"مجرد شخص" - Translation from Arabic to Turkish

    • teki
        
    • bir insan
        
    • bir insanım
        
    • biri işte
        
    • biri sadece
        
    • bir adam
        
    • sadece bir
        
    • biriyim sadece
        
    • bir adamım sadece
        
    • herhangi birisin
        
    Bizimle takılırsan, sen de beyinsiz ukala dümbeleğinin teki olursun. Open Subtitles إذا تعلقت بنا ستكون مجرد شخص حكيم بدماغ تافه
    Değersiz, basit bir insan, sıradan bir bok parçası. Open Subtitles مجرد شخص غير مهم، مليء بالقذارة المعتادة
    Bak, ben de senin gibi normal bir insanım... sadece düzüşmek için para alıyorum o kadar. Tamam, tamam. Open Subtitles إسمع ، أنا مجرد شخص عادي مثلك إلا أن أتقاضى المال لقاء ما أفعله
    Öyle biri işte, parkta karşılaştığımız yersiz yurtsuz bir adam. Open Subtitles مجرد شخص متشرد التقينا به في الحديقة
    Ellen annemin kendinden uzaklaştırdığı insanlardan biri sadece. Open Subtitles الين مجرد شخص آخر تسبّبت أمّي بدفعها بعيدًا عنها
    Şu an ellerinde hiçbir şey yok. Sıradan bir adam. Open Subtitles في هذه المرحلة لا يملكون شيئاً إنه مجرد شخص مجهول.
    Sen sadece bir korkak, bir ödlek değil, bir canisin! Open Subtitles انت لست مجرد شخص عديم المبالاه او جبان , انت شخص قاتل
    Sen kimsin ki bana bunu söylüyorsun? Yanında olan biriyim sadece. Şimdilik. Open Subtitles من أنتِ بحق الجهيم لتخبريني ذلك ؟ مجرد شخص هنا في الوقت الحالي مرحبا يا رفاق مرحبا
    Ben havalı, olgun bir adamım sadece kabuğumdan çıkar gevezelik ederim zenci yürüyüşü yaparım, basketbol oynarım şarkı söylerim ve dans ederim ve çöpünü çıkarırım. Open Subtitles أنا مجرد شخص رائع ويانع، يقوم بالتقشير والرقص، يرقص بالمشي، يلعب كرة السلة، يغني ويرقص
    Sende benimle yatmış herhangi birisin. Open Subtitles و أنت مجرد شخص مارست معه الجنس
    Televizyona çıkmak isteyen aptalın teki sadece. Open Subtitles إنه مجرد شخص أخرق يرغب في الظهور على التلفاز
    Delinin teki ortalığı karıştırdı, ben de araya karıştım. Open Subtitles مجرد شخص مجنون أصبح عنيفاً و أصبحت محاصر في ذلك
    O sadece değeri kalmamış bir insan, o kadar. Open Subtitles مجرد.. مجرد شخص ما والذي حاليا أصبح مهمشا
    Tamam, hayran olduğun bir insan ama sonuçta hala bir insan. Open Subtitles اعني انها شخصية انت معجبة بها ولكنها مجرد شخص
    Önemli değil. Ben de tıpkı senin gibi bir insanım. Open Subtitles لا عليك، لا عليك، أنا مجرد شخص مثلك تماماً.
    Masanın karşısında oturan normal bir insanım işte. Open Subtitles مجرد شخص عادي جالس في الناحيه الاخري من مائدتك
    Öyle biri işte, parkta karşılaştığımız yersiz yurtsuz bir adam. Open Subtitles مجرد شخص متشرد التقينا به في الحديقة
    "Bir keresinde beraber bir yere gittiğim biri işte"... arasındaki fark için bir tek şans. Open Subtitles ... لتحدث الفرق بين ... السعادة الابدية بعدها انه مجرد شخص ذهب معي لمرة لمكان ما
    Sorguladığımız biri sadece. Open Subtitles حسناً، هو مجرد شخص ما قمنا باستجوابه
    Kocanızın davasıyla alakalı biri sadece. Open Subtitles من يكون؟ مجرد شخص مشتبه فيه بقضية زوجك.
    Sarsıntı Vakfı ile görüşerek bunu resmileştirmeye karar verdim; böylece sadece beyin isteyen bir adam olmayacaktım. TED ولذا بدأت مؤسسة معالجة ارتجاج المخ. مما جعل عملنا في إطار رسمي. لذا لم أكن مجرد شخص يتصل للحصول على الأدمغة.
    Ama biz federal ajanlarız sen sadece bir sivilsin. Open Subtitles ولكننا هنا من المباحث الفيدرالية وانتى مجرد شخص مدنى
    Ben bütçe kesen biriyim sadece. Open Subtitles أنا مجرد شخص يقتطع الميزانيات.
    Elinde bomba ve kara kutu olan bir adamım sadece. Open Subtitles أنا مجرد شخص زوّد الصندوق الأسود بمتفجرات
    Sen de benimle yatmış herhangi birisin. Open Subtitles و أنت مجرد شخص مارست معه الجنس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more