Burada kanalda hapsolmuş halde bekleyemeyiz. | Open Subtitles | حسناً، لا نستطيع فقط أن نجلس هنا محاصرين في هذه القناة |
Burada kanalda hapsolmuş halde bekleyemeyiz. | Open Subtitles | حسناً، لا نستطيع فقط أن نجلس هنا محاصرين في هذه القناة |
Kendisi hem dahi bir fizikçi hem de kendisi gibi Sovyetler Birliği'nde mahsur kalmış göç etmesine izin verilmeyen Yahudilerin sözcüsü. | Open Subtitles | إنه فيزيائي لامع ومحامٍ فصيح عن هؤلاء اليهود المرفوضين الذين لازالوا محاصرين في الاتحاد السوفيتي، |
- Yardım edin! Çıkışı olmayan bir dağda kapana kısıldılar. | Open Subtitles | محاصرين في غابة جبلية لا ترحم ولا مخرج منها |
Eski bir mağazada kapana kısılmış olarak üç gün geçirdik... | Open Subtitles | ♪ قضينا ثلاثة أيام محاصرين في متجر القديم... |
Eski kurallara hapsolmuş durumdayız, ama bizi oraya hapseden güçler artık ortada yok. | Open Subtitles | ... محاصرين في النمط القديم نفسه , لكن القوى التي كانت تبقي علينا بذلك الشكل قد أنتهت |
Sovyetler Birliği'nde mahsur kalan Yahudi muhalifler Polonya'daki Katolikler. | Open Subtitles | منشقيين يهود محاصرين في الاتحاد السوفييتي كاثولكيين في بولندا |
Çocuklar, kadının biri La Brea Katran Çukurunun dibinde, aracında mahsur kalmış. | Open Subtitles | الرجال، امرأة محاصرين في سيارتها في الجزء السفلي من لا بري تار بيتس. |
Senin sevdiklerin de kötülerle dolu bir uzay gemisinde mahsur kalmış. | Open Subtitles | وهناك شخصين تحبيهم محاصرين في سفينة الشر الفضائية |
İçerde kapana kısıldılar. | Open Subtitles | إنهم محاصرين في الداخل |
Kendilerini kapana kısılmış olarak bulan insanlar için... | Open Subtitles | مُعضلةٌ حقيقيّة لأُناسٍ وجدوا أنفسهم محاصرين في... |