"مذعورة" - Translation from Arabic to Turkish

    • paranoyak
        
    • korkuyorum
        
    • panik
        
    • korkmuş
        
    • korktum
        
    • korkmuştum
        
    • Panikledim
        
    • Paniğe
        
    • korkuyor
        
    • korkuyorsun
        
    • paranoyaksın
        
    • korkmuştu
        
    • kafayı
        
    • Dehşete
        
    • korkmuştur
        
    Ben o düz paranoyak için meşgul gelen atlanır söyleyebilirim. Open Subtitles أنا أقول أنها تخطت الإنشغال و تحولت الى مذعورة
    Biliyorum çok meşguldünüz ama çok korkuyorum ve ölmek istemiyorum. Open Subtitles وأنا أتفهّمُ أنّكِ مشغولة لكنّني مذعورة ولا أريدُ أن أموت
    Hiç panik halinde, gidecek yeri olmayan bir sığır sürüsü gördün mü? Open Subtitles أسبق وأن رأيت قطيعاً من الماشية مذعورة ولا تملك مكان للهرب ؟
    Elinde, kapısının önünde korkmuş bir kadın var. BYSK için çalışıyor. Open Subtitles لديك مرأة مذعورة على الباب و هي تعمل في لجنة إعادة الترشيح
    Biliyor musun? Bana ilk söylediği zaman çok üzülmüştüm. Çok korktum. Open Subtitles كما تعرفين ، عندما أخبرني ، كنت حزينة جداً و مذعورة
    Annem bir şey yapar diye korkmuştum. Open Subtitles كانت والدتي مذعورة حتى أنها فعلت..
    - Tamam, biliyorum, Panikledim. Open Subtitles أنا أعرف، أنا أعرف. أنا مذعورة. أنا مذعورة.
    Annem paranoyak diye, senden emir almak zorunda değiliz. Open Subtitles لا يعني أن امنا مذعورة يجب أن نتلقى الاوامر منك
    Pek sayılmaz. Çoğu suçlu gibi senin de paranoyak bir kişiliğin var. Open Subtitles ليس حقاً أتساءل كأغلبية المجرمين أنك تحظى بشخصية مذعورة
    Madem o kadar paranoyak, ne diye beni işe aldı? Open Subtitles حسنا اذا كانت مذعورة لماذا أستئجرتنـي من البدايه ؟
    - Uyandığında olacaklardan korkuyorum. Open Subtitles أنا مذعورة فقط من الذي سيحدث عندما تستيقظ.
    - korkuyorum. Open Subtitles أنا مذعورة هي لم تكن مذعورة الأسبوع الماضي
    - O kapıyı kilitlediği anda panik oldum. Open Subtitles اللحظة التى اغلق فيها الباب بالمزلاج صرت مذعورة
    Seneye geçerim. Neden panik yapıyorsun? Open Subtitles سوف انجح السنة القادمة لماذا انتي مذعورة ؟
    Yani kolunu biraz çizmiş ama sadece biraz korkmuş. Open Subtitles أعني، لقد خدشت ذراعها قليلاً، لكنّها في الغالب مذعورة فحسب
    Gerçek şu ki, ben biraz korkmuş olduğunu. Open Subtitles أنتِ بالتأكيد محقة ، لكن الحقيقة أننى مذعورة
    Gittiğimizde, gerçekten korktum. TED وعندما ذهبنا إلى هناك، كنت مذعورة حقًا.
    Sutton bizimle yaşamak için geldiği gece hayatımın en mutlu zamanıydı, ama çok korkmuştum. Open Subtitles الليلة التي أتت " ساتن " لتعيش معنا كانت الأسعد في حياتي , لكنني كنت مذعورة
    Sonra polis gelince de Panikledim. Open Subtitles وبعد ذلك، أظهرت الشرطة حتى، وأنا مذعورة.
    Yeteneklerimizden kuşkulanıyordu ben de Paniğe kapıldım. Open Subtitles لقد كان يسأل عن قدراتنا ، وأنا كنت مذعورة
    - Çok az şey ama korkuyor. Open Subtitles حسناً ليس بالكثير ، لكنها مذعورة
    Declan senin sığınağındı ve şimdi kendi başına olmaktan korkuyorsun. Open Subtitles ديكلان كان شبكة الأمان بالنسبة لك و أنت مذعورة قليلا لأنك ستكونين وحدك
    Şimdi de eşyalarımı mı karıştırıyorsun? Bu çok saçma. Sanırım sen paranoyaksın. Open Subtitles هل ستفتشين أغراضي الآن ؟ هذا سخيف أظنك مذعورة
    O adam o kadına neler yapıyordu tanrı bilir ama kadın korkmuştu. Open Subtitles الله وحده يعلم ما كان يقوم به ذلك الشخص ولكنها كانت مذعورة
    Ve ben de biraz kafayı tırlatıyorum tamam mı? ! Open Subtitles و أنا نوعاً ما مذعورة ، أتفقنا؟
    Ve tabii ki diğer bir çok genç kadın gibi ben de Dehşete düşmüştüm. TED و مثل الكثير من الشابات الأخريات كنت مذعورة تمامًا.
    Kesin çok korkmuştur, biri onun yanında olmalı. Open Subtitles على الأغلب هي مذعورة, ولابد أن يكون معها شخص ما.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more