| Avukatım 300 doların altına inmemi istemez. | Open Subtitles | محاميي لن يتنازل ابدا عن مبلغ اقل من 300 دولار |
| Marşalın sorularını cevaplarsan, o ve Avukatım sana yardım ederler. | Open Subtitles | تعاون مع المارشال فهو سيساعدك كثيرا بالأضافة الى محاميي |
| Sonunda, Avukatım benden uzak durma emri çıkarttı. | Open Subtitles | في الأخير ,قام محاميي باصدار حكم بمنعه من الاقتراب مني |
| Beni bir şeyle suçlayacaksanız Avukatımı arayın. | Open Subtitles | تُريدُ إتِّهامني ب الشيء، تَدْعو محاميي. |
| Avukatımla konuşa bilir miyim lütfen? | Open Subtitles | هل استطيع أن أتكلم الى محاميي الموكل لو سمحتِ ؟ |
| avukatımın asitle dolup anormal bir mahkemede kilit altına alınmasına. | Open Subtitles | لأجد محاميي تحت تأثير المخدرات برفقة فتاة غريبة الأطوار |
| Tutuklanmadığım sürece, hiçbir yere gitmem, hele Avukatım olmadan. | Open Subtitles | لن أذهب الى أي مكان بدون محاميي الا اذا كنت رهن الاعتقال |
| Avukatım kasıtlı takip, taciz ve kalp kırmadan sizi dava edecek. | Open Subtitles | محاميي سَيَقاضيك للإدّعاءِ الخبيثِ . المضايقة المتعمّدة وكسر قلب رجلِ. |
| Ve Avukatım sizin gibi beyaz kıçlı... Robocop'ları mahkemelerde süründürmek için para harcamaya bayılır. | Open Subtitles | فـ محاميي يحب أن يصرف مالي ليسحب رجال شرطة مثلكم في المحاكم |
| Avukatım bazı kıymetli vasıflarımı sır olarak saklamamı tavsiye etti işler çamura batar ihimaline karşı. | Open Subtitles | محاميي الخاص نصحني بان احتفظ ببعض اسراري اذا جرت بعض الامور عكس ما اتمنى |
| Yüksek maaşlı Avukatım sana onun hakkındaki bilgileri verecek. | Open Subtitles | الآن، محاميي المزيد دفع هنا سيملأك في على وصفه ومكان. |
| Avukatım patronunu cinsel tacizden dava eden - bir kadını temsil ediyor. | Open Subtitles | محاميي يترافع عن إمرأة تقاضي رئيسها بسبب التحرش الجنسي. |
| - Avukatım bulmuş. Üçkağıt yapmış. | Open Subtitles | لا عمل أنا حتى محاميي وجده تماماً ضمن ورقي |
| Peki, sanırım Avukatımı çağırmalıyım. | Open Subtitles | حَسَناً، أَحْسبُ أنا يَجِبُ أَنْ يَدْعوَ محاميي. |
| Anne, sağol ama ben kendi Avukatımı tutarım. Güzel. | Open Subtitles | الأمّ، شكراً لكم، لَكنِّي سَأَستأجرُ محاميي الخاصَ. |
| Derhal kocam ve Avukatımla görüşmeyi talep ediyorum! | Open Subtitles | أنا أطالب بالحديث إلى زوجي و إلى محاميي في الحال |
| Yeni kontratı sabaha doğru Avukatımla yollatacağım. | Open Subtitles | أنا سَيكونُ عِنْدي محاميي يُرسلُ العقودَ الجديدةَ حول في الصباحِ. |
| Dr. McNamara, siz avukatımın ofisine gelin ve konuşun. | Open Subtitles | الدّكتور مكنمارا، تَجيءُ إلى مكتبِ محاميي وأنت تَتكلّمُ معه. |
| avukatlarım kefaleti öder. Seni ülke dışına kaçırırız. | Open Subtitles | محاميي يمكنهم دفع الكفالة سنخرجك من البلاد |
| Lütfen ilişikteki boşanma belgelerini imzalayıp avukatıma yolla. | Open Subtitles | رجاءً وقّعْ أَوراقَ الطلاقِ المُرفَقةِ وأرسلُهم إلى محاميي. |
| Artık avukat kaydı elimizde olmadığına göre, ...şimdiye kadar çıkardığımız iş ürünümüzün telafisine hakkımız var. | Open Subtitles | وبما أننا لم نعد محاميي السجلات، يحقّ لنا التعويض نظير مرافعتنا حتى تاريخه. |
| İkincisi avukatımdan; karımla birlikte gittiğini söyledi. | Open Subtitles | والثانية كانت من محاميي تخبرني أنه غادر مع زوجتي |
| Dan ve Mike'dan bu yasa önergesi karşısında şeytanın avukatı rolünü oynamalarını istedim. | Open Subtitles | لتعرفين، طلبت من دان ومايك ان ينتحلوا دور محاميي الشيطان ضدّ هذه الفاتورةِ، جمّعْ بَعْض الحججِ. |
| Çaldığı demesene. Sen benim avukatımsın. | Open Subtitles | لا تقل اني سرقت انت محاميي |
| Avukatlarımın bununla uğraşacak çok zamanı olacak. Tuzak, yargısal uyuşmazlık... | Open Subtitles | سوف يقوم محاميي بالنظر في هذه الظروف الغير صحيحة ومحاولة الايقاع في شرك |
| Avukatlarımla konuşun. | Open Subtitles | نحن نَذْهبُ لإيجاد كلاهما. حَسناً، يَتكلّمُ مع محاميي. |