Bir kere bile gardını düşürürsen, şeytan, bir yılan gibi ağzının içine girer ve sonrasında ebediyen, senin adına konuşur. | Open Subtitles | إذا تركت إيمانك لمرة واحده فأن الشيطان سينزلق مثل الثعبان في فمك وبعد ذلك وإلى الأبد سوف يتحدث نيابة عنك |
Yoksa yılan gibi yerde mi ölmek istiyorsun? | Open Subtitles | أم أنك تريد أن تموت و أنت مستلقٍ، مثل الثعبان ؟ |
Kendi kuyruğunu yiyen yılan gibi sonsuz döngü içindeyiz. | Open Subtitles | نحن مثل الثعبان الذي يأكل ذيله وأنت تستمع الي فتاة صغيرة تعزف على الناي بطريقة جميلة جداً |
Bir yılan gibi yer altında ikâmet eden kral. | Open Subtitles | فخامتك من المقيمين تحت الأرض مثل الثعبان. |
Tıpkı bir yılan gibi. | Open Subtitles | مثل الفار؟ _ كلا مثل الثعبان عندما تتطلب الامور هذا_ |
Avucumun içindesin, tıpkı elimdeki yılan gibi, anlıyor musun? | Open Subtitles | فى قبضتى مثل الثعبان فى يدى اترى؟ |
Ancak işler tehlikeye girdiğinde bir yılan gibi yeryüzüne çıkar. | Open Subtitles | لكنعندمايهاجمالخطرالعمل... يظهر على السطح ، مثل الثعبان |
yılan gibi bakıyor. | Open Subtitles | لديه اعين مثل الثعبان |
Son olarak, Mosasorlar, bunlar dalgalanma şeklinde hareket ettiler, aynı yılan gibi. | Open Subtitles | Mosasaurs ثم بعدها ، الـ التي تستخدم حركات متموجة في السباحة مثل... الثعبان |
yılan gibi pulları vardı. | Open Subtitles | لديه جلد قشري مثل الثعبان |
- Hayır, hayır. yılan gibi. - Tıslıyorum. | Open Subtitles | لا ، لا ، مثل الثعبان . |
- yılan gibi tıslamalısın. | Open Subtitles | - عليك ان تهمس مثل الثعبان . |