Hayır, hayır henüz hazır değil. Yani, bu benim suçum değil. | Open Subtitles | لا, لا انه ليس مستعداً بعد للعودة أقصد أنها ليست غلطتى |
- Kesinlikle. Ben de mezar yahut hurdacı için henüz hazır değilim. | Open Subtitles | و انا لست مستعداً بعد للمقبرة او ساحة الخردة |
Söylemek istesek bile henüz hazır değil. | Open Subtitles | حتي لو أردنا اخباره, هو ليس مستعداً بعد. |
Efendim, henüz hazır olmayan bir adamdan söz ettiniz. | Open Subtitles | سيدي ذكرت أن هذا الرجل ربما ليس مستعداً بعد لذلك |
Ama ben buna hazır değildim. | Open Subtitles | -ولكني لم اكن مستعداً بعد -انمان |
Henüz hiçbir şey öldürmeye hazır değilsin. | Open Subtitles | انت لست مستعداً بعد |
Ama, Raziel, henüz hazır değilim | Open Subtitles | ولكنى لست مستعداً بعد, يا رازيل. |
Biliyorum iki yüzlülük bu ama henüz hazır değilim- | Open Subtitles | أعرف أن هذا نفاق و لكنني لستُ مستعداً بعد لـ... |
- Bazı şeyleri görmeye henüz hazır değilsin. | Open Subtitles | بعض الأشياء لست مستعداً بعد لتراها. |
henüz hazır değilim. | Open Subtitles | أنا فقط لستُ مستعداً بعد |
Yani karşındaki henüz hazır olmayabilir. | Open Subtitles | أقصد , ربما ليس مستعداً بعد |
henüz hazır değildim. | Open Subtitles | أنا لم أكن مستعداً بعد |
henüz hazır değilim. | Open Subtitles | لست مستعداً بعد |
- Evet. henüz hazır değiliz diyor. | Open Subtitles | -أجل، يقول إنه ليس مستعداً بعد . |
- Ben henüz hazır değildim. | Open Subtitles | - لم اكن مستعداً بعد |
İstiyorum... ancak henüz hazır değildi. | Open Subtitles | ولكن ليس مستعداً بعد! |
Hayır, çay henüz hazır değil. | Open Subtitles | لا، لا! لستُ مستعداً بعد! |
Ama Francis, o henüz hazır değil. | Open Subtitles | ولكن (فرانسيس) ، ليس مستعداً بعد. |
henüz hazır değil, Gyp. | Open Subtitles | (ليس مستعداً بعد, يا (جيب. |
Ama ben buna hazır değildim. | Open Subtitles | -ولكني لم اكن مستعداً بعد -انمان |
Henüz hiçbir şey öldürmeye hazır değilsin. | Open Subtitles | انت لست مستعداً بعد |