"محاكمتك" - Translation from Arabic to Turkish

    • mahkemeye
        
    • Duruşman
        
    • Davan
        
    • Duruşma
        
    • mahkemede
        
    • davanız
        
    • Duruşmanız
        
    • mahkeme
        
    • suçlamalı
        
    • duruşmanı
        
    • Duruşmana
        
    • Duruşmanda
        
    • mahkemeni
        
    Savaş sırasında askeri mahkemeye çıkman, bir yıl hapis yatman... Open Subtitles كيف أنه تم محاكمتك عسكرياّ خلال الحرب . وقضيت عام في السجن تلك كانت الأخبار
    Duruşman esnasında kendini savunmak için burada olmaman ne kötü! Open Subtitles مؤسف لأنك لم تكن هنا وقت محاكمتك للدفاع عن نفسك
    - Davan boyunca bu neredeydi? Open Subtitles إذا استطعنا العمل معاً، يمكننا الانتصار أين كان ذلك أثناء محاكمتك
    Şey, onunla konuştum ve Duruşma öncesi celsede normal kıyafetler giyebileceğini söyledi. Open Subtitles كلّمتها وقالت أنّ بوسعك ارتداء ثوبًا عاديًّا في جلسة ما قبل محاكمتك.
    Bu hakkını kullanmazsan, söyleyeceğin her şey mahkemede, aleyhine delil olarak kullanılacaktır. Open Subtitles إذا تخليت عن هذا الحق فأي شئ تقوله يمكن استخدامه أثناء محاكمتك
    davanız, burada, Münih'te Halk Mahkemesi 1 numaralı senatoda görülecek. Open Subtitles محاكمتك غداً أمام مجلس الشيوخ الأول بـ"محكمة الشعب في ميونخ"
    Duruşmanız erken biterse, gelin ve bizlerle ata binin. Open Subtitles إن فرَغتَ من محاكمتك مبكّراً، تعال وقم بجولة لـ 1.5 كم معنا.
    Seni askeri mahkemeye çıkarmamamın tek sebebi iyi bir dostluğun anısıdır. Open Subtitles لأنك كنت صديقي سيمنعني ذلك من محاكمتك عسكريا..
    Seni mahkemeye çıkaramazlar. Tırnakları olmayan birini yargılayamazlar. Open Subtitles لا يستطيعون محاكمتك لايمكنهم محاكمة رجل بلا أظافر
    Seni mahkemeye çıkaramazlar. Tırnakları olmayan birini yargılayamazlar. Open Subtitles لا يستطيعون محاكمتك لايمكنهم محاكمة رجل بلا أظافر
    Duruşman sabah 7'de. Open Subtitles سوف تكون محاكمتك فى الساعة 7 صباحا
    Bence Duruşman senin düşündüğün gibi düşmeyecek. Open Subtitles أجل، لم أظن محاكمتك ستسير كما ظننتها.
    Bu senin Davan. Benim değil ve bununla işim bitti. Seninle de! Open Subtitles هذه محاكمتك وليست محاكمتي واكتفيت من هذا واكتفيت منك!
    Bu itiraf ışığında, olay Duruşma ve yargılama sürecine girdiğinde kesin öneriler yapmaya hazırız. Open Subtitles وعلى ضوئها سنبني توصياتنا لرفعها في محاكمتك
    Bu adam mahkemenizde ifade verecek. Kamuya açık bir mahkemede. Open Subtitles هذا الرجل سوف يشهد في محاكمتك محاكمة علنية
    Yani, davanız basında tamamen tek taraflı yer aldı. Open Subtitles حسنًا ، محاكمتك كانت بتصوير الصحافة من جانب واحد
    Duruşmanız sadece şehrin diğer tarafındaki bir ofiste yayınlandı. Open Subtitles محاكمتك أذيعت إلى مكتب واحد فقط على الجانب الآخر للبلدة،
    Şimdi mahkeme iyi gitmeyince gerçekten jürinin gizli gay olduğunu ve gizemli bir aşığın olduğuna inanmasını mı bekliyorsun? Open Subtitles وبما أن محاكمتك لا تمضي على ما يرام أتتوقع حقاً أن تصدق الهيئة أنك كنت مع عشيق شاذ وسرّي
    Seni büyücülükle suçlamalı ve kazığa bağlayıp yaktırmalıyım. Open Subtitles سأطلب محاكمتك لممارسة السحر و ستُحرقي
    duruşmanı beklemek üzere Cumhuriyet mahkemelerine teslim edileceksin ve sana ne ceza verirlerse versinler bundan böyle Jedi Düzeninden çıkarıldın. Open Subtitles سوف يتم تحويلك الى محاكم الجمهورية لانتظار محاكمتك ومهما يكن العقاب الذي سوف يطبق عليكي
    Duruşmana kadar, psikiyatrik bakımda kalacaksın. Open Subtitles ستبقين هنا محتجزة في المصح العقلي حتى موعد محاكمتك.
    Duruşmanda anlatacağın acıklı hikayenin provasını mı yapıyorsun ? hani şu adam öldürme ile yargılanacağın Duruşma? Open Subtitles هل تتدرّب على القصّة العاطفيّة التي تنوي سردها في محاكمتك على جريمتك؟
    Sonra onunla Fransa'ya gidip mahkemeni Avrupa gazetelerinden izleyeceğim. Open Subtitles ثم سنذهب إلى فرنسا لنرى كيف ستغطى الصحف الاوربيه محاكمتك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more