"محاربة" - Translation from Arabic to Turkish

    • karşı
        
    • savaşamazsın
        
    • savaş
        
    • kavga
        
    • savaşmaya
        
    • bir savaşçı
        
    • savaşmayı
        
    • savaşçıydı
        
    • savaşamayız
        
    • bir savaşçısın
        
    • bir savaşçıyım
        
    • savaşabilirsin
        
    • savaşta
        
    • karşılık
        
    • savaşmalıyız
        
    Ya eğer yanlış düşmana karşı savaşıyorsak, insülin direncinden ziyade obezite ile savaşıyorsak? TED ماذا لو أننا نحارب المشكلة الخطأ، محاربة السمنة عوضاً عن محاربة مقاومة الإنسولين؟
    Hava bu kadar sıcakken, iç engellemelerinle savaşamazsın, yavrum. Open Subtitles تجاوزْ هذا الحرِ، أنت لا تَستطيعُين محاربة المنع.
    Usta'nın söylediği gibi, N'kadar çok mücadele, O kadar iyi savaş. Open Subtitles كما قال فو شي ما, وأنا أكثر محاربة أصبح أكثر شراسة
    Eğer canın kavga etmek istiyorsa benimle dövüş. Open Subtitles إنت أردت محاربة شخص ما ، حاربني انا أيها الجبان
    Geçen hafta suçlularla savaşmaya karar verdin diye bu değişmeyecek. Open Subtitles وهذا لا يتغيرُ فجاة لأنَّكِ قررتِ محاربة الجريمة الأسبوعَ الماضي.
    - Bunu bir kılıç olmadan ve bir savaşçı olmadan yaptım. Open Subtitles ! كيف فعلت ذلك؟ فعلتها بدون سيف وبدون أن أكون محاربة
    Her müslümana korkuyla, şüpheyle ya da nefretle bakan bir dünyayla savaşmayı seçti. Open Subtitles أرادت محاربة العالم الذي ينظر لكافة المسلمين بنظرة تعتريها خوف وشك أو كره
    İnan ya da inanma, bir zamanlar içimizdeki en ateşli savaşçıydı. Open Subtitles فسواء صدقتي أم لا لقد كانت أقوى محاربة هنا
    Evet, ama o olmadan cücelerle savaşamayız. Open Subtitles أجل، لكننا لا نستطيع محاربة الأقزام بدونها
    Tanık, Ricky Waters, askerlere, ayaklanmaya karşı koyma teknikleri öğretiyordu. Open Subtitles هذا الشاهد ريكي ووترز يدرب الجنود على طرق محاربة المتمردين
    Başka bir gazi olan Jacqueline Sharp tarafından buna sertçe karşı çıkıldı. Open Subtitles تلقى الكثير من المعارضة و خاصة من محاربة قديمة أخرى، جاكلين شارب.
    O kostümle suçla savaşamazsın. Pantolonun o kadar dar ki kurbağa gözü oldu. Open Subtitles لا يمكنك محاربة الجريمة هكذا بنطالك ضاغط للغاية, لديك أعين كالضفدع
    Ne istediğini bilmediğin bir düşmanla savaşamazsın. Open Subtitles لا يمكنك محاربة اى عدو إذا لم تكن على علم بما يريد
    Juliette için en iyi şansımız onun savaş pilotu geçmişine odaklanmamız. Open Subtitles يبدو أن أفضليتنا مع جولييت هو التركيز على تايلور كطيارة محاربة
    Belki de bunun için kavga etmeyi bırakmalıyız. Open Subtitles ربما حان الوقت لنتوقف عن محاربة هذا الأمر.
    Biz bu anlatımızı daha da ileri düzeye taşıyarak, tarihin silinmesine ve sosyo-ekonomik eşitsizliğe karşı savaşmaya devam edeceğiz. TED من خلال تصحيح رواياتنا، سنستمر في محاربة المحو التاريخي وعدم المساواة الاجتماعية والاقتصادية.
    Bir gün senin gibi büyük bir savaşçı olacağım. Open Subtitles كلها أيام قليلة حتى أًصبح محاربة عظيمة مثلك
    Eğer bulunduğunuz yer burasıysa oyun trendiyle savaşmayı kesin. TED كفوا عن محاربة توجه الألعاب، إذا كان هذا ما تفعلوه الآن.
    "Bebeğim," diyeceğim ona "unutma, annen bir savaşçıydı, baban da bir savaşçı, ve sen de minicik ellerin ve koca gözlerinle daha fazlasını isteyen bir kızsın." TED طفلتي .. سوف اخبرها .. ان تتذكر دوما ان والدتها محاربة ووالدها محارب وانت .. الفتاة .. ذات الكفوف الصغيرة .. والاعين الكبيرة والتي لا تتوقف عن طلب المزيد
    Onlarla savaşamayız, belki de onlar işlerini halledene kadar geri çekilmeliyiz. Open Subtitles لا يمكننا محاربة الفيدراليين ربما يجب فقط أن نتراجع وندعهم يكملون خطتهم
    Megan, sen bir savaşçısın ve tüm yol boyunca yanında olacağım, tamam mı? Open Subtitles ميغان، أنتِ محاربة وأنا سوف أكون بجانبك طوال الطريق، حسناً؟
    Ben bir savaşçıyım. Ama aynı zamanda bir kızım da. Şimdi gidin buradan. Open Subtitles أنا محاربة, لكنني فتاة أيضاً.
    savaşabilirsin ya da inkar edebilirsin Bu olanlara gözlerini kapayabilirsin Open Subtitles يمكنك محاربة الأمر، يمكنك نكرانه يمكنك إدارة عين عمياء اليه
    Okullarda gösterilmelidir çünkü obeziteye karşı savaşta ön cepheyi oluştururlar. TED وينبغي أن يتلقى تلك المعلومات في المدرسة لأنها تأتي على رأس جبهات محاربة السمنة.
    Yukarı doğu yakasındaki hayatla savaşmanın tek yolu ateşe ateşle karşılık vermektir. Open Subtitles لا الطريقة الوحيدة للتعامل مع الجانب الشرقي الراقي هي محاربة النار بالنار
    Ama kurtulmak istiyorsak birbirimizle değil, onlarla savaşmalıyız. Open Subtitles لكن إذا أردنا الخروج منه، علينا نحن التوقف عن محاربة بعضنا ونبدأ من جديد.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more