim ki
آتي إلى متجرك وأعطيك 20 من فئة دولار واحد

Bu akşam dükkanına geleceğim, ve sonra bitecek, konuşacağım.
سآتي الى متجرك الليلة و عند انتهاء الامر سنتحدث

Onları kimse satın almaz. dükkanın batar. Şimdi beni öp, komik yüzlüm.
لا أحد سيشتريها ، رائحة متجرك نتنة والآن قبلني يا ذا الوجه الغريب

dükkanın senin için önemli olduğunu biliyorum.
أعلم أنّ متجرك مُهمّ بالنسبة لك.

Ben sadece dükkanını soyan sıradan Bir hırsızım.
أنا مجرّد رجل مجنون سرق متجرك في يوم من الأيام

Hayalet dükkanını, birşeye kızdığı için mi çöplüğe çevirdi?
هل حطم ذلك الشبح متجرك لتوه لأنه كان غاضبا ً من شيءٍ ما؟

Sonra günlerden bir gün işten sonra deri kokarak dükkana geldin ve bir kruvasan istedin.
وأنت أتيت في يوم ما ورائحتك كالجلود بعد أن عملت في متجرك طوال اليوم وطلبت كرواسون

Güven bana, dükkana birkaç seksi kız al, satışların tavan yapacağına eminim.
ثق بي احضر بعض الفتيات المثيرات في متجرك الخاص بالكعك أراهنك بأن البيع سيزيد عندك للأعلى

Mağazanı kaybetmene üzüldüm dostum.
أنـا آسف لأنك فقدت متجرك ، يـارجل

Mağazanı açtığından beri hem de.
منذ اللحظة التي افتتحت فيها متجرك الأول

Bak, aptal dükkânına ihtiyacım yok, tamam mı?
انظري، لَستُ بِحاجةٍ إلى متجرك الغبي ، حسنا ؟

- Senin mağazan bütün koleksiyonunla birlikte yanmamış mıydı?
ألم يحترق متجرك وكامل مجموعتِكَ مَعه ؟ بالفعل.

Dükkanınız çok güzel, çok da temiz ama içeride bir kaç böcek var.
متجرك به العديد من الأشياء اللطيفة ... والنظيفة مع الهواء النقي ثم يأتي إثنين من اللصوص ليملئو المتجر برائحتهم الكريهة

dükkanının kapanıyor olması seni çok endişelendiriyor biliyorum ama sana güzel bir haberim var.
اعلم انك قلقة بشأن متجرك لكن لدي أخبار جيدة

Şu aynı makineyi senin mağazandan iki katına almıştım.
لا أصدق ذلك لقد اشتريت مثل هذه المحمصة تماماً من متجرك بضعف السعر

Aslında, partiye yaptığın masrafları... ve hediye ettiğin elbiseleri düşünürsek, sanırım şirket tarihinde, açılış gününde en çok zarar eden mağaza seninki olacak.
في الواقع, لو قمتي بحساب تكاليف الحفلة وكل القطع التي قمتي باهدائها اظن ان متجرك حصل على اكبر افتتاح بعجز بالميزانية

Beni kullanabileceğin bir dükkânın ve birkaç yerin var.
لديك مكان في متجرك وعدة بقاع اخرى حيث يمكنك الاستفادة مني فيها

Benim eleman geçen hafta buraya geldi ve sana benim bu mağazayı istediğimi söyledi.
الان رجلي جاء الي هنا الأسبوع الماضي أخبرك أني أريد متجرك

Ama FBI'ın her türlü ipucuna aç olduğunu söylüyoruz ve domuz kanının kaynağını tespit etmek adına DNA örneği toplamak için dükkânını kapatsak ayıp olurdu.
بما جرى,ليون لكننا نقول أن الأف بي آي تريد أدلة بشكل يائس و سيكون من العار إن إضطررنا لإغلاق متجرك لجمع عينات الحمض النووي