"مرغوب بها" - Translation from Arabic to Turkish

    • istenmeyen
        
    Sadece iki damla. Vücut yanlışlıkla embriyoyu istenmeyen, yabancı bir madde olarak belirler. Open Subtitles فقط قطرتان، للجسم عن طريق الخطأ ويحدد الجنين كمادة غريبة غير مرغوب بها
    Odaya ilk önce sen git ve istenmeyen küçük... yaratıklardan var mı bir kontrol et. Open Subtitles تأكد ان تذهب وتتفحص الغرفة اولا لتري ما اذا كان هناك مخلوقات صغيرة غير مرغوب بها
    Kiracı istenmeyen konukları reddetme hakkına sahiptir. Open Subtitles المستأجر لديه الحق لرفض الزيارات الغير مرغوب بها
    - Çocukken bir odaya kilitlenip perde arkasında istenmeyen bir varlık olarak öldüresiye dövülüp istismar edildiğimden beri küçük bir konsantre problemim var Open Subtitles أنا قد كان لديّ القليل من الصعوبة في التركيز منذ أن بدأت بمواجهة الذكريات الماضية الغير مرغوب بها لِكَوني تعرّضت لمعاملة قاسية كطفل
    Yeni mezarlar, istenmeyen cesetler için ideal kurtulma yerleridir. Open Subtitles القبور الحديثة ملائمة لوضع جثة غير مرغوب بها
    Hayatta, ünlülerin istenmeyen tüylerini gidermekten daha önemli şeyler olup olmadığını merak etmeye başladım. Open Subtitles لقد بدأت بالتساؤل هل هناك حياة أكثر من إزالة شعور المشاهير الغير مرغوب بها ؟
    - Sen istenmeyen misafirsin. Basinin çaresine bak. Open Subtitles إنّكِ ضيفة غير مرغوب بها اذهبي و اطعمي نفسكِ
    Bunlar, yetişkinliğe ve bağımsızlığa gien yoldaki istenmeyen ama durulması gerekli duraklar gibidir. Open Subtitles انها غير مرغوب بها ,لكنها ضرورية التوقف على الطريق السريع للبلوغ والاستقلالية
    Sanırım istenmeyen araya girişin benim konuşmak istemediğim vakayla ilgili gelişmeleri benimle konuşmak istediğin anlamına geliyor. Open Subtitles افترض ان هذه المقاطعة الغير مرغوب بها تعني أنك تبحثون عني لتناقشوا اخر التطورات في الحالة التي لا أريد ان أناقشها
    Sanırım istenmeyen araya girişin benim konuşmak istemediğim vakayla ilgili gelişmeleri benimle konuşmak istediğin anlamına geliyor. Open Subtitles افترض ان هذه المقاطعة الغير مرغوب بها تعني أنك تبحثون عني لتناقشوا اخر التطورات في الحالة التي لا أريد ان أناقشها
    Ne olursa olsun, böylece 10 yıl sürecek olan aşağılamalar, şakalar ve istenmeyen dergi üyelikleriyle dolu bir süreç başladı. Open Subtitles على أي حال، هكذا بدأ و تطور على مدى عقد كامل من الإهانات، و المقالب، و إشتراكات في مجلات غير مرغوب بها
    Yoksa toplumumuz giderek artan istenmeyen bebek dalgasının içinde boğulacak. Open Subtitles أو سيكون أمام المجتمع الكثير من حالات الحمل الغير مرغوب بها.
    Bilinenler ama dile getirilmeyenler seninle birlikte yaşayacak tıpkı evde istenmeyen biri gibi. Open Subtitles المعرفة غير المنطوقة ستعيش برفقتك كصحبة غير مرغوب بها داخل البيت
    Dualar ise haddinden fazla istenmeyen e-posta'dır. Open Subtitles والصلاة عبارة عن رسائل بريد لعينة .غير مرغوب بها
    Büyük bir operasyonun başarısız olduğunu ve Müdür'ün "istenmeyen adam" ilan edildiğini biliyorum. Open Subtitles اعرف عملية كبيرة سارت على نحوٍ سيئ, السفارة السوفييتية حينها لم يكُن مرغوب بها
    Ve çiçekler, istenmeyen bir hediye, Dikkatini istediklerini göstermek. Open Subtitles و الزهور, هدية غير مرغوب بها تثبت أنهم يريدون جذب انتباهك
    "Lilya her zaman istenmeyen bir çocuk oldu" "ve bu nedenle artık onun velisi olmak istemiyorum. " Open Subtitles "ليلى كانت دائماً طفلة غير مرغوب بها " "ولذا أنا لن أحتمل أن اكون ولي امرها"
    Kırmızı Echo konuşuyor. İstenmeyen hedefler var. Open Subtitles هذا صدى احمر، لدينا اهداف غير مرغوب بها
    İstenmeyen sonuçlar doğurabilecek olasılıklar var. Open Subtitles هناك احتمال لحدوث نتائج غير مرغوب بها
    Şu an durduğun yerde binlerce kişinin istenmeyen gebeliğine son veriliyordu. Open Subtitles حيثما تقف حالياً... . كان هنالك الألاف من حالات الحمل الغير مرغوب بها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more