"مرّات عديدة" - Translation from Arabic to Turkish

• Birçok kez
• çok kez
• çok defa
• o kadar çok
• defalarca kez

Bu adamı adalete teslim etmeye Birçok kez yaklaştım.
لقد رُدعِتُ مرّات عديدة مُحاولًا جلب هذا الرّجل للعدالة.

Biliyor musunuz bu hikayeyi Birçok kez anlattım. Gazetelere ve polise.
،أوتعلم، لقد قصصت حكايتي هذه مرّات عديدة ...على الصُحف والشرطة

Tanıştım, aslında. Birçok kez.
لقد وجدتُه، في الواقع، مرّات عديدة

Şu anda yapabilirim. Bu yarayı çok kez gördüm.
أستطيع أن أفعل ذلك الآن لقد رأيتُ مثل هذه الإصابة مرّات عديدة

Her şeyi düzelttiğini söyleyerek bizi çok defa kandırdın.
لقد خدعتنا مرّات عديدة حيث جعلتنا نعتقد أنك مُسيطر على الوضع

Ama kalbimi o kadar çok kırdın ki. Aramızda hiç güven kalmadı.
لكنّك جرحتَ قلبي مرّات عديدة وانخدشت الثقة كثيراً بيننا

Bu mektubu daha önce defalarca kez gördüm.
رأيتُ تلك الرسالة مرّات عديدة مِنْ قبل

Birçok kez oynamıştık. Evet oynadık!
لقد لعبنا مرّات عديدة - بالطبع حدث هذا -

Birçok kez söylediğim gibi, Dr. Sweets pişmanlık hissediyorum.
كما قلتُ لك مرّات عديدة د.

Birçok kez söylediğim gibi, Dr. Sweets pişmanlık hissediyorum.
كما قلتُ لك مرّات عديدة د. (سويتز)، إنّي أشعر بالندم

Birçok kez imza atmışsınızdır.
لقد وقّعت باسمك مرّات عديدة...

- Hayır, seni Birçok kez terk ettim zaten.
كلاّ، لقد تركتُك مرّات عديدة.

Dustin, bu mahkeme tarafından çokca kullanılan bir psikiyatrist tarafından Birçok kez değerlendirmeye alındı Sayın Hâkim.
لقد تمّ تقييم (داستن) عدّة مرات من قِبَل طبيب نفسي تعامَلَت معه هذه المحكمة مرّات عديدة أيّها القاضي

Birçok kez kandırıldık.
لقد خُدعنا مرّات عديدة

Dr. Cawley'e daha önce Birçok kez danışan oldu.
(تمّ استشارة الدكتور (كاولي مرّات عديدة

Testi yapmıyorken izlemen için davet ederdim seni ama daha önce de pek çok kez yapmadığım için hiç ilginç olmadığını söyleyebilirim.
أودّ دعوتكِ لمشاهدتي لا أقوم بالاختبار، لكنّني لم أقم به مرّات عديدة مسبقاً صدّقيني، ليس مشوقاً للغاية

"Korkaklar ölüm anından önce çok defa ölürler. Yiğitler ise ölümü sadece bir kez tadar."
"الجبناء يموتون مرّات عديدة قبل موتهم والشجعان لا يتذوّقون طعم الموت سوى مرّة واحدة"

O şirkette çalışmaya fî tarihinde başlamıştı, ...ve bu zaman zarfında görevi o kadar çok kere değişmişti ki, ...ne yaptığını kendisi bile artık bilemiyordu.
"عمل لدى الشركة لوقت طويل وتبدّل عمله مرّات عديدة لدرجة أنّه لم يكن واثقاً" -ممّا كانت مسؤوليّاته" "

Ondan ayrılmayı o kadar çok denedim ki
لقد حاولت أن أهجره مرّات عديدة

Michael Scofield beni defalarca kez ölüme terk etti, şimdi bu tersine dönecek.
تركني (مايكل سكوفيلد) للموت مرّات عديدة كما يبدو

Sen ve arkadaşlarını defalarca kez seçtim.
آثرتك وأصدقائك مرّات عديدة