Gündemim ülkene yardım etmek değil. sorumluluğum, ABD Başkanı'nın, kararlarını... gerçeklere dayanarak vermesini sağlamak. | Open Subtitles | علمي ليس بمساعدة بلادك ولكن مسئوليتي أن أتأكد بأن الرئيس |
sorumluluğum oylamanın yapılmasını sağlamak, sonucu saptırmak değil. | Open Subtitles | مسئوليتي هي أن يكون التصويت عادلاً وليس التلاعب بالنتائج |
Tek bir kişiye verdim. Ondan sonra olanlar benim sorumluluğumda değil. | Open Subtitles | لقد أعطيتها لصديق واحد ما حدث بعد هذا لم يكن مسئوليتي |
100 altın. Sen kendi hayatını hafife alabilirsin ama Aya benim sorumluluğumda. | Open Subtitles | ربما تستخفين بحياتك لكن اريا هو مسئوليتي. |
Nazir'in bulunduğu yerin izini sürmek ve onun bir sonraki hamlesini ön görmek benim sorumluluğumdu. | Open Subtitles | تعني مسئوليتي فى محاولة تعقب اماكن تواجدهُ وتوقع خطوتهُ التاليه |
O'na dünyayı göstermek ve döndüğünde neler yapacağına karar vermesi benim sorumluluğumdaydı. | Open Subtitles | لقد كانت مسئوليتي أن ..أُريه العالم وأدعه يُقرّر ماذا سيفعل به عندما يعود |
Tamam, beyler! Ben, çavuş Murtaugh. sorumluluk bende! | Open Subtitles | حسناً يا رجال انا الرقيب مورتو انها مسئوليتي الان |
Bu durumda öğrenci başkanı olarak, sizlere Bratz grubunun gerçek kimliğini göstermek benim sorumluluğum. | Open Subtitles | حسنا.. اذن انها مسئوليتي كطالبة رئيسة الهيئة الخاصه للطلاب, |
Çünkü benim sorumluluğum altındasınız, isteseniz de istemeseniz de, sahip olduğum tek şey sizlersiniz. | Open Subtitles | لأنكم مسئوليتي الآن وسواء شئت أم أبيت، أنا كل ما تملك |
Güzel. Benim çaylağım olduğun için seni hazırlamak benim sorumluluğum. | Open Subtitles | أنتِ أحدث المُتدربين لديّ، ومِن مسئوليتي أن أجعلك تتوقفين عَن الأسئلة. |
Güzel. Benim çaylağım olduğun için seni hazırlamak benim sorumluluğum. | Open Subtitles | أنتِ أحدث المُتدربين لديّ، ومِن مسئوليتي أن أجعلك تتوقفين عَن الأسئلة. |
Son mektubunda bu savaşa katılmamın benim sorumluluğum olup olmadığını sordun. | Open Subtitles | في خطابك الأخير، تسائلتَ ما إذا كانت مسئوليتي أن أنضم لهذه الحرب أم لا |
Bishop'u ben öldürdüğümden kaosu kontrol etmek de benim sorumluluğum. | Open Subtitles | مفروض, بس, علشان قتلت بيشوب, اصبحت مسئوليتي ان اتحكم في الفوضي. |
Bu duvarlardan dışarıya adım attıklarında bu adamlar benim sorumluluğumda, topluma olan borçlarını ödeyene dek, onlardan sorumluyum. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال مسئوليتي منذ لحظة دخولهم للسجن و حتى انتهاء مدة سداد دينهم للمجتمع، أنا مسئول عنهم |
Bu duvarlardan dışarıya adım attıklarında bu adamlar benim sorumluluğumda, topluma olan borçlarını ödeyene dek, onlardan sorumluyum. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال مسئوليتي منذ لحظة دخولهم للسجن و حتى انتهاء مدة سداد دينهم للمجتمع، أنا مسئول عنهم |
Bariyerde olan her şey benim sorumluluğumda. | Open Subtitles | أي شيء يحدث على هذه الحواجز فهو مسئوليتي |
Bu benim sorumluluğumda ve bunu yapmaya hakkım var. | Open Subtitles | إنها مسئوليتي ، وحقي القانوني بالقيام بذلك |
Bu benim sorumluluğumda değil, şirkete ait bir şey. | Open Subtitles | لا، هذه ليست مسئوليتي هذامنمُمتلكاتالشركة.. |
Hepinizi güvende tutmak benim sorumluluğumdu. Sizi yüzüstü bıraktım. | Open Subtitles | إنها مسئوليتي أن أبقيكم جميعًا بأمان ولقد خذلتكِ... |
Bu her zaman benim sorumluluğumdu, biliyor musun? | Open Subtitles | كانت مسئوليتي دوماً , أتعلم؟ |
O benim çocuğum değildi; fakat benim sorumluluğumdaydı. | Open Subtitles | لم تكن طفلتي، ولكنها كانت مسئوليتي |
Bence sorumluluk açısından asıl hedefin McDonald's olması doğru. | Open Subtitles | أعتقد أن من مسئوليتي الإشارة إلى خطر ماكدونالدز |