Bunlar şehirlerimiz. Bu şehrin yanına yeni bir şehir inşa ediyoruz, şu peyzaja bir bakın. | TED | هذه هي مدننا. نقوم ببناء مدينة جديدة قريبة من هذه المدينة، انظروا إلى هذه الطبيعية. |
Spektrumun diğer sonuna bakalım: şehirlerimiz ve mega kentlerimiz. | TED | إذاً دعنا ننظر إلى الناحية الأخرى من الموضوع: مدننا و مدننا الكبيرة. |
Benim görevim ise şehirlerimizi daha yürünebilir bir hale getirmek. | TED | ما اعمل و اقيم به هو جعل مدننا اكثر تجوله. |
Ayrıca şehirlerimizi daha güvenli, hoşgorülü ve yaşanabilir yapmalıyız. | TED | علينا أن نجعل مدننا أكثر أمنًا وأكثر شمولية وملاءمة للعيش للجميع. |
Niçin bu şehirlerden hiçbiri eski şehirlerimizin o büyüleyici özelliklerini hiç taşımıyor? | TED | لما لا تمتلك أي منها تلك الصفات الساحرة التي تميز مدننا القديمة؟ |
Bu göt verenlere istedikleri zaman şehirlerimizde kitlesel paniğe yol açma hakkını veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نعطي الفرصة لهؤلاء السفلة لإرعاب مدننا بأي وقت يحلوا لهم |
Teröristler saldırıları karşılamak için sahte mal satıyor, sonra da şehirlerimize saldırıp hepimizi birer kurban yapıyorlar. | TED | الإرهابيون يبيعون المزورات لتمويل الهجمات، الهجوم على مدننا وجعلنا جميعاً ضحايا. |
Bir düzineyle başlayabilir, ama nihayetinde şehirlerimiz üzerinde uçan yüzlercesi olacak. | TED | وقد تبدأ الانطلاقة بدزينة منها، في النهاية، يمكن أن نحصل على المئات منها، تحلّق فوق مدننا. |
Konu kapsamlılık olduğu zaman bizim şehirlerimiz de pek başarılı sayılmazlar ve bunun kanıtını bulmak için çok uzağa bakmanıza gerek yok. | TED | عندما نتحدث بشمولية، مدننا ليست أفضل حالات النجاح أيضًا، ومجددًا، لن تحتاجوا للنظر بعيدًا لكي تجد الدليل علي هذا. |
şehirlerimiz, şimdilere ana vatanlarının her yerine yayılmış ithal bitkilerle dolardı. | TED | تمتلئ مدننا بالنباتات المستوردة، التي ستنمو الآن على نحوٍ جامحٍ في منازلها المتبناة. |
Size tek bir mesajım varsa, o da şu: Ölümlere sebep olan şiddet bir zorunluluk değil, şehirlerimizi daha güvenli hale getirebiliriz. | TED | لو كان عندي رسالة واحدة لكم، هي: ليس هناك أمر محسوم فيما يخص العنف ويمكننا أن نجعل مدننا أكثر أمانًا. |
Parlak binalar istilacı türlerdir ve şehirlerimizi boğup kamu alanlarını öldürürler. | TED | الأبراج اللامعة هي النوع المتعدي وهي تتسبب في اختناق مدننا وقتل المساحات العامة. |
eğer şehirlerimizi düzeltirsek 21. yüzyıldan ancak o zaman sağ çıkabiliriz. | TED | إذا أنشأنا مدننا بشكل صحيح، فربما سنجتاز القرن 21. |
Bir düşünürseniz bu bütün kültürümüzün içine işlemişti, şehirlerimizin bile. | TED | وإذا فكرتم ، فأنها تخللت كل ثقافتنا، أو حتى مدننا. |
Bütün bu yeşil alanlar aslında,haliyle yağmur suyunu... ...emiyor,diğer yandan şehirlerimizin serinlemesini sağlıyor. | TED | كل تلك الأشياء الصديقة للبيئة فعلا طبيعيا تمتص مياه العواصف، أيضا تساعد على تبريد مدننا. |
şehirlerimizin ve şehir hayatının geleceği için arılara ihtiyacımız var. | TED | نحن نحتاج النحل لمستقبل مدننا وحياتنا الحضرية. |
Bunlar, kendilerini şehirlerimizde gösteren küresel sorunları gerçekten etkileyebilecek kararlar. | TED | تلك هي أنواع القرارات التي يمكنها أن تؤثر في المشاكل العالمية فعلًا التي تظهر في مدننا. |
Bütün şehirlerimizde durum bu kadar vahim değil. | TED | حسنًا، في مدننا ليس هناك فقط الغم والهم. |
Daha da kötüsü - denizaltılarımıza şehirlerimize saldırması emri verilebilir. | Open Subtitles | بل هناك ما هو أسوأ غواصتنا قد تعطى أوامر بأن تهاجم مدننا |
İnanıyorum ki şehirlerimizdeki şiddet çağını sona erdirebiliriz. | TED | أنا مؤمن تماماً من أننا قاردين على إنهاء عصر العنف في مدننا. |
Bütün şehirlerimizden kızları güpegündüz kaçırdılar. | Open Subtitles | يتم اختطاف الفتيات فى مدننا مجاناٌ فى وضح النهار |
Şu an hepsinin gördüğü şey ikinci büyük şehrimizde kontrolü kaybettiğimiz. | Open Subtitles | الآن كل ما يرونه بأنا فقدنا السيطرة على ثاني أكبر مدننا |