Kahramanı bir suçlu olan birine asla saygı duyamayacağımı söyledim. | Open Subtitles | قلت أنه لا يمكن أبداً أن أحترم رجلاً كان بطله مجرماً. |
Benim çalıştığım reaktör kasabanın suyunu kirletiyor ve zehirliyorsa senin mantığına göre bu beni bir suçlu yapar. | Open Subtitles | إن كانت محطتي تلوّث الماء ،وتسمّم البلدة ،طبقاً لمبدئك فذلك يجعلني مجرماً |
Beni hiç tanımıyorsun. Sapık bir katil olmadığımı ne biliyorsun? | Open Subtitles | انت لا تعرفينى بالمرة ماذا لو كنت مجرماً أو قاتلاً |
kanun kaçağı olabilir, katil olabilir, belki daha da kötüsü. | Open Subtitles | يمكن أن يكون مجرماً أو قاتلاً أو أسوء من ذلك. |
Neden onu kullanmayayım ki? Çünkü o çocuk henüz 16 yaşında ve onu bir suçluya dönüştürdün. | Open Subtitles | لأنه مجرد طفل في السادسة عشر وقد جعلت منه مجرماً |
Tamam, eğer seni rahatlatacaksa, yasadışı işler yapan bir suçluydu o. | Open Subtitles | سأقول هذا لتشعر افضل، لقد كان مجرماً ومشتركاً في نشاط اجرامي |
Bu hafta haydut, haftaya da keş mi olacaksın nedir? | Open Subtitles | في هذا الأسبوع ستكون مجرماً وفي الأسبوع القادم مدمناً؟ |
Şüpheli bir suçluyu yanlış tanımlamak gülünç bir mesele veya sivil özgürlükleri ihlal değil. | TED | لكن عدم تحديد مجرماً مشتبهاً به ليس أمراً مضحكاً، ولا انتهاكاً للحريات المدنية. |
Suç işlenmeyen bir yerde biriyle randevun olduğunu düşün. | Open Subtitles | تخيل نفسك في موعد مع أحد حيث لم يكن مجرماً |
Seninle daha yeni tanıştım ve sen bir tür suçlusun. | Open Subtitles | . إلتقيت بك الأن فحسب , و انت تعد مجرماً |
Ben bir suçlu değilim. | Open Subtitles | لكني لا أريد فعل هذا ببساطه أنا لست مجرماً |
Deftere yazacak kişi yakında idam edilecek bir suçlu olacak. | Open Subtitles | الكاتب سيكون مجرماً وسيتم به حكم الإعدام قريباً |
Deftere yazacak kişi yakında idam edilecek bir suçlu olacak. | Open Subtitles | الكاتب سيكون مجرماً وسيتم به حكم الإعدام قريباً |
Ortağımın eski bir suçlu değil de, bir polis olduğunu bilmem gerek. | Open Subtitles | اريد أن أتأكد ما اذا كان زميلي شرطياً أم مجرماً |
Bir katil burada, karşıda yaşıyor ve bizim yapabileceğimiz hiçbir şey yok. | Open Subtitles | أن هناك مجرماً ، يعيش هنا في شارعنا و لا يمكننا فعل شيء حياله |
İnsanlar benim bir katil olduğumu düşünürken de bunu yapamam. | Open Subtitles | لا أستطيع فعل هذا و الناس تظنني مجرماً أيضاً |
Eğer biri gerçekten ölürse, bu beni katil yapar mı? | Open Subtitles | إذا توفي شخص حقاً, هل سيجعلني ذلك مجرماً |
Hiçbir suçluya oradaki dördüncü notu yazdırmadım. | Open Subtitles | هذه الرابعة ليست شيء ما جعلت مجرماً يكتبه |
Bu gerçekleştiğinde kelepçeleri bir suçluya takmıyorsun. | Open Subtitles | . أنا أتحدث عنك أنت ، عندما يحدث الأمر ، أنت لن تكبّل مجرماً |
Daha iyi hissetmeni sağlayacaksa, o bir suçluydu devam eden bir Suç girişimine bulaşmış. | Open Subtitles | سأقول هذا لتشعر افضل، لقد كان مجرماً ومشتركاً في نشاط اجرامي |
Hepiniz bir süper haydut isteyin | Open Subtitles | كل واحدة منكن تريد مجرماً عصامياً |
İstediğin kadar gülebilirsin ama bu medyum 22 suçluyu hapse tıktı. | Open Subtitles | أضــحك كما شئت لاكن هذا الروحاني قد وضع 22 مجرماً خلف القضبان |
Suç işlenmeyen bir yerde biriyle randevun olduğunu düşün. | Open Subtitles | تخيل نفسك في موعد مع أحد حيث لم يكن مجرماً |
Kötü adamsın demedim. suçlusun dedim. | Open Subtitles | .كلا، لم أقل تكون رجل سيء .بل قلت تكون مجرماً |
Onu bir suçlu gibi yakalayıp mahkum ederek. | Open Subtitles | إلتقاطه و حبسه كما لو كان مجرماً |
Ormanın ortasında, karanlık bir yolda şiddet yanlısı bir suçluyla buluşan bir polis. | Open Subtitles | شرطي يقابل مجرماً عنيفاً على قارعة طريق مظلم وسط الغابات |