- bir kazaydı. - Bu filmin hepsi Bir kaza. | Open Subtitles | إنه مجرد حادث جوني- حسب رأيي هذا الفلم بكامله كارثة- |
Bunu hepiniz gördünüz, bu bir kazaydı. | Open Subtitles | جميعكم قد رأى ذلك اعني انه كان مجرد حادث |
Tüm söyletinleri ben de duydum, ama, hayır, olay tamamen korkunç bir kazaydı. | Open Subtitles | لقد سمعت كل الإشاعات، لكن، لا، في النهاية كان مجرد حادث فضيع. |
Önemli bir şey yok ufak Bir kaza, yaralanmış ve | Open Subtitles | لاشيء خطير مجرد حادث سيارة بسيط لكنها جرحت , لذا |
İlk kez olan bir şey değil; eminim kazayla da olmamıştır. | Open Subtitles | أنها ليست المره الأولى وبالتاكيد ليس مجرد حادث |
Bu sadece bir trafik kazası, Carter. | Open Subtitles | هذا ليس مجرد حادث مرور آخر يا كارتر |
Yanlış zamanda yanlış yerdeydik. Bu bir kazaydı. | Open Subtitles | لقد كنا في المكان الخطأ، في الوقت الخطأ، لقد كان مجرد حادث |
Lara'ya olanlar eminim ki trajik bir kazaydı. | Open Subtitles | لذلك أنا متأكدة أي كان ما حدث للارا كان مجرد حادث مأساوي |
İşin doğrusu, Peder, tüm olanlar bir kazaydı | Open Subtitles | بصراحة يا أبتاه الأمر كله مجرد حادث |
Dur, ama bu sadece bir kazaydı. | Open Subtitles | أنتظري، لكن ذلك كان مجرد حادث. |
Birbirimizle kazara karşılaştık. Sadece basit bir kazaydı. | Open Subtitles | لاننا التقينا بالصدفه انه مجرد حادث |
Ormanda olanlar bir kazaydı. | Open Subtitles | الذي جرى في الغابة كان مجرد حادث |
- Buna yetkimin olduğunu sanmıyorum. - O bir kazaydı. | Open Subtitles | كما ترين أنا لا أملك الصلاحية - لقد كان مجرد حادث - |
Dünyanın sonu değil ya, bu sadece Bir kaza. | Open Subtitles | انها ليست نهاية العالم ، انها مجرد حادث. |
Bir kaza da olabilirdi. Herkes öyle düşünmüştü. | Open Subtitles | كان ممكن أن يكون مجرد حادث و هذا ما كان يظنه الجميع |
Bir kaza olduğunda, birkaçı ölmüştür . | Open Subtitles | إذا كان مجرد حادث عرضي المفترض أن يموت واحد أو إثنين |
Bunun sıra dışı Bir kaza olduğunu düşünebilirsiniz. | Open Subtitles | ربما تميلون إلى التفكير ان هذا مجرد حادث غريب |
Bak, millete bunun Bir kaza olduğunu söylediğini biliyorum fakat bu bir saldırıydı Şerif. | Open Subtitles | انظر.. اعرف بانك تريد ان تخبر الناس انا هذا مجرد حادث لكن إذا كَانَ هجوماً، سيدي |
Selam, çocuklar. Alarm kazayla çaldı. | Open Subtitles | أهلا يا أولاد، الإنذار كان مجرد حادث. |
kazayla olmuş. Şimdi kazayla olmuş öğrendim ya yüzüm acımıyor bile. | Open Subtitles | كان مجرد حادث ، وجهي لم يعد يؤلمني |
Çünkü bunun basit bir araba kazası olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لأنني لا أعتقد أنه كان مجرد حادث بسيط |