"مثل البقية" - Translation from Arabic to Turkish

    • diğerleri gibi
        
    • herkes gibi
        
    • diğerleri gibisin
        
    • herkes gibisin
        
    • onlar gibisin
        
    • diğerlerindeki gibi
        
    Kısa süre sonra yok olmuş olacaksın aynı diğerleri gibi kendini yok edeceksin. Open Subtitles ماهي إلا لحظات حتى تلاقي حتفكِ إنكِ ستدمرين نفسكِ بنفسكِ مثل البقية
    Ve bunun için, diğerleri gibi suya ihtiyaç duyarlar. Open Subtitles وكي يقوموا بذلك يحتاجون مثل البقية إلى الماء.
    İnan bana, eğer Büyülüler olsaydı, o da ölü olurdu, diğerleri gibi. Open Subtitles صدقني ، لو كانوا المسحورات حقاً لقتلنه أيضاً ، مثل البقية
    İnşallah, kendi iyiliği için, diğer herkes gibi evini kapatmıştır. Open Subtitles أتمنى من أجله, أن يكون قد أغلق منزله مثل البقية
    herkes gibi koğuşumuzda kilitli olacağız ama sadece bizim koğuşun çıkış yolu var. Open Subtitles أننا سوف نُحجز في زنزانتنا مثل البقية الآخرون، فقط زنزانتنا ستكون وسيلة خروجنا.
    Sen de diğerleri gibisin. Sen de bana inanmıyorsun. Open Subtitles أنت تتصرفين بالضبط مثل البقية.
    Çünkü diğerleri gibi olmadığımız için hala hayattayız. Open Subtitles لأن السبب الوحيد بكوننا ما زلنا أحياءاً هو أننا لسنا مثل البقية
    Tıpkı diğerleri gibi. Mücadele belirtisi yok. Open Subtitles تماما مثل البقية لا يوجد أثر للمقاومة، و لا توجد عظام أو دم
    Zavallı kız bize yardım etmeye geldi ama diğerleri gibi o da ele geçirildi. Open Subtitles الفتاة المسكينة أتت لتساعدنا ولكنها وقعت مثل البقية.
    Ama taslakta, o kişi babam tıpkı diğerleri gibi, deneylerde kullanmak için beni tutuyor. Open Subtitles لكن في المخطوطة هو أبي .أجرى عليّ التجارب مثل البقية
    Katilin onu ayırıp, cesedini diğerleri gibi attığını düşünüyor. Open Subtitles يظن أن القاتل أزاله و رمى جثته مثل البقية
    diğerleri gibi olmadığınızdan tamamen emin olmalıydım. Open Subtitles متأكد مائة بالمائة أنكم يا رفاق لم تكونوا مثل البقية
    Siz de diğerleri gibi bu hikayenin bir parçasısınız. Open Subtitles أنت فقط جزء من هذا مثل البقية منَّا
    Bütün diğerleri gibi bunu da batıracağımı bilmem gerekirdi. Open Subtitles كان علي أن اعرف انها ستكون مثل البقية.
    Tıpkı diğerleri gibi O da 5 milyon $ lık yatırım yaptı. Open Subtitles انه استثمر 5 ملايين مثل البقية
    Ama sen de diğerleri gibi düzenbaz ve yalancının teki çıktın. Open Subtitles ولكنك دجال وكاذب مثل البقية بالضبط
    herkes gibi koğuşumuzda kilitli olacağız ama sadece bizim koğuşun çıkış yolu var. Open Subtitles أننا سوف نُحجز في زنزانتنا مثل البقية الآخرون، فقط زنزانتنا ستكون وسيلة خروجنا.
    herkes gibi bir korkak olarak mı yaşayacak yoksa direnecek miydim? TED هل سأبقى أعيش جباناً ، مثل البقية أو يجب علي أن أقوم بتغير ؟
    40'ını geçince herkes gibi seni de masa başına terfi ettirmedim mi? Open Subtitles الم يرقوك الى مكتب عندما أصبح عمرك 40 مثل البقية الأخرون؟
    Sen de diğerleri gibisin, değil mi? Open Subtitles أنت مثل البقية , أليس كذلك ؟
    Sen de herkes gibisin. Open Subtitles أنت مثل البقية تماما.
    Sen de onlar gibisin. Open Subtitles . انت مثل البقية تماما
    Kalp çıkarma işlemi, diğerlerindeki gibi cerrahi değil. Open Subtitles عملية أزالة القلب لم تكن بصورة جراحية مثل البقية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more