"محررتي" - Translation from Arabic to Turkish

    • editörüm
        
    Ben ilk romanımı yazdım ve editörüm Lindsey'e aşık oldum. Open Subtitles انا كتبت رواية ووقعت في حب محررتي, ليندزي
    Ben bir roman yazdım ve editörüm Lindsey'e aşık oldum. Open Subtitles انا كتبت رواية ووقعت في حب محررتي, ليندزي
    editörüm haftaya bir şeyler içmek için geliyor. Sende katılmalısın. Open Subtitles محررتي ستأتي في عطله الأسبوع لنشرب مع بعض يجدر بك أن تنظم ألينا.
    editörüm "online yapımızı güçlendirmemiz gerektiğini" söylüyor, bu yüzden blog başlatmamı istiyor. Open Subtitles تقول محررتي بأن علينا أن نكثف وجودنا على الانترنت لذا هي تريدني ان ابدأ مدونتي الخاصة
    Ve hikayemi teslim ettim, editörüm beni aradı ve dedi ki, "Bunu gerçekten yayınlayamayız." TED و سلمت قصتي، فاتصلت بي محررتي و قالت: "نحن حقاً لا نستطيع نشر هذا."
    Bugün editörüm aradı ve--.. Open Subtitles انصت, لقد اتصلت بي محررتي اليوم وهي
    Ben de Vogue'dakı editörüm Enid Frick'le karşılaştım. Open Subtitles في حالتي كانت (إنيد)، محررتي لدى (فوغ) وحيدة أيضاً
    Brexit oylamasından sonraki gün, 2016 Haziran'ında, Birleşik Krallık güne şok içinde başlayıp Avrupa Birliği'nden ayrılacağımızı fark ettiğinde BK'nin ''Observer'' gazetesindeki editörüm büyüdüğüm yer olan Güney Galler'e giderek bir rapor yazmamı istedi. TED في اليوم التالي للتصويت لخروج بريطانيا من الاتحاد الأوربي في يونيو 2016، عندما أفاقت بريطانيا من صدمة خروجنا من الاتحاد الأوروبي، فإن محررتي في جريدة "أوبزرفر" في الولايات المتحدة طلبت مني العودة إلى "ساوث ويلز"، حيث ترعرعت، وأن أكتب تقريرًا.
    - Laura Edmunds, editörüm. Open Subtitles -لورا إدموندز)، محررتي)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more