Bu sadece bir kaza bir unutulmuş, kontrolden çıkmış bir projeden ibaret. | Open Subtitles | أو ضاع في التعديل الوظيفي الأخير أعني إنها مجرد حادثة مشروع حكومي منسي للأبد |
Bunun sadece bir kaza olduğunu tespit edeceksiniz, ve ben artık şüpheli olmayacağım. | Open Subtitles | وتتأكد أن ماحدث كان مجرد حادثة غير مقصودة وأني لستُ مشتبهاً به |
Bunun bir kaza olduğunu söylediğinizi biliyorum. Ve umarım öyledir. | Open Subtitles | انظر, اعرف انك تريد اخبار الناس بانها مجرد حادثة وانا اتمني ذلك |
Belki de bütün bunların üstüne düştü, yani bir kazaydı. | Open Subtitles | لربما وقعت كل هذه عليه وكان الأمر مجرد حادثة |
Açıkçası, bu berbat bir kazaydı. Birisi makinenin içine düşmüş olmalı. | Open Subtitles | من الواضح أنّ هذه كانت مجرد حادثة مروّعة، لابد أنّ أحداً قد سقط في الآلة. |
Bunun bir kaza olduğunu söylediğinizi biliyorum. | Open Subtitles | اسمع .. انا اعلم انك ستخبر الناس انها مجرد حادثة |
Görünüşe göre artık benden şüphelenmiyor. Polis bugün burada olanları bir kaza olarak değerlendirecek. | Open Subtitles | إنه لا يشك بي البتّة، وستعتبر هذه الواقعة مجرد حادثة في سجلات الشرطة |
Bir arabanın arkasında dalgınlıkla yaptığım bir kaza gibi olmamalı. | Open Subtitles | لا يمكن لها أن تكون مجرد حادثة عرضية في المقعد الخلفي لسيارة |
Şu anda, terörist eylemi veya bir kaza olup olmadığını; bilmiyoruz. | Open Subtitles | و الان ،نحن لا نعرف اذ كان هذا ادعاء او هجمة ارهابية أو مجرد حادثة |
Sadece garip bir kaza ve şundan endişeliyim. | Open Subtitles | مجرد حادثة مخيفة وانا قلقة علي تلك الثريات |
Bu ölüm bir kaza olabilir. | Open Subtitles | تعلمين ، أن حالة الوفاة هذه ربما تكون مجرد حادثة. |
Sadece bir kazaydı, tamam mı? | Open Subtitles | أنا.. أنا أعلم أنها كانت مجرد حادثة, حسناً؟ |
Evet acıtmıştı. Ama bir kazaydı. | Open Subtitles | نعم, لقد آلمتني و لكنها كانت مجرد حادثة |
Hepsi sadece aptalca bir kazaydı. | Open Subtitles | لقد كانت كلها مجرد حادثة غبية. |
Hepsi bu... Saçma sapan bir kazaydı. | Open Subtitles | حادثة صيد، هذا كل ما في الأمر، مجرد حادثة صيد حمقاء! |
Hayır, ufak bir kazaydı. | Open Subtitles | كلّا لقد كانت مجرد حادثة صغيرة |
Eminim ki sadece bir kazaydı. | Open Subtitles | أنا متأكدة أنها كانت مجرد حادثة. |
Bardağı kimse devirmedi. kazayla oldu. | Open Subtitles | لم يفعل ذلك أحد، كانت مجرد حادثة. |
Rutin bir tatbikat sırasında kaza olduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | يَقُولونَ بأنّها مجرد حادثة خلال مناورة تدريبية روتينية |
- Bir şey olmadı. Kaza geçirdim o kadar. | Open Subtitles | إنه لا شيء، مجرد حادثة |