"مخبأ" - Translation from Arabic to Turkish

    • gizli
        
    • saklı
        
    • sığınak
        
    • sığınağı
        
    • zulası
        
    • gizlenmiş
        
    • saklanmış
        
    • sığınağına
        
    • saklanma
        
    • zula
        
    • saklandığı
        
    • sığınağında
        
    • yer
        
    • güvenli
        
    • zulasını
        
    Tamam, demek ki Woodford'ın gizli mekânına dinleme cihazı yerleştirdim çeteye katılmadan önce. Open Subtitles اذا , فقد وضعت جهاز تنسط في مخبأ سري قبل ان اصبح عضواً
    Palmiye ağaçlarının önünden geçip, garajında büyük gümüş havan topu saklı bir köşkün önünde durdular. TED قاده عبر أشجار النخيل وأوصله إلى منزل قديم بقاذف صواريخ فضي عملاق مخبأ في المرآب
    Demek istediğim, acil sığınak da oradaydı, ...saldırılardan dolayı tahrip oldu, ve açıkçası binalara ve yaşamlara zarar verildi. TED أعني، تعرفون، مخبأ الطوارئ الموجود هناك ، دمره الهجوم، وطبيعي أن الدمار تم على المبنى وعلى الأرواح.
    Yakınında bir Fransız sığınağı var, ve bütün tünel sistemi o kadar karmaşık ki iki taraf hiçbir zaman bir araya gelmiyor. TED يوجد بالقرب منه مخبأ فرنسي، ونظام الأنفاق ككل معقد للغاية لدرجة أن المخبأين لم يتقاطعا البتة.
    Hood'un bir yerlerde saklı bir zulası olmalı. Open Subtitles روبن هود لا بدّ وأن كان عنده مخبأ يخفيه في مكان ما
    Mektuba göre para, 24 ncü kilometra taşından sonraki hurda bir arabaya gizlenmiş. Open Subtitles تقول الرسالة بأنّ المال مخبأ بسيارة مهجورة بعد علامة الأربع و عشرين ميل
    Bu kayıt bir yıl sonra ailesinin tavan arasında saklanmış olarak bulundu. Open Subtitles وجد هذا التصوير بعد عام من الجريمة مخبأ فى العلية عند العائلة
    gizli yerlerin var mı, para sakladığın gizli yerler? Open Subtitles أنصت لي، هل لديك أي مخبأ سري؟ أي مكان قد تكون خبأت النقود فيه ببيتك؟
    Bazen bazı şeylerin gizli kalması en iyisidir. Open Subtitles أحيانا من الافضل ان نترك بيننا شيئا مخبأ
    Çölü güzel kılansa, bir yerinde bir kuyu saklı olması. Open Subtitles ما يجعل الصحراء جميلة أنّه في مكان ما يوجد بئر مخبأ.
    Dava Underwood sekreterine balkabağına saklı olan bir film içerisinde geldi. Open Subtitles انتهت القضية بآلة كاتبة وفيلم مخبأ داخل ثمرة يقطين
    Kumarhanenin altına bir sığınak yaptırdım... Open Subtitles لقد بَنيتُ مخبأ في السردابِ قوي بما فيه الكفاية لمُقَاوَمَة الإنفجارِ.
    Nöbetçiler tarafından kuşatılmış bir tür sığınak ya da mağaradaydık ve duvarların her yerinde resim ve yazılar vardı. Open Subtitles ،كنا في مخبأ ما محاط بالحراس وكانت الجدران تعج بالرسومات من كلّ الجهات
    Sadace Kristatos terkedilmiş bir manastırı kendi sığınağı yapabilir. Open Subtitles أن نختبىء من الألمان فقط كريستاتوس من يتخذ من دير مهجور مخبأ شخصي له
    gizli zulası olan bir tek sen değilsin. Open Subtitles هل لديكِ أي فكرة عن أي نوع يجب علينا شراؤه ؟ اه , حسنًا , إنك لستِ الوحيدة التي لديها مخبأ سري
    Ayı derisiyle tepeden tırnağa gizlenmiş bir halde kış uykusundaki kara ayıya yaklaşmış. Open Subtitles و تخفت من الرأس للقدم في مخبأ الدب أقتربت من الدب الأسود الهائج
    Çorabın öteki tekini bu sumenin altına saklanmış vaziyette bulduk. Open Subtitles وجدنا على الجورب الآخر مخبأ تحت غطاء المكتب
    - Beyaz Saray sığınağına gizlice patlayıcı madde soktuğunu düşünüyorlar. Open Subtitles ...يعتقدون أنه قام بإدخال شىء متفجر إلى مخبأ البيت الأبيض
    Orası hainler için saklanma yerine dönerse, caminde işler yolunda gitmez. Open Subtitles لن تكون النتيجة حميدة على مسجدك إن تبيّن أنه مخبأ للخونة
    Enstitü'de silahlanamayız ama atalarımızın buralarda bir yere zula sakladığını biliyoruz. Open Subtitles لا يمكن أن نستعد في المعهد ولكننا نعرف أن أجدادنا تركوا مخبأ هنا في مكان ما
    Eskiden korsanların saklandığı bir yermiş ama sonradan tarlaya falan dönüştürülmüş. Open Subtitles لقد كانت تعتبر مخبأ للقراصنة ثم تحولت إلى مزارع وما شابه
    Leesburg`da bombacı arkadaşlarıyla birlikte bir yeraltı sığınağında ve bizim onu yakalamamızı istiyor. Open Subtitles هو في مخبأ ف ليسبيرغ مَع رفاقِه يصنعِ القنبلةَ ويُريدُنا أَنْ نَعتقلَه.
    Ayrıca doğaüstü şeylerin gerçek olduğunu bilince saklanacak hiçbir yer yoktur. Open Subtitles كما أنّك حالما تعلمين أن الخوارق حقيقيّة، فلا مخبأ ولا مفرّ.
    En güvenli saklanma bölgeme tehlike getirdin, öyle mi? Open Subtitles نمانع؟ أحضرت المسلحين إلى أفضل مخبأ هنا وتسألني إن كنتُ أمانع؟
    Ne zaman bir muhbirinin zulasını nereye gizlediğini gördün sen? Open Subtitles منذ متى المخبرين يدعوك تشاهد مخبأ المخدرات الخاص بهم؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more