Eğer ilacınız biterse, Kesinlikle ölüyorsunuz. | TED | وان انتهى الدواء .. فسوف تلقى حتفك لا محالة |
Tanrım. Umarım kazanırız. Fakat Kesinlikle kaybedeceğiz. | Open Subtitles | يارب ، أتمنـى أن نفوز ولكننا سنخسر لا محالة |
Ve tam da o nokta da düşünmeye başladım ki Hayatta olmak çok acı vericiydi ve kendini öldürmemenin tek sebebi diğer insanların canını yakmamaktı. | TED | عند تلك اللحظة بدأت أفكر أن الحياة محالة مع هذا الألم، و أن السبب الوحيد في عدم انتحاري هو كي لا أؤذي الناس الآخرين. |
O kasetin Texas mahkemesine çıkmasını istemesi Mümkün değil. | Open Subtitles | لا محالة يريد ذلك الشريط أن يعرض في قاعة المحكمة بتكساس |
olamaz. Yalancının tekisin. Sana inanmıyorum. | Open Subtitles | لا محالة ، أنت مجرد كذاب لا أستطيع أن أصدقك |
Kokaini alınca Mike'ı kesin öldürür. | Open Subtitles | إذا استعاد الكوكائين ، مايكل ميت لا محالة |
5 kişi ve altını taşıyacak sal yapmanın imkanı yok. | Open Subtitles | لا محالة . خمسة أشخاص والذهب أن يركبون على أي الطوافة |
Hadi canım. | Open Subtitles | لا محالة |
Buradan sonra yayan gitmeliyiz. Ama sinyal Kesinlikle şu yönden geliyor. | Open Subtitles | يجب أن نسير على الأقدام من هنا، لكن الإرسال جاء من ذلك الإتّجاه لا محالة. |
Onu uygun olmayan teçhizatla hareket ettirirsek Kesinlikle ölür. | Open Subtitles | إذا حركناه بالمحركات الخاطئة سيموت لا محالة |
Gerçi onu gerçekten seviyorsan Kesinlikle bir şansın olur. | Open Subtitles | ..إذا كنت تحبّها حقاً ستكون لديك فرصة لا محالة.. |
Hayatta olmaz. Ölü olmanın getirdiklerinden biri de kararlı olmaktır. | Open Subtitles | لا محالة ،جزء من كونك ميتة هو ان تحصلي على خصم هائل |
Hayatta olmaz. Bir kere girdim. | Open Subtitles | لا محالة , لقد كنت هناك من قبل |
Hayatta olmaz. Bir kere girdim. | Open Subtitles | لا محالة , لقد كنت هناك من قبل |
Hazinenin ya da Merkez Bankasının desteği olmadan bu kadar parayı riske etmemiz Mümkün değil. | Open Subtitles | لا محالة أن نخاطر بكل تلك الأموال دون احتياطي من الخزينة الفيدرالية |
Hergün senin gibi bir doktorla çalışma ve bu kadar iyi gitme şansım olamaz. | Open Subtitles | و لا محالة أني أذهب إلى العمل كل يوم مع جرّاحة مثلكِ و لا أكون متفوقاً |
Şimdi ne geliyor bilmiyorum ama bir şeyin geldiği kesin. | Open Subtitles | لا أدرى مالمصيبة القادمة بعد، و لكنها قادمة لا محالة". |
Lambino'nun şehre geri döndüğüyle ilgili söylentileri ilk duyduğumda kendi kendime dedim ki, "İmkanı yok". | Open Subtitles | اتعلمون, عندما سمعت لأول مرة عن شائعات عودة (لومبينو) للمدينة لقد قلتَّ, "محالة" الرجل لن يهجر جنته فى "نيفادا" |
Hadi canım! | Open Subtitles | . لا محالة. |
Beş kişi ve altın Asla bir sala sığmaz. | Open Subtitles | لا محالة . لخمسة أشخاص والذهب سيلائم على أيّ طوافة. |
Hayır, durun, o olmaz! Zamanından gelmedin, oynayamazsın! | Open Subtitles | لا محالة ، ليس هو لم تظهر فى الوقت المناسب, اذاً لن تلعب |
özel bir şey olmadı olmaz sebepsiz yere senle konuşması imkansız gerçekten bu iblisi aydınlatmak istiyor musun | Open Subtitles | لا شيء مهم لا محالة من المستحيل أن تأتي إليك |
Cerrahi şefinin geleceğini söylediklerinde, gidici olduğumu sanmıştım. | Open Subtitles | حمداً لله حينَ أخبروني أنّ رئيس الجرّاحين سيقابلني حسبتُ أنّني ميتٌ لا محالة |
Ama içeri geri dönmemin hiçbir yolu yok. | Open Subtitles | لكن لا محالة أنني قد أعود مجددًا |
Eğer onu açmak için Bonnie'NIN annesine bel bağlıyorsan sıçtın. | Open Subtitles | -أجل . أوَتعلم، إنّ تعتمد على والدة (بوني) لفتح ذلك الشيء، فستفشل لا محالة. |