Hayır. 1.82 cm boyundaki Alman kız arkadaşım gibi kokuyorsun. | Open Subtitles | لا. رائحتك مثل صديقتي الالمانية الطويلة ذي ستة أقدام. |
Eğer Obama'yı yenemezsek buradaki arkadaşım gibi insanlar ülkemizi yok edecek. | Open Subtitles | إذا لم نهزم اوباما . الناس التي مثل صديقتي هنا سيدمرون الدوله . |
Mesela arkadaşım Mimi Kanassis şu anda harika durumda. | Open Subtitles | مثل صديقتي, ميمي كنيسيس إنها تعيش بإفضل حال |
Mesela arkadaşım Gabrielle. | Open Subtitles | (مثل صديقتي (جابرييل |
Tıpkı eski karım gibi. | Open Subtitles | مثل صديقتي القديمة تماماً. |
D. C.'deki en iyi arkadaşım mesela. Biz de sık sık kavga ederdik. | Open Subtitles | مثل صديقتي التي في العاصمه انا و هي كنا نتشاجر دوما |
Rahat ol sen. Buradaki sevgilim gibi. Bu kızın babasını düşünüp dururken bundan zevk alamam. | Open Subtitles | مثل صديقتي هنا. كلا، لا أستطيع الاستمتاع بهذا. |
Kalırsan sonun arkadaşım gibi olur. | Open Subtitles | لو بقيتِ، سينتهي بك الأمر مثل صديقتي |
Tıpkı eski karım gibi. | Open Subtitles | مثل صديقتي السّابقة تماماً. |
Lisedeki en iyi arkadaşım, Avustralya'ya gitmişti galiba Canberra'ydı ve Amerika'daki evinin iki sokak ötesinde oturan bir çocukla tanışmıştı. | Open Subtitles | مثل صديقتي في الثانوية عندما ذهبت إلى استراليا التقت برجل كان يعيش على بعد شارعين من منزلها في أمريكا |
Ama eğer yakından bakarsanız... size benzeyen birini ya da... en iyi arkadaşım Haley gibi birini görebilirsiniz. | Open Subtitles | .. لكن اذا نظرت جيدا قد تجد شخصا يشبهك او شخص مثل صديقتي المقربة "هايلي" |
Sinyal sağlam, aynı sevgilim gibi. | Open Subtitles | في الإشارة الساخنة، فقط مثل صديقتي. |
- Tıpkı sevgilim gibi aslında. | Open Subtitles | - حقيقة مثل صديقتي |