"مجرد وجه" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir yüz
        
    • bir yüzden
        
    • öylesine yüzlerden
        
    Kalabalıkta herhangi bir yüz olmama 36 saat var. Kenny'nin frontonasal ensefaloseli var. Open Subtitles وبعد ست وثلاثين ساعة سأكون مجرد وجه بين الوجوه كيني لديه قيلة دماغية جبهية أنفية
    Bu bir şişirme değil. Ben öylesine güzel bir yüz değilim. Open Subtitles أنا لا أسعى للشهرة فأنا لست مجرد وجه جميل
    Kalabalıkta başka bir yüz olmak istemiyorum aksi takdirde orada ne işim vardı? Open Subtitles لا أريد أن أكون مجرد وجه آخر بين الناس عدا ذلك مالذي كنت أقوم به بالخارج ؟
    Çünkü senin için sadece güzel bir yüzden ibaret olmadığımı düşünesin diye gelmedim. Open Subtitles ربما لأني أردتك أن تنظر إلي أكثر من مجرد وجه جميل
    Mezara giderken gördüğün öylesine yüzlerden biri olacak. Open Subtitles مجرد وجه آخر يمر في طريقك إلى القبر.
    Dergi sattıran bir yüz. Open Subtitles مجرد وجه أخر يبيع مجلات , فرد من توافه الامور
    Sadece tatlı bir yüz ve lanet bir gülüş. Open Subtitles هي مجرد وجه جميل و ابتسامة لعينة
    Mezarına giden yolda karşılaştığın başka bir yüz olacak. Open Subtitles مجرد وجه آخر عابر في طريقك إلى القبر
    Hayatımda ilk defa, sadece güzel bir yüz olmadığım anlaşıldı. Open Subtitles لأول مرة، وكأني أكثر من مجرد وجه جميل
    Oradan buradan bir yüz ya da bir kelimeyi anca. Open Subtitles فقط مجرد وجه أو كلمة هنا وهناك.
    Demek istediğim, sadece basit bir yüz ifadesi olan bir surat gördüğüm. Open Subtitles نحن نميل لقول، "أرى مجرد وجه... بتعبير معين"
    Genç ve masum bir yüz. Open Subtitles مجرد وجه برئ ممتشابه..
    - Güvenmem. Sadece tanıdık bir yüz. Open Subtitles لا، إنه مجرد وجه مألوف
    SADEÇE SİRİN BİR YÜZ MÜ? Open Subtitles هل هو مجرد وجه جميل آخر ؟
    SADEÇE SİRİN BİR YÜZ MÜ? Open Subtitles هل هو مجرد وجه جميل آخر ؟
    yalnızca başka güzel bir yüz değil. Open Subtitles ليس مجرد وجه جميل
    Yani güzel bir yüzden fazlasına sahip. Bacakları da öyle! Open Subtitles أعني أنها أكثر من مجرد وجه جميل فهناك ساقيها
    Alice yapamam. Tamam mı? Güzel bir yüzden fazlasıyım. Open Subtitles أليس" لا يمكنني فعل هذا" أنا أكثر من مجرد وجه جميل
    İnsanların üstüne oturduğu güzel bir yüzden ibaret değilim sadece. Open Subtitles لست مجرد وجه جميل يجلس عليه الناس. انسي...
    Mezara giderken gördüğün öylesine yüzlerden biri olacak. Open Subtitles مجرد وجه آخر يمر في طريقك إلى القبر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more